GeriSeyahat Reyan Tuvi sorularınız cevaplıyor
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Reyan Tuvi sorularınız cevaplıyor

Reyan Tuvi sorularınız cevaplıyor

Mardin’de haftasonu kaçamağıKeyifli yazılarınız için öncelikle teşekkürler. Yoğun iş ortamında yaşayan bizler sizin sayenizde ‘zihinsel’ de olsa küçük kaçamaklar yapma şansı yakalıyoruz. Üç kadın arkadaş, Mardin’e bir hafta sonu kaçamağı yapmak istiyoruz. Mardin ve çevresinde, gezi, konaklama ve yemekle ilgili tavsiyelerinizi almayı çok isteriz. Özgür Duygu DurgunÖncelikle tavsiyem, daha uzun bir vakit ayırarak, Mardin’e gitmişken, Savur, Midyat, Tur Abdin köyleri ve Nusaybin yakınındaki Dara köyünü de görebilmeniz. Ancak eğer zamanınız kısıtlıysa, kentte görülecek bazı noktaları belirtiyorum. Zamanınız kalırsa Midyat’a günübirlik gitmeniz de mümkün olabilir. Kentin dört kilometre güneydoğusunda, Hıristiyan dünyasının Anadolu’daki ilk kiliselerinden olan ve bin yıldır ibadetin sürdüğü Deyrulzafaran Manastırı’nı (Yazın, 09:00-11:30 ile 14:00-17:30; kışın 08:00-13:30 ile 13:30-16:00 saatleri arasında açık. 0482 219 30 82) kaçırmamalısınız. Bölge, Süryaniler’in anayurdu. I. Dünya Savaşı sırasında Süryani cemaatin büyük bir bölümü Türkiye’den ayrılmış, patrikhane de önce Humus’a daha sonra da Şam’a taşınmıştı. Güneydoğu’daki Süryani kiliseleri içinde en önemlisi olan Deyrulzafaran, Mezopotamya’nın ilk tapınaklarından birinin üzerine kurulu. Manastırda güneşe tapanların tapınağı olarak kullanılmış ilk bölümün hemen üzerinde, 36 Süryani metropolit ve patriğinin mezarı bulunuyor. Bu nedenle de buranın Hıristiyan dünyasında ayrı bir yeri var. Duvarları safran sarısı olan manastırla ilgili bir rivayete göre, manastırın sıvasında bir zamanlar burada yetişen safran çiçekleri kullanılmış. Deyrulzafaran da hem rengini, hem de ismini bu çiçeklerden almış. ABBARALAR KENTİEski bir konak olan Mardin Müzesi (Halk Kütüphanesi binası, Meydanbaşı, 0482 212 16 64) vakit ayırmaya değer. Müzenin hemen bitişiğindeki, Mardin’in en büyük kilisesi Meryem Ana Kilisesi kısmen yıkık ancak içeri girebilirsiniz. Buraya yakın bir başka kilise de Şar Mahallesi’nde, bugün Mardin Metropolitlik Kilisesi olan ve akşamüstü beş civarında Ortodoks Süryaniler’in ayinini seyredebileceğiniz, 5. yüzyıla ait Kırklar Kilisesi (Mor Behnam, 0482 212 10 39). Mardin’deki en iyi korunmuş yapılardan biri, Cumhuriyet Meydanı’nın güneyindeki Latifiye (Abdüllatif) Camii. Caminin, minber ve mahfili, Selçuklu ahşap işçiliğinin özgün örneklerinden. Ana cadde olan 1. Cadde’den ilerlerken, kuzeyde, üç kemerli cephesiyle, güzel bir konak göreceksiniz. Buradan birkaç yüz metre ileride, Medrese Mahallesi’nin kuzeyinde, 1385 tarihli Zinciriye (Sultan İsa) Medresesi var. Timur ve ordusuyla mücadele etmiş olan Melik İsa’nın bir süre bu medresede hapsedildiği biliniyor. İki avlulu ve iki katlı yapı, girişindeki taş işçiliğinin yanısıra dilimli kubbeleriyle de uzaktan çarpıcı. Medresenin yukarısında, askeri bölge olduğu için ancak özel izinle çıkılabilen, Mezopotamya’nın bereketli topraklarına yüzünü dönmüş Mardin Kalesi var. Şehrin altı kapısının sağlamlığı, su sarnıçları ve ambarlarındaki bolluk, defalarca kuşatılan kalenin Timur’u bile çileden çıkaran direnişinde etkili olmuş. Şar Mahallesi’nin dar sokaklarına inerek Mardin’in abbaralarında dolaşmalısınız. Cumhuriyet Meydanı’nın doğusunda, Mardin’deki camilerin en eskisi olan Ulu Cami, 12. yüzyıl Artukoğlu yapısı. Özellikli olan yanı, minaresi ve restorasyon görmüş olan yivli kubbesi. Avlusundaki asmaların gölgesi mola verebilirsiniz. Latifiye Camii ile Ulu Cami arasında Mardin’in çarşıları var. Çarşının sokaklarında Marangozcular Kahvesi’ne rastlayacaksınız. Mezopotamya Ovası manzaralı bir pencere kenarında oturup kahve için. Kentte, günbatımı için en güzel noktalardan biri; kentin batısındaki, 15. yüzyıla ait yapı Kasım Paşa (Kasımiye) Medresesi. Medresenin yapımına Artukoğulları döneminde başlanmış. Cami ve türbesiyle birlikte bir külliye şeklinde olan iki katlı medrese, havuzlu açık avlusu, ortasından su akan eyvanı, kesme taş ve tuğlanın birarada kullanıldığı mimarisiyle kaçırılmamalı. Günbatımını seyretmek için çatıya çıkarsanız, heybetli kubbesinin ardından uçsuz bucaksız Suriye Ovası’nı seyredebilirsiniz. Mardin’i tam anlamıyla yaşamak için, bu yıl açılan Artuklu Kervansarayı (0482 213 73 53, www.artuklu.com) ya da Erdoba Konakları’ndan (0482 212 76 77, 0482 213 77 87, www.erdoba.com.tr) keyif alacaksınız. Mardinli bir ailenin evinde (0482 213 30 72, 0526 57 59) kalmak isterseniz, kızkardeşler Makbule ve İrem Yıldırım sizi memnuniyetle ağırlayacaktır. Bir Mardin yemekleri mabedi olan Cercis Murat Konağı (Mardin, 1. Cad. No: 517, 0482 213 68 41, www.cercismurat.com), Mezopotamya Ovası’na bakan terası ve şık ağırlama tarzıyla, Mardin’in klasiklerinden. Burası kentte içki bulabileceğiniz tek restoran.
False