Saffet Emre TONGUÇ
Son Güncelleme:
Şehri Akropolis’ten kuşbakışı seyredin, kahvenizi Kolonaki Meydanı’nda yudumlayın
Deniz tanrısı Poseidon’la sanat tanrısı Athena’nın yarıştığı, Osmanlı’nın harem olarak kullandığı Erekhtheion Tapınağı, yaz boyunca turist kalabalıklarıyla birlikte güneşin altında kavrulduktan sonra, şu günlerde huzur içinde kışın serinliğini yaşıyor. 2500 yıllık yapıyı taşıyan heykellere hayran kalacaksınız.
Akropolis’e gittiğinizde, MÖ 5. yy’dan kalma Parthenon’u mutlaka görün. Dor nizamı ile inşa edilen tapınak, Klasik Yunan’dan kalma en önemli yapı. Milli Arkeoloji Müzesi, 2500 yıl öncesinden geniş bir seramik koleksiyonuna sahip. Benaki Müzesi, Anadolu’dan götürülen muhteşem eserlerle dolu. İslam Sanatı Müzesi ise mücevher, cam, silah, İznik çinisi ve Osmanlı ipeklerinden oluşan sekiz bin parçalık koleksiyonuyla öne çıkıyor.
ATİNA’NIN YILDIZLARI
ŞEHİR MERKEZİ VE SİNTAGMA MEYDANI: Meydan adını 3 Eylül 1843 tarihli anayasadan (Syntagma) alıyor. Asker destekli sivil ayaklanma sonucu Kral Otto’dan alınan haklar bu metinle yeniden düzenlenmiş. Meydandaki Parlamento’nun önünde ve Meçhul Asker Anıtı’nda geleneksel giysileriyle Evzoni’lerin (Efsuni) nöbet değişim törenlerini izlemeye değer. 15,5 hektarlık, Ulusal Bahçe’deki Zappeion resmi ve özel davetler için kullanılıyor. Meydan otellerle çevrili. En Grande Bretagne. 165 yıllık otelde 1888’de bile elektrikle aydınlatma vardı. Lüks kafelerin, butiklerin bulunduğu Kolonaki Meydanı da yakında. Kolonaki’den aşağı doğru uzanan Ermou trafiğe kapalı. Zevkle yürünebilecek bölgeler arasında. Stadyum’a devam ederken, şehrin ortasında bir park içerisinde kalmış olan İmparator Hadrian Kemeri, Zeus ve Apollo Tapınağı, Roma Hamamları görülüyor.
PANATHİNAİKO STADYUMU: Dünyada sadece mermerden inşa edilen tek stadyum. (İlk mermer yatakları Marmara Adası’nda bulunduğu için Yunanlar, mermere "Marmara" diyor.) M.Ö 566’da ağırlıklı olarak ahşap kullanılarak yapılmış. Tanrıça Athena onuruna spor oyunları düzenlenirmiş. M.Ö 340’ta tamamen mermerden yeniden inşa edilmiş, 140 senesinde genişletilmiş. 50 bin kişilik stadyum 1896’daki ilk modern Olimpiyatlar için yeniden düzenlendi. Bugün 80 bin kişi alıyor. 2004 Olimpiyatları’nda okçuluk yarışmalarına, maraton finaline ev sahipliği yaptı. Geçmişte olimpiyatlara kadın yarışmacı, izleyici ve Yunanca konuşamayanlar alınmaz, erkekler çıplak yarışırmış. Faul yapan kırbaçlanır, şampiyonların heykeli dikilirmiş.
OMONİA MEYDANI: Venizelau Caddesi’nden Omonia Meydanı’na yürürken karşınıza üniversite, ulusal kütüphane gibi muhteşem yapılar çıkıyor. Syntagma’ya çıkaran cadde ise Stadiou. Bu caddede, alışveriş merkezlerinin yanısıra, Klathmonos ve Kolokotroni Meydanları ve Ulusal Tarih Müzesi görülüyor.
PSIRI ve PLAKA: Atina’da gecenin nabzı Psiri ve Plaka tavernalarında atıyor. Plaka, Akropolis’e yakın. Araçla belirli bir bölgeye ulaşıp sonra, parke taş döşenmiş sokaklar, merdivenlerden, eski evlerin arasından geçip Plaka’nın üst kısımlarına ulaşıyorsunuz. Her köşesinden müzik sesleri sokağa taşıyor. Bazı tavernalar folklor gösterisi dahi sunuyor.
PİRE: Aslında bir liman şehri. Beş milyonluk Atina genişleyip Pire’yle birleşmiş. Atina’dan 20 dakikada ulaşılabiliyor. Üç doğal limana sahip. Kuzeybatıdaki transatlantiklerin, adalara giden feribotların yanaştığı ticari liman. Zea (Paşa Limanı) ile Mikrolimano (1974’deki Kıbrıs Çıkarması’na kadar Türk Limanı’ydı) marina olarak kullanılıyor. Mikrolimano restoranlarında her türlü leziz meze ve balık makul fiyatlara sunuluyor. Tavernalarda geç saatlere kadar müzik dinlenebiliyor.
AKROPOLİS: "Yüksek Şehir"i, M.Ö 447’de Perikles inşa ettirmiş. Şehrin büyüyüp geliştiği bu merkez / meydan / tepe üzerinde artık kalıntıları bulunan Athena Tapınağı, giriş bölümü Propylaea, Odeon gibi yapılar bulunmaktaydı. Bu yapıların en önemlisi Parthenon. M.Ö. 5. yüzyılda, Yunan Tanrıçası Athena için yapılan tapınak Klasik Yunan’dan kalma en önemli yapı. Dor Nizamı üslubunun şaheseri. Pers istilasında tahrip edilmiş. 6. yüzyılda kiliseye dönüştürülmüş. 1460’daki Osmanlı fethinden sonra cami haline getirilmiş. Yunanlar, buradan British Museum’a taşınan Elgin Mermerleri’ni geri almak için h l uğraşıyor. Kolonların taban ve üst bölümünde farklı çap kullanma, kolonları yay benzeri bombeli zemine oturtma gibi görsel yanılgı oluşturacak tekniklerle Parthenon olduğundan ihtişamlı görünür hale getirilmiş. Dionysos Tapınağı, Odeon, Sokrat’ın da hapsedildiği tepe ve tüm şehir adeta ayaklarınızın altında. Uzaklardan Pire görünüyor. Poseidon ile Athena’nın şehrin tanrısı olmak için yarıştığı Erekhtheion Tapınağı, Osmanlı döneminde harem olarak kullanılmış. Yapıyı Karyatid denen heykeller taşıyor. Diğer önemli eser Athena Nike (Zafer) Tapınağı. İyon tarzında kolon başlıkları olan bina M.Ö 426-421 yılları arasında yapılmış. Şehre zeytin ağacını ve adını veren Athena’ya adanmış.
MÜZELER: Milli Arkeoloji Müzesi: Patission Caddesi’nde. 1891’de açılmış. Muhteşem eserlerin bulunduğu müzede 15. salondaki Poseidon heykelini, 21. salondaki at ve jokey heykelini, Santorini’de bulunan 3500 yıllık freskleri mutlaka görün. M.Ö 6. ve 5. yüzyıllardan kalma çok geniş bir seramik koleksiyonu bulunuyor. Benaki Müzesi: Koumbari Caddesi’nde. Koleksiyoner Antonis Benakis 1930’da malikanesini müzeye dönüştürüp halka açmış. M.Ö 6500’lerden başlayan eserler Anadolu’dan muhteşem parçalar içeriyor. Benaki İslam Sanatı Müzesi: Assomaton Caddesi’nde. Seramik, metal, mücevher, ahşap oyma, cam, mezar taşı, silah, dokumadan oluşan sekiz bin parçalık koleksiyona sahip. 320 nadide İznik çinisi, Osmanlı ipeklileri bunların arasında.
ATİNA ÇEVRESİ: Atina’nın doğusundaki Glyfada Yarımadası’na gidilebilir, hatta biraz daha yolu uzatarak, Vouliagmeni, Anavissos ve Souniou’ya kadar uzanabilirsiniz. Glyfada 15 kilometre güneyde, gayet şık bir bölge. Taksiyle 20 Euro’ya gidebilirsiniz. Souniou’da, denizcilerin Atina’dan ayrılırken son, geri döndüklerinde ise ilk gördükleri kayalık üzerinde Poseidon Tapınağı kalıntıları var. Burada gün batımları muhteşem. Kuzeydeki Kifissia, sosyetenin gözde mekanı. Geçmişte dünyanın en kutsal mekanlarından biri sayılan Delphi Tapınağı da Atina’dan iki saat uzaklıkta.
NASIL GİDİLİR?
THY ve Olympic Airways’in hemen her gün İstanbul - Atina arasında karşılıklı uçuşları var. Gidiş, dönüş bilet fiyatları yılbaşı haftasında 700 YTL civarında. (www.thy.com / www.olympicairlines.com) İstanbul’dan her akşam 21.00’de kalkan yataklı Dostluk Ekspresi sabah 9.30’da Selanik’e varıyor. İki kişilik yataklı vagonda kişi başı ücret 63 YTL. Selanik’i gezip, daha sonra Atina’ya geçebilirsiniz. (www.tcdd.gov.tr) Uçakla Atina’ya giderseniz, Eleftherios Venizelos Havalimanı’ndan şehre taksiyle gitmenin maliyeti yaklaşık 25 Euro. Tren 8 Euro’ya, 30 dakikada Syntagma Meydanı’na ulaştırıyor. Şehirdeki yaygın metro ağını 2,90 Euro’ya alacağınız günlük biletle sınırsız kullanabilirsiniz. Taksi, siz araçtayken aynı yöne giden başka bir müşteriyi alırsa şaşırmayın.
ALIŞVERİŞ
Hediyelik eşyaları Plaka ve Monastiraki’de bulabilirsiniz. Antik çağ eserlerinin kopyaları müzelerde satılıyor. Kentin ünlü kuyumcuları Vourakis ve Anagnostopoulos, Voukourestiou’da. Ülkenin en iyi mücevher tasarımcısı İlias Lalaounis’ın adına bir müze kurulmuş. Lüks alışveriş bölgeleri Kolonaki, Kifissia ve Glyfada’da. Ermou Caddesi yakınındaki Avissinias Meydanı’nda bit pazarı kuruluyor. Sakız Adası’nın meşhur mastiğinden üretilen likör, kozmetik ürünlerini Panepistimiou & Kriezotou adresinde bulabilirsiniz.
ATİNA’NIN YILDIZLARI
ŞEHİR MERKEZİ VE SİNTAGMA MEYDANI: Meydan adını 3 Eylül 1843 tarihli anayasadan (Syntagma) alıyor. Asker destekli sivil ayaklanma sonucu Kral Otto’dan alınan haklar bu metinle yeniden düzenlenmiş. Meydandaki Parlamento’nun önünde ve Meçhul Asker Anıtı’nda geleneksel giysileriyle Evzoni’lerin (Efsuni) nöbet değişim törenlerini izlemeye değer. 15,5 hektarlık, Ulusal Bahçe’deki Zappeion resmi ve özel davetler için kullanılıyor. Meydan otellerle çevrili. En Grande Bretagne. 165 yıllık otelde 1888’de bile elektrikle aydınlatma vardı. Lüks kafelerin, butiklerin bulunduğu Kolonaki Meydanı da yakında. Kolonaki’den aşağı doğru uzanan Ermou trafiğe kapalı. Zevkle yürünebilecek bölgeler arasında. Stadyum’a devam ederken, şehrin ortasında bir park içerisinde kalmış olan İmparator Hadrian Kemeri, Zeus ve Apollo Tapınağı, Roma Hamamları görülüyor.
PANATHİNAİKO STADYUMU: Dünyada sadece mermerden inşa edilen tek stadyum. (İlk mermer yatakları Marmara Adası’nda bulunduğu için Yunanlar, mermere "Marmara" diyor.) M.Ö 566’da ağırlıklı olarak ahşap kullanılarak yapılmış. Tanrıça Athena onuruna spor oyunları düzenlenirmiş. M.Ö 340’ta tamamen mermerden yeniden inşa edilmiş, 140 senesinde genişletilmiş. 50 bin kişilik stadyum 1896’daki ilk modern Olimpiyatlar için yeniden düzenlendi. Bugün 80 bin kişi alıyor. 2004 Olimpiyatları’nda okçuluk yarışmalarına, maraton finaline ev sahipliği yaptı. Geçmişte olimpiyatlara kadın yarışmacı, izleyici ve Yunanca konuşamayanlar alınmaz, erkekler çıplak yarışırmış. Faul yapan kırbaçlanır, şampiyonların heykeli dikilirmiş.
OMONİA MEYDANI: Venizelau Caddesi’nden Omonia Meydanı’na yürürken karşınıza üniversite, ulusal kütüphane gibi muhteşem yapılar çıkıyor. Syntagma’ya çıkaran cadde ise Stadiou. Bu caddede, alışveriş merkezlerinin yanısıra, Klathmonos ve Kolokotroni Meydanları ve Ulusal Tarih Müzesi görülüyor.
PSIRI ve PLAKA: Atina’da gecenin nabzı Psiri ve Plaka tavernalarında atıyor. Plaka, Akropolis’e yakın. Araçla belirli bir bölgeye ulaşıp sonra, parke taş döşenmiş sokaklar, merdivenlerden, eski evlerin arasından geçip Plaka’nın üst kısımlarına ulaşıyorsunuz. Her köşesinden müzik sesleri sokağa taşıyor. Bazı tavernalar folklor gösterisi dahi sunuyor.
PİRE: Aslında bir liman şehri. Beş milyonluk Atina genişleyip Pire’yle birleşmiş. Atina’dan 20 dakikada ulaşılabiliyor. Üç doğal limana sahip. Kuzeybatıdaki transatlantiklerin, adalara giden feribotların yanaştığı ticari liman. Zea (Paşa Limanı) ile Mikrolimano (1974’deki Kıbrıs Çıkarması’na kadar Türk Limanı’ydı) marina olarak kullanılıyor. Mikrolimano restoranlarında her türlü leziz meze ve balık makul fiyatlara sunuluyor. Tavernalarda geç saatlere kadar müzik dinlenebiliyor.
AKROPOLİS: "Yüksek Şehir"i, M.Ö 447’de Perikles inşa ettirmiş. Şehrin büyüyüp geliştiği bu merkez / meydan / tepe üzerinde artık kalıntıları bulunan Athena Tapınağı, giriş bölümü Propylaea, Odeon gibi yapılar bulunmaktaydı. Bu yapıların en önemlisi Parthenon. M.Ö. 5. yüzyılda, Yunan Tanrıçası Athena için yapılan tapınak Klasik Yunan’dan kalma en önemli yapı. Dor Nizamı üslubunun şaheseri. Pers istilasında tahrip edilmiş. 6. yüzyılda kiliseye dönüştürülmüş. 1460’daki Osmanlı fethinden sonra cami haline getirilmiş. Yunanlar, buradan British Museum’a taşınan Elgin Mermerleri’ni geri almak için h l uğraşıyor. Kolonların taban ve üst bölümünde farklı çap kullanma, kolonları yay benzeri bombeli zemine oturtma gibi görsel yanılgı oluşturacak tekniklerle Parthenon olduğundan ihtişamlı görünür hale getirilmiş. Dionysos Tapınağı, Odeon, Sokrat’ın da hapsedildiği tepe ve tüm şehir adeta ayaklarınızın altında. Uzaklardan Pire görünüyor. Poseidon ile Athena’nın şehrin tanrısı olmak için yarıştığı Erekhtheion Tapınağı, Osmanlı döneminde harem olarak kullanılmış. Yapıyı Karyatid denen heykeller taşıyor. Diğer önemli eser Athena Nike (Zafer) Tapınağı. İyon tarzında kolon başlıkları olan bina M.Ö 426-421 yılları arasında yapılmış. Şehre zeytin ağacını ve adını veren Athena’ya adanmış.
MÜZELER: Milli Arkeoloji Müzesi: Patission Caddesi’nde. 1891’de açılmış. Muhteşem eserlerin bulunduğu müzede 15. salondaki Poseidon heykelini, 21. salondaki at ve jokey heykelini, Santorini’de bulunan 3500 yıllık freskleri mutlaka görün. M.Ö 6. ve 5. yüzyıllardan kalma çok geniş bir seramik koleksiyonu bulunuyor. Benaki Müzesi: Koumbari Caddesi’nde. Koleksiyoner Antonis Benakis 1930’da malikanesini müzeye dönüştürüp halka açmış. M.Ö 6500’lerden başlayan eserler Anadolu’dan muhteşem parçalar içeriyor. Benaki İslam Sanatı Müzesi: Assomaton Caddesi’nde. Seramik, metal, mücevher, ahşap oyma, cam, mezar taşı, silah, dokumadan oluşan sekiz bin parçalık koleksiyona sahip. 320 nadide İznik çinisi, Osmanlı ipeklileri bunların arasında.
ATİNA ÇEVRESİ: Atina’nın doğusundaki Glyfada Yarımadası’na gidilebilir, hatta biraz daha yolu uzatarak, Vouliagmeni, Anavissos ve Souniou’ya kadar uzanabilirsiniz. Glyfada 15 kilometre güneyde, gayet şık bir bölge. Taksiyle 20 Euro’ya gidebilirsiniz. Souniou’da, denizcilerin Atina’dan ayrılırken son, geri döndüklerinde ise ilk gördükleri kayalık üzerinde Poseidon Tapınağı kalıntıları var. Burada gün batımları muhteşem. Kuzeydeki Kifissia, sosyetenin gözde mekanı. Geçmişte dünyanın en kutsal mekanlarından biri sayılan Delphi Tapınağı da Atina’dan iki saat uzaklıkta.
NASIL GİDİLİR?
THY ve Olympic Airways’in hemen her gün İstanbul - Atina arasında karşılıklı uçuşları var. Gidiş, dönüş bilet fiyatları yılbaşı haftasında 700 YTL civarında. (www.thy.com / www.olympicairlines.com) İstanbul’dan her akşam 21.00’de kalkan yataklı Dostluk Ekspresi sabah 9.30’da Selanik’e varıyor. İki kişilik yataklı vagonda kişi başı ücret 63 YTL. Selanik’i gezip, daha sonra Atina’ya geçebilirsiniz. (www.tcdd.gov.tr) Uçakla Atina’ya giderseniz, Eleftherios Venizelos Havalimanı’ndan şehre taksiyle gitmenin maliyeti yaklaşık 25 Euro. Tren 8 Euro’ya, 30 dakikada Syntagma Meydanı’na ulaştırıyor. Şehirdeki yaygın metro ağını 2,90 Euro’ya alacağınız günlük biletle sınırsız kullanabilirsiniz. Taksi, siz araçtayken aynı yöne giden başka bir müşteriyi alırsa şaşırmayın.
ALIŞVERİŞ
Hediyelik eşyaları Plaka ve Monastiraki’de bulabilirsiniz. Antik çağ eserlerinin kopyaları müzelerde satılıyor. Kentin ünlü kuyumcuları Vourakis ve Anagnostopoulos, Voukourestiou’da. Ülkenin en iyi mücevher tasarımcısı İlias Lalaounis’ın adına bir müze kurulmuş. Lüks alışveriş bölgeleri Kolonaki, Kifissia ve Glyfada’da. Ermou Caddesi yakınındaki Avissinias Meydanı’nda bit pazarı kuruluyor. Sakız Adası’nın meşhur mastiğinden üretilen likör, kozmetik ürünlerini Panepistimiou & Kriezotou adresinde bulabilirsiniz.