Son Güncelleme:
Sonbahar manzarasının en güzel 10 adresi
Yağmurlu günleri beraberinde getiren, yaprakları sarartan, kışın habercisi sonbahar; insanı hüzünlendirdiği kadar, kendine has güzellikler de sunuyor. Ağaçların yeşilden sarıya, sarıdan turuncuya ve hatta kimi zaman kırmızıya büründüğü, göğün çelik grisi renginin göllerin üzerine düştüğü günler muhteşem manzaralar vaat ediyor.
Özellikle fotoğrafçılar ve ressamlar için bulunmaz zamanlar. Biz de bu hafta jüri üyelerimize, Türkiye’de en güzel sonbahar manzarasını sunan adresleri sorduk. Pek çoğu Milli Park statüsünde bulunan, yaprak döken ağaçlar bakımından zengin ormanlık alanlar listeye ağırlığını koydu.
EN İYİ 10
1. Yedigöller - BOLU
2. Ihlara Vadisi - AKSARAY
3. Kaz Dağları - ÇANAKKALE
4. Sarayburnu - İSTANBUL
5. Nemrut Dağı - ADIYAMAN
6. Gökova - MUĞLA
7. Kaçkarlar - RİZE
8. Borçka Karagöl - ARTVİN
9. Küre Dağları - KASTAMONU
10. Polonezköy - İSTANBUL
YEDİGÖLLER
Kızılın her tonu
Yedigöller bölgesi Sazlıgöl, İncegöl, Küçükgöl, Deringöl, Büyükgöl ve Seringöl’den oluşuyor. Sonbahar ve kış mevsiminin en güzel yaşandığı yerlerden biri. Birçok profesyonel fotoğrafçının gözbebeği. Ağaçların turuncu ile kızıl arasında dolaşan rengi, göllerin üzerine düştüğünde manzaranın seyrine doyum olmuyor. Sabahın ilk ve akşamın son ışıkları kaçırılmaması gereken saatler. Yedigöller’e ulaşmak için İstanbul-Ankara yolunun Bolu il sınırları içindeki Yeniçağa Kavşağı’nı döndükten sonra karşınıza çıkan yolu takip etmeniz gerekiyor. Orman içi yolculuğunuza, yön tabelaları ile devam edebilirsiniz. Yedigöller Milli Parkı içinde bir dinlenme tesisi var.
IHLARA VADİSİ
Sonbahar ışığında harika
Sadece ağaçlardaki farklı renk tonlarının peşinde değilseniz, 10 km uzunluğa ve 80 metre derinliğe sahip Ihlara Vadisi, içinde yer aldığı kanyonla birlikte size farklı bir manzara sunacak. Hasandağı’ndan çıkan bazalt ve andezit yoğunluklu lavların soğumasıyla oluşan çatlaklar ve çökmelerle meydana gelen bu bölgede dolaşırken, kayalara oyulmuş barınak, mezar ve kiliseleri sonbaharın farklı ışığında göreceksiniz. Vadiyi bir de yukarıdan, bütün halinde seyretmek isterseniz, Kapadokya’dan balona binebilirsiniz. Ihlara Vadisi’ne Nevşehir’den Aksaray’a giderken, Aksaray’a 11 km. kala sola, Güzelyurt yoluna dönerek ulaşmanız mümkün.
KAZ DAĞLARI
Yaprak döken ağaç bol
Tanrıların Dağı olarak bilinen, Çanakkale ve Balıkesir sınırları içinde yer alan Kaz Dağları’nın en alçak yeri Edremit Körfezi’nin kuzey kıyıları, en yüksek yeri de 1774 metrelik Karataş Tepesi. Yani bölgeye gittiğinizde hem deniz, hem de orman manzarası bulacaksınız. Ege’de kışın yaprak döken ağaçların bol olması, sonbaharı rengarenk sevenler için bir avantaj. Tertemiz akan şelalelerin ardında kalan, sarı ve turuncu yapraklarla donanmış ağaçlarla karşılaşmak hoşunuza gidecek. Küçükkuyu, Akçay, Altınoluk ve Güre gibi denize kıyısı olan bölgelerde konaklamanız mümkün.
SARAYBURNU
Topkapı Sarayı ve Gülhane
Tarihi Yarımada’nın en uç noktası. Hasbahçe ağaçlarının arasından yükselen Topkapı Sarayı’nın bulunduğu Sarayburnu; Haliç, Marmara Denizi ve Boğaziçi’ni gören eşsiz bir konumda. Bizans’ın her devrinde ağaçlıktı, o vakitler geniş zeytinliklerle kaplıydı. Fatih Sultan Mehmet burayı dışarıdan getirttiği ağaçlarla da bezeyerek, içinde köşk ve pavyonlarıyla Gülhane Parkı’nı yarattı. Kasım başlarında yaprak döken ağaçlar renkleniyor. İsterseniz Sarayburnu’ndan, bulutlar nedeniyle çelik grisine bürünen İstanbul Boğazı’nın girişini, isterseniz Galata’dan veya Salacak’tan Sarayburnu’nun kendisini izleyebilirsiniz. Sararan yaprakların arasından Topkapı Sarayı ve Sirkeci’ye yanaşan vapurlar güzel bir manzara oluşturuyor.
NEMRUT DAĞI
Günbatımında muhteşem
2150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı, gündoğumu ve günbatımını en güzel seyredebileceğiniz yerlerin başında geliyor. Gündoğumunu yakalayabilmeniz için 1-2 saat önceden yola çıkmanız gerekiyor. Tepeye ulaştığınızda günün ilk ışıklarıyla sarının farklı tonlarını izleme şansı bulabilirsiniz. Vakit günbatımına yaklaştığında ise ışıklar azalıyor, sarılar turuncuya, turuncular ise kırmızıya dönmeye başlıyor. Adıyaman il sınırları içinde yer alan dağda, doğanın sonbaharda hazırladığı güzelliklerin dışında, dünyanın en yüksek açık hava müzesiyle karşılaşacaksınız. Buradaki taş heykeller de tıpkı yapraklar gibi sararan ahşap görünümlere bürünüyorlar.
GÖKOVA
Özellikle güney yakası
Muğla ili sınırları içinde yer alan Gökova’yı hep yazın görmeye alıştıysanız, bir de sonbaharda görmenizde fayda var. Jüri üyemiz Kadir Kır, özellikle güney yakasının bu mevsimde muhteşem olduğunu söylüyor. Hem deniz, hem de ağaçlar renk değiştiriyor, ancak listedeki diğer yerlere nazaran sonbahar buraya biraz daha geç geliyor.
KAÇKARLAR
Yapraklar sararmaya başladı
Kaçkarlar’da manzara sarıya dönmeye başladı bile. Doğu Karadeniz silsilesinde bulunan, Türkiye’nin en yüksek dördüncü dağı olan Kaçkarlar, Karadeniz kıyılarından itibaren yükselmeye başlıyor. Görkemli zirveler, şelaleler, berrak göller ve zengin bitki örtüsü ile her tür sonbahar manzarasını burada yakalayabilirsiniz. Sislerin ardında kalan dağlarla karşılaşacaksınız. Kaçkarlar’a, Artvin-Yusufeli ve Rize-Çamlıhemşin’den ulaşabilirsiniz.
BORÇKA KARAGÖL
Gölde sandal sefası
Karagöl, 19. yüzyıl başlarında, bugünkü Aralık Yaylası’nın yakınlarındaki bir tepenin, heyelan sonucu derenin önünü kapatmasıyla oluştu. Anıt sayılabilecek birçok yaşlı ağaçla çevrili olan bölgede zengin bitki örtüsünün yanısıra hayvan çeşitliliğine de rastlanıyor. Özellikle bu mevsimde gölde yapacağınız sandal keyfi sırasında ağaçların rengarenk görüntüsünü seyredebilirsiniz. Artvin’in Borçka İlçesi sınırları içindeki Karagöl’e, Borçka-Camili yolunun 2. kilometresinden ayrıldıktan 5 km. sonra ulaşılabiliyor. Karagöl Orman Misafirhanesi’nde konaklanabilir.
KÜRE DAĞLARI
Sayısız şelale var
Ağaçlarının yoğunluğu, alanın büyüklüğü, zengin biyolojik çeşitliliği ve bünyesinde barındırdığı yaban hayatının zenginliği ile ön plana çıkan Küre Dağları, Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) belirlediği, Avrupa’nın acil korunması gereken yüz ormanlık alanından biri. Küre Dağları Milli Parkı ise Küre Dağları’nın batısında, Kastamonu ile Bartın arasında kalan 34 bin hektarlık bir bölgeyi kaplıyor. Karstik yapıya sahip arazi bol yağış alıyor. Her an gökkuşaklarıyla karşılaşabilirsiniz. Ağaç çeşidi bol. Karstik yapının neden olduğu sayısız mağara, derin kanyon ve şelaleler de görülmesi gereken güzellikler arasında.
POLONEZKÖY
Bu mevsimde çok romantik
İstanbul’a bağlı Polonezköy, hafta sonu kaçamakları için birebir. İlkbahar ve yaz aylarında piknikçilerin gözdesi. Pek çok konaklama tesisi var. Sonbaharda oldukça romantik bir görünüme kavuşuyor. Çoğunlukla kiraz ağaçları var. Etrafı ormanlarla çevrili. Dökülen yapraklarla kaplı, ağaçlarla çevrili beş kilometrelik yürüyüş yolu muhteşem.
EN İYİ 10
1. Yedigöller - BOLU
2. Ihlara Vadisi - AKSARAY
3. Kaz Dağları - ÇANAKKALE
4. Sarayburnu - İSTANBUL
5. Nemrut Dağı - ADIYAMAN
6. Gökova - MUĞLA
7. Kaçkarlar - RİZE
8. Borçka Karagöl - ARTVİN
9. Küre Dağları - KASTAMONU
10. Polonezköy - İSTANBUL
YEDİGÖLLER
Kızılın her tonu
Yedigöller bölgesi Sazlıgöl, İncegöl, Küçükgöl, Deringöl, Büyükgöl ve Seringöl’den oluşuyor. Sonbahar ve kış mevsiminin en güzel yaşandığı yerlerden biri. Birçok profesyonel fotoğrafçının gözbebeği. Ağaçların turuncu ile kızıl arasında dolaşan rengi, göllerin üzerine düştüğünde manzaranın seyrine doyum olmuyor. Sabahın ilk ve akşamın son ışıkları kaçırılmaması gereken saatler. Yedigöller’e ulaşmak için İstanbul-Ankara yolunun Bolu il sınırları içindeki Yeniçağa Kavşağı’nı döndükten sonra karşınıza çıkan yolu takip etmeniz gerekiyor. Orman içi yolculuğunuza, yön tabelaları ile devam edebilirsiniz. Yedigöller Milli Parkı içinde bir dinlenme tesisi var.
IHLARA VADİSİ
Sonbahar ışığında harika
Sadece ağaçlardaki farklı renk tonlarının peşinde değilseniz, 10 km uzunluğa ve 80 metre derinliğe sahip Ihlara Vadisi, içinde yer aldığı kanyonla birlikte size farklı bir manzara sunacak. Hasandağı’ndan çıkan bazalt ve andezit yoğunluklu lavların soğumasıyla oluşan çatlaklar ve çökmelerle meydana gelen bu bölgede dolaşırken, kayalara oyulmuş barınak, mezar ve kiliseleri sonbaharın farklı ışığında göreceksiniz. Vadiyi bir de yukarıdan, bütün halinde seyretmek isterseniz, Kapadokya’dan balona binebilirsiniz. Ihlara Vadisi’ne Nevşehir’den Aksaray’a giderken, Aksaray’a 11 km. kala sola, Güzelyurt yoluna dönerek ulaşmanız mümkün.
KAZ DAĞLARI
Yaprak döken ağaç bol
Tanrıların Dağı olarak bilinen, Çanakkale ve Balıkesir sınırları içinde yer alan Kaz Dağları’nın en alçak yeri Edremit Körfezi’nin kuzey kıyıları, en yüksek yeri de 1774 metrelik Karataş Tepesi. Yani bölgeye gittiğinizde hem deniz, hem de orman manzarası bulacaksınız. Ege’de kışın yaprak döken ağaçların bol olması, sonbaharı rengarenk sevenler için bir avantaj. Tertemiz akan şelalelerin ardında kalan, sarı ve turuncu yapraklarla donanmış ağaçlarla karşılaşmak hoşunuza gidecek. Küçükkuyu, Akçay, Altınoluk ve Güre gibi denize kıyısı olan bölgelerde konaklamanız mümkün.
SARAYBURNU
Topkapı Sarayı ve Gülhane
Tarihi Yarımada’nın en uç noktası. Hasbahçe ağaçlarının arasından yükselen Topkapı Sarayı’nın bulunduğu Sarayburnu; Haliç, Marmara Denizi ve Boğaziçi’ni gören eşsiz bir konumda. Bizans’ın her devrinde ağaçlıktı, o vakitler geniş zeytinliklerle kaplıydı. Fatih Sultan Mehmet burayı dışarıdan getirttiği ağaçlarla da bezeyerek, içinde köşk ve pavyonlarıyla Gülhane Parkı’nı yarattı. Kasım başlarında yaprak döken ağaçlar renkleniyor. İsterseniz Sarayburnu’ndan, bulutlar nedeniyle çelik grisine bürünen İstanbul Boğazı’nın girişini, isterseniz Galata’dan veya Salacak’tan Sarayburnu’nun kendisini izleyebilirsiniz. Sararan yaprakların arasından Topkapı Sarayı ve Sirkeci’ye yanaşan vapurlar güzel bir manzara oluşturuyor.
NEMRUT DAĞI
Günbatımında muhteşem
2150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı, gündoğumu ve günbatımını en güzel seyredebileceğiniz yerlerin başında geliyor. Gündoğumunu yakalayabilmeniz için 1-2 saat önceden yola çıkmanız gerekiyor. Tepeye ulaştığınızda günün ilk ışıklarıyla sarının farklı tonlarını izleme şansı bulabilirsiniz. Vakit günbatımına yaklaştığında ise ışıklar azalıyor, sarılar turuncuya, turuncular ise kırmızıya dönmeye başlıyor. Adıyaman il sınırları içinde yer alan dağda, doğanın sonbaharda hazırladığı güzelliklerin dışında, dünyanın en yüksek açık hava müzesiyle karşılaşacaksınız. Buradaki taş heykeller de tıpkı yapraklar gibi sararan ahşap görünümlere bürünüyorlar.
GÖKOVA
Özellikle güney yakası
Muğla ili sınırları içinde yer alan Gökova’yı hep yazın görmeye alıştıysanız, bir de sonbaharda görmenizde fayda var. Jüri üyemiz Kadir Kır, özellikle güney yakasının bu mevsimde muhteşem olduğunu söylüyor. Hem deniz, hem de ağaçlar renk değiştiriyor, ancak listedeki diğer yerlere nazaran sonbahar buraya biraz daha geç geliyor.
KAÇKARLAR
Yapraklar sararmaya başladı
Kaçkarlar’da manzara sarıya dönmeye başladı bile. Doğu Karadeniz silsilesinde bulunan, Türkiye’nin en yüksek dördüncü dağı olan Kaçkarlar, Karadeniz kıyılarından itibaren yükselmeye başlıyor. Görkemli zirveler, şelaleler, berrak göller ve zengin bitki örtüsü ile her tür sonbahar manzarasını burada yakalayabilirsiniz. Sislerin ardında kalan dağlarla karşılaşacaksınız. Kaçkarlar’a, Artvin-Yusufeli ve Rize-Çamlıhemşin’den ulaşabilirsiniz.
BORÇKA KARAGÖL
Gölde sandal sefası
Karagöl, 19. yüzyıl başlarında, bugünkü Aralık Yaylası’nın yakınlarındaki bir tepenin, heyelan sonucu derenin önünü kapatmasıyla oluştu. Anıt sayılabilecek birçok yaşlı ağaçla çevrili olan bölgede zengin bitki örtüsünün yanısıra hayvan çeşitliliğine de rastlanıyor. Özellikle bu mevsimde gölde yapacağınız sandal keyfi sırasında ağaçların rengarenk görüntüsünü seyredebilirsiniz. Artvin’in Borçka İlçesi sınırları içindeki Karagöl’e, Borçka-Camili yolunun 2. kilometresinden ayrıldıktan 5 km. sonra ulaşılabiliyor. Karagöl Orman Misafirhanesi’nde konaklanabilir.
KÜRE DAĞLARI
Sayısız şelale var
Ağaçlarının yoğunluğu, alanın büyüklüğü, zengin biyolojik çeşitliliği ve bünyesinde barındırdığı yaban hayatının zenginliği ile ön plana çıkan Küre Dağları, Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) belirlediği, Avrupa’nın acil korunması gereken yüz ormanlık alanından biri. Küre Dağları Milli Parkı ise Küre Dağları’nın batısında, Kastamonu ile Bartın arasında kalan 34 bin hektarlık bir bölgeyi kaplıyor. Karstik yapıya sahip arazi bol yağış alıyor. Her an gökkuşaklarıyla karşılaşabilirsiniz. Ağaç çeşidi bol. Karstik yapının neden olduğu sayısız mağara, derin kanyon ve şelaleler de görülmesi gereken güzellikler arasında.
POLONEZKÖY
Bu mevsimde çok romantik
İstanbul’a bağlı Polonezköy, hafta sonu kaçamakları için birebir. İlkbahar ve yaz aylarında piknikçilerin gözdesi. Pek çok konaklama tesisi var. Sonbaharda oldukça romantik bir görünüme kavuşuyor. Çoğunlukla kiraz ağaçları var. Etrafı ormanlarla çevrili. Dökülen yapraklarla kaplı, ağaçlarla çevrili beş kilometrelik yürüyüş yolu muhteşem.