Paylaş
Çocukları, Fenerbahçe ile tanıştırmak için bulunmaz bir fırsat…
Ancak hiçbir Fenerbahçeli götürmedi çocuğunu…
“Bu takımın sadece forması benziyor, çocuğun aklı karışmasın, Fenerbahçe’yi yanlış tanımasın” diye düşündü…
Haklı çıktılar…
***
Maça,12.170 kişi gelmişti…
Perşembe akşamı basketbol takımı, Olimpiakos ile oynayacak…
Biletler şimdiden bitmiş…
Salon 25.000 kişilik olsa dolacak…
Özet ile biten Fenerbahçe sevgisi değil Futbol takımına olan inanç…
Ligin ilk maçında sonra yazımın başlığı;
“Küsmüşler” idi…
Lig bitti; “Barışmadılar”.
Hem takımlarına küstüler… Hem yönetimlerine küstüler;
Hem de ülkede adına futbol denilen adaletsiz oyuna…
***
Maçın anlatılacak pek bir şeyi yok…
Teslim olmak, “pes” demek, bulaşıcı hastalık gibidir…
Hemen yayılır…
Sarı lacivertli futbolcular, teker, teker, “pes” demişler…
Önce hocalarının dediğini hissettim…
Maç sonundaki demecinde,
“Daha iyi hoca bulabiliyorlar ise getirsinler” dedi…
Ben;
“Paramı cebime koyup gönderseler de ailemi kovuşsam” şeklinde anladım…
Futbolcuların tamamı pas almaktan kaçıyor… Yani sorumluluktan… “Fatura bana kesilmesin” derdindeler…
Ozan’ın yaşadığı bir pozisyon vardı, hatırlayalım;
Üç-beş tane Kasımpaşalı oyuncunun arasına girmek zorunda kaldı… Topu da kaybetmedi… Dakikalarca süren bu pozisyonda kareye bir türlü sarı lacivert formalı bir oyuncu giremedi…
Aslında bu yalnızlığın öyküsü idi…
Benzer pozisyonları, Mehmet Topal ile Volkan Şen ile de defalarca yaşadık…
Yanlarında, yardımlarında bir tek Fenerbahçeli yoktu…
Hepsi terk etmişler, teker teker gitmişler…
Böylesi durumlarda, yönetim yönetemiyor, antrenörün eli değmiyor ise isyankârlar çıkar ortaya…
Onlar da gitti…
Artık Emre yok, Caner yok, siz kızsanız da, Gökhan yok…
Bekir yok, Selçuk Şahin yok…
12. adam da yok…
O zaman çile çok!
***
Bunlar tamam ama şunu yazmalıyım!
Yüz tane maç seyrediyorum;
Fenerbahçe maçlarında gördüğüm bir manzarayı hiç bir maçta görmüyorum…
Fener maçlarının topu mu bir tuhaf?
Zemin mi çok kötü?
Ben mi yanılıyorum?
Futbolcuların hepsi ağır çekim gibi…
Bom boş bir pozisyonunda 5 metre yanındaki arkadaşına topu verecekleri zaman bile topu üç kez dürtüyorlar, bir saha bir sola bakıyorlar, topu da arkadaşının arkasına atıyorlar(!)
Top gelen oyuncu ise şaşkın(!) Hiç gelmeyecekmiş gibi karşılıyor topu…
Bu kadar ağır çekim bir takım hiç görmemiştim…
Skor;0-0:
Duran topu kullanmak için acele yok… Hücum etmek için bir gayret yok…
Dakika 90 olunca, aniden hepsini alıyor bir telaş(!)
Sanki okula gidecek çocuk geç kalmış da, uykudan yeni uyanmış gibi(!)
Aklınız neredeydi arkadaşlar(?)
Kusurumuza bakmayın arkadaşlar, kandıramıyorsunuz(?)
Sizler “pes” etmişiniz, tribüne oynuyorsunuz!
…
Paylaş