Venedik 18 günlüğüne gökkuşağına boyanacak
Venedik Karnavalı cumartesi günü başlıyor. Sokak, kanal ve meydanlardaki maskeli şenlikler 12 Şubat’a kadar sürecek. Her yıl etkinlikleri izlemek için dünyanın dört bir yanından binlerce turist İtalya’ya gidiyor. Venedik’te yaşayan okurumuz Serap Mumcu yazdı.
Napolyon’un gazabı
Venedik Karnavalı’na ait arşivlerdeki ilk kayıt 1094 tarihli. Venedik Senatosu’ndaki resmi ilan tarihi ise 1269. Geçmişte 26 Aralık’ta başlıyordu. Tüm sosyal sınıflar renkli maskeler, kostümlerle karnaval boyunca birlikte eğleniyordu. 19’uncu yüzyılda Fransızlar Napolyon önderliğinde Venedik’i işgal edince karnaval sona erdi. 1979’da yeniden düzenlenmeye başladı.
Bu yılın teması: Yaşasın renkler!
Venedik Karnavalı için her sene bir tema belirlenir ve gösteriler bu temaya uygun hazırlanır. 2012’nin teması tiyatroydu, etkinliklerde tiyatro simgeleri ön plana çıkarılmıştı. Bu yılın teması ‘Vivi i colori / Yaşasın renkler.’ Temanın seçilmesinde en büyük etken ünlü Venedikli ressamlar. Bu yılın gösterilerine Canaletto, Guardi, Bellotto, Tiziano, Giorgione, Bellini, Veronese resimleri, renkleri damgasını vuracak. Maskelerde kentin simgesi kırmızı, yeşil, sarı, turuncular ön plana çıkacak. Baskın renk ise vişneçürüğünden bakırkızılına tüm tonlarıyla kırmızı olacak.
Açılışa damgasını vuran Türk
Karnaval, San Marco Meydanı’ndaki kuleden (Campanile) iplere bağlı bir kadının kendini boşluğa bırakmasıyla resmen başlıyor. Bu geleneğin ilginç bir öyküsü var: 1500 yılında genç bir Türk akrobat San Marco Meydanı’nın önündeki teknesinden San Marco Kulesi’ne gerilmiş ipte yürür. Venediklileri çok etkileyen bu gösteri zamanla geleneğe dönüşür. Bir zamanlar ‘il volo del turco / Türk’ün uçuşu’ olarak bilinen gelenek zamanla ‘il volo del angelo / Meleğin uçuşu’na dönüştü.
En çılgın eğlence son salı gecesi
Festivalin son günü ‘Martedì Grasso / Büyük Salı.’ En büyük, en çılgın eğlence bu günün gecesinde düzenleniyor. Festivalin bu sürecinde seçilen tarihler Katolik inancına göre belirlenmiş. Bu tarihten sonraki ilk pazar ‘Quaresima / Büyük Perhiz’ başlayıp Paskalya’ya kadar 40 gün sürüyor. Son çılgın eğlencenin ardından festivalin sonu gelip çatar. Son günde eğlence, yerini hüzne ve sakinliğe bırakır. Karnaval, açılışındaki gibi sembolik bir gösteriyle kapanır. Şölenin bitmesiyle çöken hüzün ‘La Vogata del silenzio / Sessizlikte çekilen kürek’ geçidinde tüm ağırlıyla yansıtılır. Mum ve gaz lambalarıyla aydınlatılmış gondollar Rialto Köprüsü’nden yola çıkar. Gezinti San Marco Meydanı’nın önünde tamamlanır. Teknedekiler asla konuşmaz.
Her köşe gösteri mekânı
San Marco Meydanı karnaval boyunca merkez olsa da tüm meydan ve sokaklarda etkinlikler düzenleniyor. Farklı ülkelerden gelen müzikçiler konser veriyor. Gözleriniz parlak renklerle kamaşırken, kulaklarınızda birbirinden güzel müzikler yankılanıyor. Şölen durmaksızın devam ettiği için çoğunlukla gösterilerin saatleri çakışıyor. Program o kadar zengin ki tüm etkinlikleri takip etmek mümkün değil. Çok kalabalık olan San Marco Meydanı’nda eğlenmeye çalışmak yerine sokaklara karışıp özgür bir ortamda karnaval eğlencelerini takip etmek daha cazip olabilir. Ancak San Marco Meydanı’nda gerçekleşecek ‘I Colori Della Musica/Müziğin Renkleri’ konserini kaçırmamak gerek. Her akşam saat 20.30’da İtalya ve dünyadan ünlü bir rock, caz, blues ya da klasik topluluğu ve solisti sahneye çıkıyor. Biletleri şimdiden satışa sunuldu bile. Etkinlikleri ve tarihlerini karnavalın web sayfasından öğrenebilirsiniz (www.carnevale.venezia.it).
İzlemek yerine siz de katılın
Şehrin dört bir tarafında çanlar çalıyor. Venedik karnavalı başlamak üzere! Halk şölene hazırlanıyor. Mağazalar en güzel maskelerini vitrinlere yerleştirmiş. Kuaför vitrinleri 17 ve 18’inci yüzyıl modasına uygun peruklarla donatılmış. Dükkânlarda birbirinden güzel kostümler satılıyor. Kendinizi şehrin gizemli labirentine bırakın aman sakın karnaval havasına bürünmeyi ihmal etmeyin! Aksi takdirde birbirinden güzel kostümleriyle önünüzden geçenlerin arasına katıldığınızda, giysileriniz size bir süre sonra anormal gelmeye başlayabilir. Bir kostüm edinin, maskeniz olsun, hatta peruk takın. Siz de karnavalın bir parçası olun.
Maske efsaneleri
Maskelerin çıkışı üzerine Venedik’te birkaç farklı öykü anlatılıyor. Derler ki ilk çıkış noktası salgın hastalıklardır, yani veba ya da sarıhumma. Söylenceye göre hastalıktan yüzü yara bere içinde kalan halk çareyi maskenin ardına saklanmakta bulmuş. Sonra modaya dönüşmüş.
Bir Venedikliye “Neden takıyorsunuz, kim icat etmiş” diye sorduğumda şu cevabı almıştım: “Sen hiç Venediklilerin maske taktığını gördün mü? Biz satıyoruz, turistler takıyor.” Bir başkası aynı soruyu farklı yanıtlamıştı: “Çünkü eğlenmeyi çok severiz. Yüzyıllardır hep festivallerimiz vardır. Bunlar herkesin rahatlaması için yapılır. Fakat sosyal sınıfların çok olduğu bir şehirde rahatça eğlenmek ne mümkün! O halde herkes maske takarsa karşınızda kim olduğunu bilmezsiniz ve böylece bir fakirle bir soylu gerçekte kim olduklarını bilmeden kol kola dans edebilir. Bir gün ya da bir saat için bile olsa bir dilenci bir kraldan daha önemli biri haline gelebilir.”
En ünlüsü Arlecchino
Venedik maskelerinin en ünlüsü ‘Arlecchino’ ismini Bergamolu bir hizmetçiden alıyor. Efendisiyle sürekli kavga eden, kötü, kurnaz hizmetçinin kostümü rengârenk ve yamalı. Diğer ünlü maske ve kostümler: Balanzone, Brighella, Colombina, Gianduia, Pantalone, Pierrot, Maneghino, Pulcinella, Capitan Spaventa, Rugantino, Giangurgolo, Scaramuccia, Stenterello, Beltrame, Blumari, Bumbasina, Burlamacco, Capitan Matamoros, Capo Valàr, Farinella, Gioppino...
En çılgın makyajlar
Venedik Akademisi’nin yetenekli öğrencileri festival boyunca San Marco ve diğer önemli meydanlara tezgâh kurar, festival konuklarına, katılımcılarına makyaj yapar. Yüzün tamamına, bir kısmına ya da göz çevresine hayvan desenleri, rengârenk çiçekler, binbir desen işler. Kostüm ve maske edinemediyseniz bu çılgın atmosfere esprili makyaj yaptırarak katılabilirsiniz.
Kızlar prenses, erkekler kaplan
Elbette en çok eğlenenler çocuklar. Venedikli erkek çocuklar özel dikilmiş hayvan kostümlerine bürünürken kızlar gerçek bir prenses gibi giyiniyor. Ellerine rengârenk konfetileri alıp yürüdükleri yol boyunca karşılarına çıkanlara atıyorlar. Bazen evlerin pencere ve balkonlarından konfeti yağmuruna tutulduğunuz oluyor.
Tatlı deyince frittelle
Venedik Karnavalı’nın bir de meşhur tatlısı var. Karnaval süresince tüm tatlıcıların başköşesinde hep ‘frittelle’ olur. İlk günler tatlının özlemini çekenler tatlıcıların önünde kuyruk oluşturur. Lokma tatlısına benzeyen, kiminin hamuruna üzüm, çamfıstığı konan, kiminin içi krema doldurulan ‘frittelle’yi yemeden festivalden ayrılmamak gerekir.