GeriSeyahat Sadece sergisini değil kendisini de gezin :ÇATALHÖYÜK
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Sadece sergisini değil kendisini de gezin :ÇATALHÖYÜK

Sadece sergisini değil kendisini de gezin :ÇATALHÖYÜK

İstanbul’daki Yapı Kredi Vedat Nedim Tör Müzesi’nde, 26 Mayıs’ta açılan "Topraktan Sonsuzluğa: Çatalhöyük Sergisi" Anadolu’nun en önemli arkeojik alanlarından birini anlatıyor. Sergi ile birlikte Çatalhöyük kazı alanına ilgi de arttı. Konya’nın Çumra ilçesine 12 km. mesafedeki Çatalhöyük’te buluntular her yıl uzmanlarca inceleniyor. Çatalhöyük sponsorları sayesinde bugün gezenler için çok daha fazla görecek ve anlayacak malzeme sunuyor.

Çatalhöyük’ün girişinde ziyaretçileri 1998’de yapılan "Neolitik ev" karşılıyor. Çatalhöyük’te bundan 9 bin yıl önce bir evin nasıl olduğunu, insanların nasıl yaşadığını anlamaya yönelik bir deney evi aslında ve burada gerçekten bazı deneyler de yapılıyor. Deneysel ev, gerçek neolitik evden farklı olarak yan duvarında açılmış bir kapıya sahip. Aslında Çatalhöyük’te yaşayanlar evlere çatıdan giriyordu. Kentte tüm binalar birbirine yapışıktı, evler arasında ya hiç sokak yoktu, ya da yok denecek kadar azdı. Her evin içinde bir kiler kısmı, bir ocak, biraz oturma alanı ve ölüleri gömmek için ayrılmış bir alan vardı. Evet Çatalhöyük’te ölüler evin içine gömülüyor, bazen aynı mezara tekrar tekrar yeni gömme işlemleri de yapılıyordu.

Kazı ekibi bugüne kadar evlere ait bir dam bulamamış ama duvarlar ve kolonlar ortaya çıkıyor. Yine bu tezi güçlendirecek şekilde kazılarda hiç pencereye rastlanmamış. Bu yapı tarzının evlerin sağlamlığını artırmak için tercih edildiği, yemek, sohbet, günlük işler gibi pek çok aktivitenin damlarda yapıldığı tahmin ediliyor.

ÇOCUKLAR BAYILIYOR

Neolitik evin hemen arkasında 1997’de inşa edilen ziyaretçi merkezi bulunuyor. Kazı ile ilgili ayrıntılı bilgi almak ve çıkarılan arkeolojik buluntulardan bazılarını görmek mümkün. Çatalhöyük’ü anlatan bir rehber film de izlenebilir. Kazıdan çıkarılanlar Konya Arkeloji Müzesi ve Ankara’da Anadolu Medeniyetleri müzesinde sergileniyor, bunların bir kısmı şu anda Çatalhöyük Sergisi için İstanbul’da.

Çatalhöyük çocuklar açısından da ilgi çekici bir yer. Arkeolog Gülay Sert çevre okullardan bugüne kadar 2 bin 500 çocuğun atölye çalışmalarına katıldığını anlatıyor. Çatalhöyük’e uzak yerlerden gelen talepleri değerlendirmek için ise çadırlı konaklama imkanı sağlayacak yeni bir atölye tasarısı için yine sponsora ihtiyaç var.

Ziyaretçi merkezinden çıkıp, sağa doğru önünüzde uzanan tepeye çıkarsanız ilk olarak solunuzda; 1950’lerde İngiliz Arkeolog James Mellart’ın kazdığı bölümü göreceksiniz. "Güneybatı Bölgesi" olarak adlandırılan bu bölümde halen Polonyalı ekibin kazıları sürüyor. Sağınıza baktığınızda karşınızda Batı tepesini göreceksiniz. Çatalhöyük halkının önce Doğu Çatalhöyük’te yaşadığı sonra Batı Çatalhöyük’e geçtiği anlaşılmış, belli bir dönemde her iki tepede birden yaşam sürmüş olabilir.

Patikadan yürümeye devam ettiğinizde karşınıza kazının en etkileyici yeri, üstü bir çatı ile örtülen 27x50 metrekare genişliğindeki alan çıkıyor. "Güney bölgesi" denen bu alanda yapılan kazılar, eski evlerin üzerinin taşlarla doldurulduğunu ve yerlerine yeni evlerin inşa edilidiğini de net olarak gösteriyor. Kazı ekibi şimdiye kadar bu şekilde yükselen kentin tam 12 seviyesini bulmuş, tahminleri ise 16 seviye olduğu. Burada evlerin taban şekilleri kadar yapıldıkları malzemeleri de görmek mümkün.

İSKELETLER ÇIKIYOR

Höyüğün en yüksek noktasının az ilerisinde 40’a 40 metrelik bina bulunuyor. "Kuzey bölgesi" olarak adlandırılan bu alan, önce kazıma tekniği kullanılarak taranmış. Her yıl 40’a 10’luk bir bölümü kazılıyor. Bizim kazıyı ziyaret ettiğimiz gün, alanda çalışan Michael House, bir iskeleti daha ortaya çıkarmıştı. Bu alanın hemen bitişiğinde ziyaretçilerin gezmesi için üstü kapatılan ve açıklayıcı tabelalarla donatılan 5 No’lu Bina var. Çok iyi korunmuş, yüksek duvarlı ve tipik bir bina olduğu için tercih edilmiş.

KADINLARIN BELİ 9 BİN YIL ÖNCE DE BÜKÜLÜYORDU

Antropolog Başak Boz, 12 yıldır Çatalhöyük’te çalışmalarını sürdürüyor. Boz’un yaptığı kemik incelemelerinde insanların yaşamına dair çok önemli bulgular elde edilmiş. Örneğin yeni dönem kazılarında 200’ün üzerinde iskelette yapılan incelemelerde ağır işlerden dolayı insanların omurlarında bazı deformasyonlar oluştuğu, kemiklerin arasında kireçlenme ya da osteo-artiritis oluştuğu görülmüş. Bulgular bu hastalağın hem kadında hem de erkekte aynı oldğunu yani Neolitik Çağ’da her iki cinsin de eşit ağırlıkta iş yaptığını gösteriyor. Anemi (kansızlık) izleri de gözaltı kemiklerindeki deliklerden anlaşılıyor. Dişlerde çürük ve apseye çok rastlanırken, tartar oluşumu da çok fazla.

NASIL GİDİLİR?

Konya’nın 60 km güneydoğusunda, Çumra ilçesine 12 km mesafede bulunuyor. Toplu taşıma ile ulaşım sadece Çumra ilçesine kadar mevcut. Özel otomobiliniz ile gelmiyorsanız Çumra’dan taksi tutmanız gerekiyor. Otomobilinizle geliyorsanız girişte otopark mevcut. Çatalhöyük’ün üç bekçisi de, hem yılların tecrübesi hem de arkeologların onlara verdiği bilgilerle ziyaretçilere birer rehber gibi yardımcı oluyor. Alanı gezmek ya da rehberlik için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmiyor. www.catalhoyuk.com

ÇATALHÖYÜK NEDEN ÖNEMLİ

Adını iki tepecikten oluşan yapısıyla ve bölge halkının yakıştırmasıyla alan Çatalköyük, MÖ 7400 ile MÖ 6000 yılları arasında 1400 yıl süresince 3 bin-8 bin nüfusun yaşadığı, dünyanın en önemli arkeolojik alanlarından biri. Neolitik dönem, anatomik olarak modern dediğimiz insanoğlunun en büyük değişikliği geçirdiği zaman aralığı.
False