Yeşilin binbir rengine hâkim Bursa ve çocukla termal tatili
Kasım ayı demek artık bizim için ilk ara tatile göre organize olmak demek. İşlerimizi ayarlayıp mümkünse ailece bir mola vermek, değilse şehirde çocukla birkaç etkinliğe katılabilmek. Siz de bu tarihlerde ailece bir seyahat düşünüyorsanız çocukla gidilebilecek Bursa’da bir termal tatili önerebilirim. Biz Lorin’le çok eğlendik…
Almira, tam bir çocuk dostu otel.
Başta kulağa pek kolay gelmese de yakın aralıklarla iki kez deneyimlemiş bir anne olarak gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki yeni nesil termal oteller çocukla tatile oldukça uygun. Hemen hepsinde çocuklar için yaratılmış birçok alan var. Bir önceki termal tatilimiz Afyon’daydı ancak bu defa İstanbul’a daha yakın bir rota olan Bursa’yı tercih ettik. Bursa adeta çocuklar için tasarlanmış, bol yeşili ve büyük yürüyüş parkurları, gölleri, parkları olan şahane bir şehir. Hal böyle olunca sadece otelde kalmak yerine çocuklarla şehrin tadını çıkarmak müthiş bir artı. Biz 3 günlük kısa tatilimiz için Bursa’da köklü bir otel olan Almira’yı tercih ettik. Yıllar içinde çağın getirileriyle devamlı yenilenen Almira Hotel Thermal SPA&Convention Center’da bizi cezbeden, termal alanda çocuklara özel tasarlanmış bir su oyun alanı olmasıydı. En alt katta atarilerin olduğu Game Zone (oyun alanı) ve düzenlenen çocuk atölyeleri de seyahatimizin bonusu oldu.Splash Kids Zone’daki macera duşları, su oyuncakları ve havuzların dışında çocuklar için bilgisayar oyunlarından yüz boyamaya birçok etkinlik yapılıyor.
Siz SPA, termal ve hamam gibi alanlardayken çocuğunuz da su oyun alanında vakit geçirebiliyor. Biz Lorin’i kısa aralıklarla ve alıştırarak termal suya da sokuyoruz ancak siz öncesinde mutlaka çocuk doktorunuza danışmalısınız.
Zaten büyükler için bile 10’ar dakikalık kürlerle gün içinde maksimum 3 defa girilmesi öneriliyor. Lorin’in Splash Kids Zone’daki (çocuk su oyun alanı) macera duşlarından sonra en çok eğlendiği alan sizden başkasının giremediği aile hamamı oldu diyebilirim. Kurnaları köpükle doldurup bebeklerini yıkadı ve doyasıya eğlendi. O bebekleriyle oynarken ben de keseköpük ve masajın tadını çıkardım. Çocuklar için bir de kapalı havuz var ancak termal olmayan normal havuza girmek isterseniz (suyu termal kadar sıcak değil) henüz yüzemeyen çocuklarınız kolluğa ihtiyaç duyabilir. Islak alanın her yerinde kullanabilmesi için havuz patikleri de yine yanınıza muhakkak almanız gerekenlerden. Malumunuz otellerde çocuklar için bornoz olmuyor, ben ıslak alanlardan çıktıktan sonra odaya kadar üşümeden gidebilmesi için havlu elbiselerinden aldım yanımıza, çok da faydasını gördüm. Bursa’da termal tatiline en az 3 gün ayırmanızı tavsiye ederim. Çünkü bir buçuk gününüzün tamamı termalde geçtiğinden şehri görmeye az vaktiniz kalıyor. Camileri, türbeleri, müzeleri, hanları, hamamlarıyla tarih kokan yemyeşil Bursa’yı gezebilmek için de bu süre pek yeterli değil. Otelimizin hemen yakınındaki Kültür Park adeta bizi ele geçirdi. Yeşilin binbir tonuyla kaplı bu parklardan Bursa’da çokça var ve şehrin göbeğinde olması eminim İstanbulluları bir hayli şaşırtacak. Güzel bir havada yürüyüş yapmak, temiz hava almak, çocuğun istediği gibi koşturup eğlenebilmesi için şehrin diğer ucuna gitmeye gerek kalmıyor. Bu da trafiği ve kalabalığı İstanbul’u aratmayan Bursa için büyük bir lüks. Değerini bilin sevgili Bursalılar…Altınpark Lunapark temiz ve düzenli.
Kültür Park’ın içinde Arkeoloji Müzesi, Atatürk Evi, Açıkhava Tiyatrosu, gölet, mini macera parkuru ve büyük bir lunapark var. Altınpark Lunapark son zamanlarda gittiğim en temiz, bakımlı ve ilgili çalışanların olduğu bir eğlence merkeziydi. Lorin burada seviye atlayarak çocuk oyuncakları yerine bizimle ahtapot, gondol gibi orta seviye büyük oyuncaklarına binmeye başladı.
Benim korkudan gülme krizine girdiğim ahtapot oyuncağında, onun hiç korkmaması ve bana gülmesine de müsaadenizle buradan şapka çıkarıyorum… Kültür Park inanın gez gez bitmiyor. Aklımızda Cumalıkızık ya da Gölyazı gibi yakındaki beldelere gitmek vardı ama şehirdeki yemyeşil alanlar buna müsaade etmedi ve aslında ihtiyaç da kalmadı. Belki bir başka sefere…Lorin, Ulu Cami ve çarşıyı çok sevdi.
Bursa’da çocukla gezilecek en güzel yerlerden biri de Kapalıçarşı’sı. İstanbul’daki Kapalıçarşı’ya çok benziyor, eski Bursa evleri ve hanlar görülmesi gereken yapılar arasında. Biz cumartesi günü buraya giderek hata ettik, siz mümkünse hafta içi bir günde gidip mahşer yeri kalabalığından kendinizi sıyırabilirsiniz. Çarşının içinden tepeye doğru yürüyerek Ulu Cami’ye varmanız mümkün. Osmanlı döneminde 1. Bayezid tarafından yaptırılan bu caminin içinde 41 ayrı hattat tarafından bazıları duvarda, bazıları levha halinde toplamda
192 adet yazı mevcut. Ayrıca çok değerli saatler, şamdanlar, Kur’an-ı Kerimler yine camide görebileceğiniz eserlerden. Lorin caminin ortasındaki şadırvana bayıldı ancak kendisini onun süs havuzu olmadığına, orada namaz kılmadan önce abdest alındığına ikna etmek zor oldu. Birkaç saat önce koskocaman bir termal havuzdan gelmemişiz gibi, oynamak istiyorum diye tutturdu. Çocukların tükenmek bilmeyen bu havuz aşklarını anlayabilmek mümkün değil. Bu arada ben de ilk defa caminin bahçesi yerine içinde bir şadırvana rastladım, çok hoş görünüyordu.
45 dakikalık kebap sırası
Ulu Cami çıkışı bu defa Bursa’nın en meşhuru döner kebap yemek için yollara düştük. Yayın yönetmenimiz Aslı Çakır’ın tavsiyesiyle Kebapçı Hüseyin’i bulduk. Bize Bursa’nın en iyisi olduğunu söylemişti, haklı olduğunu kebapçıya vardığımızda kapısındaki kuyruktan anladık. Yaklaşık 40 dakika sıra, masamıza oturduğumuzda da 15 dakika kadar yemeklerin gelmesini bekledik. 1 saate yakın zamanın sonunda mekândan karnımız tok, yüzlerimiz gülerek ayrıldık. Lezzet konusunda çok başarılılar, her masadaki çocuğa biraz döner, yanında sade yoğurt ve ayran ikram ediyorlar. Bu jestleri elbette aileleri çok memnun ediyor.
Akşam yemeği için bir başka önerim de Kültür Park’ın içindeki Selçuk Restoran. Burası bir meyhane, mezeleri, et ve balık seçenekleri var. Lezzeti yerinde ama ortamı lezzetlerinin çok daha üstünde. Yemyeşil ağaçlar altındaki avlusunda keyifli bir yemek yerken çocuklar özgür bir şekilde dolanabiliyor. Lorin’in orada tanıştığı ve tüm gece otobüsçülük oynadığı arkadaşı Atlas’a buradan selam olsun…
Gez gez bitmiyor
Bursa’da çocuklarla gidilebilecek yerlerden biri de Karagöz Müzesi. Denk getirebilirseniz hafta sonları 14.00’teki gölge oyununu seyredebilirsiniz. Anadolu Arabaları Müzesi de çocukların keyif aldığı bir başka yer. Geçmişten günümüze arabaların gelişimini anlatıyor. Yeni açıldığı için son zamanlarda Bursa’da hayli popüler olan Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde bir imparatorluğun kuruluş öyküsünü görebilirsiniz. Bursa’nın dışına çıkma imkânınız ve vaktiniz varsa Trilye, Gölyazı, Cumalıkızık ve içinde göletle büyük bir macera parkuru olan Doğa Yenice Köyü’nü gezi listenize alabilirsiniz.