Türkiye’nin Kızıldeniz’i... En güneydeki güzel: Samandağ
Tropik denizlerden Akdeniz’e geçişi sağlayan Süveyş Kanalı ve küresel ısınma nedeniyle pek çok göçmen deniz canlısı türünü artık Türk sularında görüyoruz. Egzotik sualtı canlılarının ilk durağıysa Hatay’ın Samandağ sahilleri... Rengârenk balıklar sualtı fotoğrafçılarını, 19 metre derinlikteki ‘Büyük Mağara’ da tecrübeli dalgıçları keşfe çağırıyor.
Dalış turizminin dünyadaki bir numaralı merkezi olan Kızıldeniz’e gidemeyen dalgıçlar, su sıcaklığı halen 23-24 derecelerde olan ve göçmen türlerin yoğun olarak görüldüğü Samandağ’a peşi sıra turlar düzenliyor. Burası 12 kilometrelik bir alanı kapsayan Keldağ kıyıları boyunca dalış imkânı sunuyor. Bölgedeki irili ufaklı sualtı mağaralarıysa keşfetmeyi seven adrenalin tutkunlarının gözdesi... Kızıldeniz’deki pek çok türü artık Türk sularında görmek mümkün! Süveyş Kanalı, birbirinden farklı yapılara sahip iki değişik zoocoğrafik alan olan subtropikal Akdeniz ve tropikal Kızıldeniz’in birleşmesine, dolayısıyla algler, çiçekli deniz bitkileri, planktonik canlılar, süngerler, halkalı solucanlar, eklembacaklılar, yumuşakçalar, tunikatlar ve balıkların karşılıklı göçlerine sebep oldu. İşte Doğu Akdeniz’de görebileceğiniz başlıca göçmen türler:
Balon balığı
(Lagocephalus sceleratus)
Hint-Pasifik kökenli olan türün, ekonomik ve ekolojik olarak ciddi zararları var. Yaygın iki türle temsil ediliyor. Dokularında zehir taşıyor. Bu toksinin siyanürden bin kat daha zehirli olduğu biliniyor.
Külah balığı
(Fistularia commersoni)
O da Kızıldeniz kökenli türlerden... 2000’de sularımıza girdi. Ekonomik değeri yok. Uyum sağlama başarısı nedeniyle hızla yayılıyor. Hint-Pasifik ülkelerinde balık yemi olarak kullanılıyor.
Sokar balığı
(Siganus rivulatus ve luridus)
Sokar balıkları iki türle Akdeniz’de yerli türler üzerinde ciddi baskı yaratıyor. Otçullar ve uyum sağlama becerileri hayli yüksek. Sıklıkla sıkıştırılmış kum yüzeylerle sığ sudaki küçük oyuklarda bulunuyor.
Aslan balığı
(Pterois volitans)
Süveyş Kanalı yoluyla Akdeniz’e geçen zehirli resif balıklarından biri. Etçil olan tür, bütün balıkların yavrularıyla besleniyor. Dolayısıyla ekosisteme verdiği zarar çok büyük. Dalgıçlar için en önemli tedbir kesinlikle dokunmamak.
Uzun dikenli denizkestanesi
(Diadema setosum)
Kızıldeniz’in istilacı bir türü olan uzun dikenli denizkestanesi Akdeniz’de hızla yayılım gösteriyor. Özellikle mercan ekosistemlerinde, tropikal Hint-Pasifik’teki en yaygın denizkestanelerinden biri. İçinde yine istilacı olan kardinal balıkları ve karidesler yaşıyor.
Çizgili kedibalığı
(Plotosus lineatus)
Çizgili yayınbalığı ve yılanbalığı olarak da adlandırılıyor. Hint Okyanusu’nda ve Pasifik Okyanusu’nun batısında yaygın. Zehirli bir omurgası var. Ölümcül olabiliyor ve gruplar halinde yaşıyor.
Asker balığı
(Sargocentron rubrum)
Pasifik, Hint Okyanusu kökenli tür, dünyanın birçok denizinde yaşıyor. Canlı ve parlak renkleri nedeniyle sualtı fotoğrafçılarının gözdesi.
Denizhıyarı
(Synaptula reciprocans)
Tam anlamıyla bir deniz çöpçüsü. Birçok dalıcı onu deniz çıyanı zannediyor. Tüp ucundaki tentaküllerini (dokunaçları) beslenme için kullanıyor ve bir tehlike hissettiği anda içeriye çekiyor.
Deniztavşanı
(Flabellina rubrolineata)
Hint-Pasifik bölgesinde tropikal, subtropikal ve ılıman sularda yaygın olan tür, Akdeniz’de göçmen türler listesinde kayıtlı. Zengin, sığ resif veya kayalık yamaçlarda görülüyor.
Mermer karides
(Saron marmoratus)
Kolay bakımı nedeniyle akvaryumda popüler olan bir tür. Hint-Pasifik kökenli. Kızıldeniz’den, Süveyş Kanalı üzerinden Akdeniz’e ulaşan türün ilk kaydı Lübnan kıyılarında yapıldı. Ancak artık Samandağ’da da görmek mümkün.
Sualtının peribacaları
Samandağ kıyılarındaki mağara ve kovuklarda mavinin pek çok tonunu görebilirsiniz. Farklı derinlikte ve büyüklükteki bu doğal oluşumlar, doğanın yaratıcılığını gözler önüne seriyor. Bunlardan biri de Büyük Mağara. 1736 metre yükseklikteki sönmüş volkan Kel Dağı’nın altındaki bu mağaraya, deniz seviyesinden 19 metre derine dalarak giriliyor. Mağaranın en uzak noktası 120 metre. Rotanın toplam uzunluğu 300 metre. Mağara iki büyük, iki küçük galeriden, iki tünel ve beş hava boşluğundan oluşuyor. İçeride peribacalarını andıran doğal oluşumlar dikkat çekiyor. Mağara tecrübe gerektirdiğinden, üç yıldız dalıcılar için uygun.
Kireçte kabak tatlısı yiyip narenciye cennetini görün
Doğu Akdeniz’in en zengin sualtı yaşamına sahip yerlerinden biri olan Samandağ’da iki tane dalış okulu var. Bunlardan biri Kel Dağı Dalış Merkezi, diğeri Hatay Dalış Merkezi. Ancak bölge önümüzdeki süreçte dalış turizmi konusunda daha da gelişecek gibi görünüyor. Konaklama için alternatif çok. Çevlik sahilindeki Dervişan Tesisleri hem otel hem Hatay lezzetleri konusundaki beklentilerinizi karşılayacaktır. Hikmet Abi’nin kireçte kabak tatlısını mutlaka denemelisiniz. Yine bölgede bu sezon açılan ve alakart olarak da hizmet veren Swan Jardin, atmosferi ve barbunuyla iddialı. Samandağ’a gitmişken mutlaka yapmanız gereken bir diğer şey narenciye cenneti Vakıflı Köyü’nde kahvaltı. Köyün girişindeki Garbis’in Yeri dünyanın her yerinden turist ağırlıyor. Sahanda yumurtası ünlü ve kendi yaptığı nar, ceviz, turunç reçeli parmak ısırtıyor. Bu arada Titus Tünelleri ve Beşikli Mağara’yı da görmeden dönmeyin.