Son Güncelleme:
Tarih, sanat, alışveriş hattı
MÄ°LANOÄ°talyan ekonomisinin, dünya modasının kalbi, fuarlar kenti Milano... Kanallar ve köprülerle dolu ama en güzel yürüyerek gezilen romantik Venedik... Rönesansın beÅŸiÄŸi, gerçek Ä°talya olarak anılan, Leonardo da Vinci'lerin, Michelangelo'ların, Rafaello'ların, Machiavelli'lerin çıktığı Floransa... Ä°talya'nın üç önemli, üç birbirinden güzel kenti. Ama söylemeliyim ki Venedik'in benim için yeri özel. Çünkü, öncelikle balayımı bu kanallar diyarında geçirmiÅŸ ve çok etkilenmiÅŸtim. Ayrıca her yıl izlediÄŸim Venedik Film Festivali, mesleÄŸim açısından bana hep ÅŸans getirdi; sinema dünyasının devleriyle söyleÅŸiler yapma fırsatını bana Venedik verdi...Ä°ÅŸ ve yönetim merkezi dünya modasının kalbiMilano Ä°talyan ekonomisinin kalbidir. Tabii dünya modasının da... Ayrıca zenginliÄŸin de simgesidir. Sonra, etkili bir fuar kentidir. Po Ovası'nın içinde bulunan bir transit kentidir. Göllere yakındır, Alpler'in eteklerinde kurulmuÅŸtur, dolayısıyla ticari amaçları turistik gezilere dönüştürebilirsiniz. Bir saat bile sürmeyen bir yolculukla Ä°sviçre'nin Lugano kentine gidebilir veya Como Gölü'ne ulaşılabilirsiniz.Milano'nun en çarpıcı yanı iÅŸ merkezi olmasıdır. Sanayinin giderek kentten diÄŸer yakın bölgelere kaymasına karşın yönetimler hep Milano'da kalmıştır. Ama Milano diÄŸer Ä°talyan kentlerine oranla tarih ve sanat açısından daha az zengindir. Yine de kent meydanındaki Duomo Katedrali görülmeye deÄŸerdir. Bir de son zamanlarda Ä°talya'daki ‘‘Temiz Eller’’ operasyonunun mimarı Milano eski Savcısı Antonio di Piaetro'nun davalara baktığı Milano Adliye Sarayı da artık turistlerin ilgi gösterdiÄŸi bir mekan haline gelmiÅŸtir. Milano'ya gelmiÅŸken, o günlerdeki fuar etkinliÄŸini öğrenin; yıl boyunca hazır giyim, sanayi, sanat, turizm, tarım, otomobil gibi sektörlere ait deÄŸiÅŸik konuları içeren fuarlarda, mutlaka sizi ilgilendirebilen bir branşı yakalarsınız. EÄŸer Milano'da olduÄŸunuz süre haftasonuna denk gelirse, Milano yakınlarındaki birçok kente, turistik bölgelere kısa zamanda gidebilirsiniz. Otoyollar ve tren sizi kayak merkezlerine ya da göller bölgesine ulaÅŸtırır. Futbola meraklıysanız ünlü Meazza - San Siro stadında her hafta ya Milan ya da bizim bücürler Emre ve Okan'ın top koÅŸturduÄŸu Inter takımının bir maçını rahatlıkla izleyebilirsiniz.BUNLARI YAPMADAN DÖNMEYÄ°Nn Milano'nun merkezi sayılan Duomo Meydanı ve çevresinde alışveriÅŸ yapın. Dünya modasının kaptan köşkü Via Monte Napoleone Caddesi’ne mutlaka uÄŸrayın.n Venedik merkezinde araba olmadığını; istediÄŸiniz yere yürüyüp köprüleri aÅŸarak veya vapurla ya da deniz taksileriyle ulaÅŸabileceÄŸinizi unutmayın. Gondolların çok pahalı olduÄŸu da aklınızda bulunsun. n Venedik'teki Harry's Bar'da yer ayırtın ve Carpaccio Cipriani olarak bilinen çok ince kesilmiÅŸ ve üzerine zeytinyağı dökülmüş çiÄŸ bonfile etini deneyin. Ya da zeytinyağı ve limon soslu karidesini, fırında salamlı eriÅŸtesini tadın. Åžampanya ve ÅŸeftali suyuyla yapılan Bellini kokteylini unutmayın.n Floransa'da, ‘‘yolun neresinde’’ olduÄŸunuzu anlamak için ünlü Ä°talyan edebiyatçı Dante Alighieri'nin müze-evine uÄŸrayın.VENEDÄ°K118 adadan oluÅŸan, dünyanın en romantik takımadasıVenedik Adriyatik denizinde 118 adadan oluÅŸan bir takımadadır. Venedik'in ÅŸehir merkezinin bulunduÄŸu ana ada, ana karaya dört kilometre uzaklıktadır ve baÄŸlantısı demiryolu ile karayolunun paralel seyrettiÄŸi bir köprüyle kurulmuÅŸtur. Ancak Murano, Burano, Lido gibi adaları da OrtaçaÄŸ'dan bu yana ticaret merkezleri olarak ün yapmış, bugün turistik merkezlerdir.Venedik eski zenginliÄŸinin izlerini, hiçbir ÅŸey kaybetmeden taşır. Hele 3.816 metre uzunluÄŸundaki kenti boydan boya ıslatan Gran Canale (Büyük Kanal) boyunca, temelleri sulara gömülü muhteÅŸem sarayları seyretmek inanılmaz keyif verir. Bunun için her iskeleye uÄŸrayan 1 ve 82 numaralı küçük vapurlara binebilirsiniz.Ancak Venedik'i turist olarak gezmenin en güzel yolu yürümektir. Venedik'te kanallar üzerinde toplam 400 kadar küçük veya büyük köprü vardır. Labirenti andıran dar sokaklar kanalların üzerinden birbirine bu köprülerle baÄŸlanır. Bunlardan en ünlüsü Rialto Köprüsü, Büyük Kanal'ın simgesidir. AhÅŸap olarak inÅŸa edildiÄŸi 12. yüzyıldan sonra dört kez çökmüş; ÅŸimdiki halini 1591 yılında almıştır. Ä°ki yanında sıralanan turistik eÅŸya satan dükkanlar ise 17. yüzyılda eklenmiÅŸtir. Köprünün bir yanı kanal boyunca turistik restoranlar ÅŸerididir. DiÄŸer yanında ise Venedik'in asırlardır hizmetinde olan balık pazarı vardır. Kentin kalbi olarak tanımlanan ünlü San Marco Meydanı'nda bulunan ve yazın sokaklara taÅŸan kafelerden Florian Cafe'ye uÄŸrarsanız, 17. yüzyıldan kalma, belki geçmiÅŸte Charles Dickens, Lord Byron gibi ünlü edebiyatçıların ilham aradığı bir masalarda oturup Dükalık Venedik'ine uzanabilirsiniz. BeÅŸ çaylarında oda müziÄŸi yapan kuartetler özellikle Venedikli besteci Antonio Vivaldi'nin eserlerini çalarlar. Bu meydan karnaval zamanında en renkli günlerini yaÅŸar. GeçmiÅŸ yüzyıldan kalma kostümleri giyen Venedikliler burada karnaval piyasasını oluÅŸtururlar.FLORANSARönesansın beÅŸiÄŸi gerçek Ä°talyaÇok kimse gerçek Ä°talya'nın Floransa olduÄŸunu söyler. DoÄŸrudur. Zaten Ä°talya'nın her türlü zenginliÄŸi Floransa'nın bulunduÄŸu Toscana bölgesindedir. Kuzeyli Ä°talyanlar ülkenin sınırlarının Floransa'ya kadar geçerli olduÄŸundan söz ederek aÅŸağısını pek sahiplenmezler. Unutmayalım ki din egemenliÄŸine karşı özellikle kültür ve sanatta yenilenme sayılan Rönesans akımı bu kentin göbeÄŸinde baÅŸlamıştır. Leonardo da Vinci'ler, Michelangelo'lar, Rafaello'lar, Cellini'ler, Donatello'lar, Giotto'lar, Botticelli'ler, Machiavelli'ler, Dante'ler Bocaccio'lar ve tabii ki Floransa'yı Floransa yapan ünlü Medici Ailesi... Hepsi kentin göbeÄŸinden yavaÅŸ ve serin akan Arno Nehri'nin kenarlarındaki atölyelerde, mütevazı evlerde, dev saraylarda eserlerini yaratmışlardır. Aslında Floransa'nın tarihi merkezi, iki dev meydana odaklanmıştır. Dom, diÄŸer adıyla Santa Maria del Fiore Katedrali'nin bulunduÄŸu alan ve etrafındaki ortaçaÄŸ stili, aralarından dar sokakların geçtiÄŸi tipik evler. Ä°kinci ve en zengin meydan ise ‘‘Signoria’’dır. Kentin kalbi gerçekte burada atar. Belki de dünyanın sanat merkezi burasıdır. Meydanda bulunan Palazzo Vecchio (Eski Saray) Sarayı halen Belediye Sarayı olarak kullanılır. Birçok etkinlik bu meydanda yapılır. Heykeller inanılmaz güzelliktedir. Neptün ÇeÅŸmesi, Michelangelo'nun Davut heykeli, Cellini'nin tunçtan yapılmış dünya harikası ‘‘Perseus’’ heykeli, avlu ÅŸeklindeki Lanzi Locası'nda yer alır. Floransa'da rönesans izlerini fazlasıyla taşıyan bir baÅŸka meydan da San Marco'dur. Buradaki eski din okulu, müze ve kütüphaneye dönüştürülmüştür. Duvar freskleri gerçekten görmeye deÄŸerdir. Floransa'da mutlak görülmesi gereken bir baÅŸka tarihi eser ise Arno Nehri üzerine kurulmuÅŸ ‘‘Ponte Vecchio’’dur (Eski Köprü). Taddeo Gaddi'nin 1345'te inÅŸa ettiÄŸi köprünün orijinalliÄŸi, üzerinde iki taraflı dükkanların bulunması ve bunların çoÄŸunun sarraf ve kuyumcu olmasıdır. Bu nedenle köprünün adı Kuyumcular Çarşısı olarak da geçer. Turistlerin çok raÄŸbet ettiÄŸi köprü üzerinden Floransa'nın panoramik görüntüsü eÅŸsizdir. Köprünün biraz ilerisinde bulunan Yeni Çarşı'da ise seyyar sergiler sıralanır. Burada dünyaca ünlü deri ürünlerini bulabilirsiniz. Pazarlık serbest. Yalnız ÅŸunu kesinlikle söylemekte yarar var; Floransa asla rehbersiz gezilemez. Hem unutmayın, Arno Nehri'nin diÄŸer yanında da tarihi eser zenginliÄŸi ön planda. Ãœnlü Boboli Bahçeleri, Brancacci Åžapeli'ndeki freskler, Gotik Santa Maria di Novella Kilisesi, Pitti Sarayı, Medici Ailesi'nin egemen olduÄŸu Floransa'nın görülmesi gereken incileri. Hele Piazzale Michelangelo meydanına çıkıp Floransa'yı tepeden kuÅŸbakışı izlemek çok keyifli olacak, aklınızda olsun...Â