GeriSeyahat Paris'te aşk bir başka güzel...
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Paris'te aşk bir başka güzel...

Paris'te aşk bir başka güzel...

Paris'e sadece aşk şehri demek az kalır. Kültür, sanat, tarih ve modanın kalbi burası. Ne ararsanız var bu şehirde. Paris'in romantik havası, insanı aşık olmaya sürüklüyor. Yaşanmışlıkları, müzeleri ve tarihiyle insanı içine çekiyor.

Paris'te yapılacak o kadar çok şey var ki, kısa bir tatil az gelebilir. Uzun süreli gidebilecek zamanınız yoksa da mutlaka bir-iki kere ziyaret etmelisiniz. Beni en çok etkileyen Versay Sarayı oldu. Yaşanmışlıkları, tarih kokan eşyalarıyla hâlâ korunmakta. 'Ekmek yoksa pasta yesinler' lafı da bu saraydan çıktı. Sarayın bahçesi adeta bir labirent... İçinde yürümeye başladığınız anda kayboluyorsunuz. Heykellerin sanki ruhları var, o kadar canlı... Sarayda tuvalet olmamasına çok şaşırdım. Sebebi eski zamanlarda asillerin istediği yerde tuvalet ihtiyaçlarını giderebilecek olmasıymış. Çok ilginç...

Pariste aşk bir başka güzel...

Büyüleyici Louvre
Louvre Müzesi mutlaka gezilmeli. 14'üncü yüzyılda kraliyet merkeziyken günümüzde müze haline gelmiş. Adını İngilizcede güç anlamına gelen 'lower'dan alıyor. Harika eserlere ev sahipliği yapan Louvre'da araştırmalara göre her eserin başında en az iki dakika harcasanız toplam bir yıl sürermiş gezmesi. İnsan o kadar yaşanmışlığın içinde kendini kaybediyor. O kadar etkileyici... Louvre Müzesi'nin avlusu da en az içi kadar meşhur. Modern tasarımıyla dikkat çeken bir yapıya sahip. Hemen hemen Paris'e gitmiş olan herkesin orada çekilmiş bir fotoğrafı vardır. Louvre müzesi manzaralı 'Cafe Marly'i şiddetle  tavsiye ediyorum. Lezzetli tatlıları ve kahve eşliğinde manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

Pariste aşk bir başka güzel...

Eyfel'in ilginç hikâyesi
Eyfel Kulesi'nin hikâyesi çok ilginç. İlk başta Barselona İçin tasarlanmış. Sonradan Paris'e uygun görülmüş ve burada konumlanmış. Paris'i Paris yapan ikonik sembollerden biri. Gecesi gündüzü ayrı güzel, ışıl ışıl bir yapı. Etrafındaki devasa yeşillik alanlarda spor, piknik, yürüyüş yapabilirsiniz. Yalnız Eyfel'i uzaktan görmek yetmez. Muhteşem Paris'in harika manzarasını görmek için mutlaka tepesine çıkmalısınız.

Pariste aşk bir başka güzel...

Sonra ki durak Sacre Coeur (Kutsal Kalp Kilisesi)... Paris'in en yüksek rakımına konumlanmış bu kilisenin manzarasını gördüğünüzde inanamayacaksınız. Aynı zamanda Fransa'nın en çok ziyaret edilen kilisesi seçilmiş. Notre Dame Kilisesi'ni ise görmeden Paris'i gezmiş sayılmazsınız. Bir diğer ikizi de Brüksel'de olan bu kilisenin gotik tasarımı, vitray çalışmaları ve heykelleri yıllar evvel bu denli kusursuz nasıl yapılabilmiş diye insanın tüylerini diken diken ediyor. Aynı zamanda Notre Dame her ne kadar yürürken farkında olmasanız da nehrin üstünde bir adacığa konumlandırılmış.

Pariste aşk bir başka güzel...

Tekne üzerinde Sein Nehri
Meşhur Sen Nehri'ni Paris'i gezerken sık sık göreceksiniz. Tekne gezintisi yaparak bir de nehir manzarası eşliğinde şehrin güzelliklerini görme fırsatı yakalayabilirsiniz. Şanzelize Caddesi'nde yürümeden olmaz. Sonuçta kendisine şarkı bile yazılmış. Bu kıpır kıpır caddede yürürken yolun sonunda karşınıza Zafer takı çıkacak. Eminim sizde bu görkemli taktan en az benim kadar etkileneceksiniz. En az Şanzelize kadar hoşuma giden Saint Germain sokakları da çok hareketli. Özellikle akşam yemekleri ve eğlence için vazgeçilmez adreslerimden biri. Paris'te o kadar çok sanat galerisi ve müze var ki, eğer yeterli vaktiniz yoksa mutlaka buraya gelmeden en çok gitmek istediğiniz yerlerin listesini yapın.

Pariste aşk bir başka güzel...

Çocuk ruhlulara
"Benim ruhum hala çocuk gibi" diyenler Disneyland deneyimini mutlaka yaşamalı. Dünya çapındaki birçok tema parkı ziyaret ettim. En çok beğendiklerimden biri Paris'te ki oldu. Çok eğlenceli bir rüyanın içindeymişsiniz gibi hissettiriyor.

Paris'e Ulaşım, Otel, Rehberlik Dâhil Gitmek İçin Tıklayın

Hangi lezzetler tadılmadı?
"Gezdiğimiz tarihi yerler kadar yediğimiz içtiğimizde önemli" diyorsanız birkaç tavsiyem olacak. L'entrocte gitmeden kimse Paris'te yemek yemiş sayılmaz. O kadar net söylüyorum. Ev yapımı şarapları, harika etleri ve tatlılarıyla yıllardır müdavimi olduğum bir restoran. Şuana kadar sokağın sonuna kadar uzanan sırayı beklemeden bir kere girebilmişliğim yok. Midye konusunda ise kesinlikle Leon'a gidilmeli. Böyle bir lezzet başka bir yerde yok. Kahvaltı içinse mutlaka Hotel Costes' i tavsiye ediyorum. Tarihi bir yapısı olan bu otelin avlusu insanı başka bir dünyaya çekiyor. Eyfel kulesi manzaralı roofta bir şeyler içmek isterseniz de 'The Peninsula'yı öneririm. 

Pariste aşk bir başka güzel...

Paris denildiğinde herkesin aklına Macaron gelir. İnanabiliyor musunuz Laduree Paris'te üretilen macaronlar günlük olarak dünya çapındaki diğer mağzalarına gönderiliyormuş. Çok büyük bir zincir. Hernekadar Laduree bu konuda iyi isim yapmış olsa da benim favorim Pier Hermes. Fiyatları da kısmen daha uygun ve çok lezzetli. Klişeleşmiş bir sözle özetleyecek olursam; Paris her zaman iyi bir fikirdir.

False