Tek şık uçak değil: Araba, tren, feribot da olur
Uçakla seyahat herkesin favorisi değil. Uçma fobisi epeyce yaygın bir durum ama asıl, artan bilet fiyatları gezginleri zorluyor. Diğer alternatifler otomobil, tren, feribot veya otobüs. Ben en çok otomobilimle yola çıkmayı seviyorum çünkü tüm ihtiyaçlarımı yanıma alabiliyorum. Treni özellikle gençler çok tercih ediyor, feribot hızlı ve pratik. Otobüsle gezmekse daha ekonomik. Hepsinin püf noktaları var tabii, biraz bunlardan bahsedelim…
Eğer sık seyahat ediyorsanız uçmak en kolay yol. Fakat son günlerde artan uçak fiyatları birçok bütçeyi zorluyor. Alternatif ulaşım yolları kullanmak istiyorsanız önden iyi bir araştırma yapmanız ve her şeye hazırlıklı olmanız gerekiyor. Arabayla, trenle, feribotla ya da otobüsle seyahat ederken nelere dikkat etmek gerektiğine hemen bakalım.
Çok daha konforlu
Sanırım en çok sevdiğim seyahat türü kendi aracımla gidebildiklerim. Tüm ihtiyaçlarımı yanıma alabilmenin ayrı bir konforu var. Çok zorda kalırsam da bana ev olabilir. Araçla yurtdışına çıkmanın bazı prosedürleri var. Önce aracınızın yurtdışı sigortasını yaptırmanız gerekiyor. Renginden dolayı ‘yeşil sigorta’ adı verilen bu uygulamanın amacı herhangi bir kaza durumunda karşı tarafın zararının ödenebilmesi. 47 ülkede geçerli olan bu sigortayı yaptırmadan yurtdışına çıkamıyorsunuz. Ülkemizde İpsala, Kapıkule ve Hopa çıkışında bu işlemi 47 euro’ya halledebilirsiniz. Ama Türk sınır kapısından çıktıktan sonra Bulgaristan tarafında daha ucuza, 35 euro’ya yaptırma imkânınız da var. Tabii bunlar 15 günlük ücretler, daha uzun kalacaksanız fiyat değişiyor. Bulgar yeşil sigortasıyla başka ülkelere girebilirsiniz. Ancak Bosna Hersek ve Makedonya’da bunu kullanamazsınız.
Eğer Balkan turu düşünüyorsanız bu noktaya dikkat etmenizi öneririm. Ben en son Romanya’ya giderken Çorlu’daki bir sigortacıya yaptırdım. Kargoyla evime bir günde geldi. Bunu yapma sebebim Dereköy ve Hamzabeyli gibi küçük sınır kapılarından geçecek olmamdı. Bu kapılarda aradığınız sigortacıları, freeshop’ları, yurtdışı çıkış pullarını bulamazsınız.
Yeşil sigorta karşı tarafı ödüyor, peki bizim zararımızı kim karşılayacak? Bunun çözümü de şu; ülkeden çıkmadan önce kalacağınız süre boyunca kaskonuzu ek ödemeyle yurtdışına açtırmanız gerekiyor. En son geçen yıl bugünlerde 1 aylık sigorta için 75 lira ödedim. Çok yüksek fiyatlar çıkmıyor. Buradaki handikap kaza yapan aracınızı yurtdışından Türkiye’ye kendi imkânınızla getirmeniz. “E, ne anladım ben bu işten” derseniz en azından arabanızın zararı karşılanıyor. Eğer bunu yapmazsanız tüm masrafı sizin ödemeniz gerekiyor. Tabii hasarı orada tamir ettirip bu masrafları kanıtlayan belgelerle sigortadan paranızı talep de edebilirsiniz.
Aracın son evrakı Avrupa otoyolları için gerekli olan ‘vignette’ denen otoyol ücretleri. Bunları gitmeden internetten çevrimiçi alabileceğiniz gibi sınır geçişlerinde de temin edebilirsiniz. Her ülkenin kendi sitesi var. Bazılarını çevrimiçi alamazsınız. Yunanistan ve Gürcistan için böyle bir hazırlığa gerek yok. ‘Kullandığın kadar öde’ mantığıyla geçiş gişelerinde nakit ödeyebilirsiniz. Tüm bunları sınır kapılarında yapabilirsiniz. Her şey hazırsa kemerler bağlansın, depolar dolsun ve teker dönsün…
Gençlerin favorisi
Başka bir yurtdışı ulaşım seçeneği de raylar üzerinde. Halkalı’dan kalkan ve Avrupa’ya giden trenle yolculuk yapabilirsiniz. Özellikle gençlerin çok tercih ettiği Interrail biletleriyle tüm Avrupa’yı dolaşabilirsiniz.
TCDD’nin trenleri her gün Bulgaristan’ın başkenti Sofya’ya gidip geliyor. Yataklı veya pulman koltuklarda seyahat edebilirsiniz. Yaz aylarında Bükreş’e kadar uzanıyor yolculuk ve oraya kadar gidenlere de kuşetli vagon ekleniyor. İstanbul-Sofya ekspresi için biletlerinizi İstanbul (Halkalı-Sirkeci-Söğütlüçeşme), Ankara ve Eskişehir olmak üzere uluslararası gişelerden temin edebilirsiniz. Gidiş-geliş biletlerinizi de aynı anda satın alabilirsiniz. Tren sefer saatleri ve ücretleri için TCDD’nin sitesini biraz kurcalamanız gerekecek. Böylece kendinize en uygun olanı seçebilirsiniz.
Pratik ve hızlı
Yunan adalarının bazıları Türkiye’ye oldukça yakın ve yarım saatte kendimizi yurtdışına atıveriyoruz. Gemi veya feribotla gitmek en ideal yol. Çeşme, Kuşadası ve Seferihisar’dan Samos’a (Sisam); Bodrum’dan Kos’a, Marmaris’ten Rodos ve Simi’ye, Kaş’tan Meis’e, Ayvalık’tan Midilli’ye geçmek İstanbul’da hafta içi iş çıkışı Avrupa Yakası’ndan Anadolu Yakası’na geçmekten daha kolay ve hızlı. Pek çok firma Yunan adalarına ulaşım sağlıyor. Hatta bazıları sezonda sürekli seyahat edenler için kampanyalar düzenliyor.
Benim en sevdiğimse kruvaziyerlerle Yunan adaları turu. Geçmiş bir zamanda, para kuru böyle değilken Patmos, Atina, Girit, Santorini ve Mikonos’u kapsayan bir tura katılmıştım. Rüya gibi bir şeydi. Bunun için turizm firmalarının tur programlarını takip edebilir, kendinize en uygun zamanı seçebilirsiniz.
Otobüs de bir seçenek
Özellikle Avrupa içinde oldukça pahalı olan tren ulaşımını kullanmak yerine otobüsle yolculuğu deneyebilirsiniz. Flixbus bu konuda oldukça popüler. Hollanda’da Rotterdam ile Amsterdam Schiphol Havalimanı arası trenle 15,5 euro iken ben otobüsle 6 euro’ya gittim. Ülke değiştirirken bu daha da ekonomik oluyor. Ayrıca BlaBlaCar ile Avrupa’da çok rahat seyahat edebilirsiniz.