Paris Disneyland hakkında bilmeniz gerekenler
Avrupa seyahati deyince ilk akla gelen şehirlerden Paris, sarayları, katedralleri, meşhur kafe ve bistrolarının yanı sıra, turistlere büyüleyici bir durak daha sunuyor, o da Paris Disneyland! Walt Disney karakterleri ve lunapark konseptini bir araya getiren devasa park, çocuklar kadar büyüklerin de hayalini kurduğu ve Avrupa rotalarına mutlaka dâhil etmek istediği müthiş bir turistik atraksiyon. Eğer ilkbahar-yaz tatil planlarınızda Fransa bulunuyorsa ya da uzun zamandır Disneyland'in büyüleyici ambiyansını yaşamayı hayal ediyorsanız, işte geçtiğimiz günlerde edindiğim en taze bilgiler ile sizler için hazırladığım Paris Disneyland rehberi karşınızda!
Kimilerinin aynı benim gibi "Paris'e gitmişken uğramadan geçmem" dediği, kimilerinin ise bizzat bu seyahati planlama sebebi olan Disneyland, hiçbir ziyaretçisini hayal kırıklığına uğratmayan, gerçekten de büyüleyici bir eğlence parkı. Parkın en güzel yanı ise, kucaklardaki bebeklerden yaşlılara kadar, herkesi etkisi altına alabilen, herkes için eğlence sunabilen bir yapıda olması. Haftanın her günü, sabah 10'da Disneyland Park ve Walt Disney Studios olmak üzere iki parkın da açılışıyla başlayan eğlence, akşamın geç saatlerine kadar sürüyor. Parkın girişinde yalnızca bir kez bilet kontrolü ile geçiş yaptıktan sonra, gün boyu tüm oyuncaklar hiçbir ek ücret ödenmeden, sınırsızca kullanılabiliyor. Tabii ki zaman zaman oluşabilen uzun kuyrukları beklemek şartıyla!
Gün boyunca parkın içerisinde dolaşan, kimi zaman dans şovuyla karşımıza çıkan kimi zaman ise bir köşe başında imza dağıtan Walt Disney karakterleri, sezona bağlı olarak belirli aralıklarla şatonun bulunduğu meydandan yola çıkarak ana cadde boyunca müzik ve dans eşliğinde bir geçit töreni sergiliyor. Disneyland Paris’in şüphesiz en önemli olayı olan bu geçit törenlerinden, istisnasız her gün 17.00'da kapanış amaçlı olarak düzenleneni sakın kaçırmayın! Ayrıca yaz döneminde nadiren de olsa akşam 19.00-21.00 aralığında Frozen Princess Elsa kısa bir geçiş yapabiliyor, eğer şanslıysanız gerçek at arabalarıyla yapılan bu şovu da yakalama ihtimaliniz var. Bu ve benzeri şovlar ile ağırlıklı olarak oyuncakların çoğunun Disneyland Park isimli ilk tema parkında bulunduğunu, Walt Disney Studios kısmının ise sonradan eklenmiş olan daha küçük bir ikinci park olduğunu göz önünde bulundurarak ister tek parka, ister iki parka da giriş yapabilirsiniz.
Disneyland Park, farklı temaların uygulandığı dört bölümden oluşuyor; Discoveryland, Fantasyland, Adventureland, Frontierland. Bu dört bölümden geçerek parkın etrafında tam tur dönen trene atlayarak genel bir izlenim edinebilirsiniz. Eğer adrenalinden hoşlanıyorsanız, ayaklarınızı yerden kesebilecek önerilerim Space Mountain ve Indiana Jones. Adrenalin az, eğlence çok olsun derseniz, parkın kaçırılmaması gereken en güzel oyuncağı bana göre Karayip Korsanları.
Çocuklar ve yaşlılar dahil herkesin eğlenebileceği, adrenalin içermeyen atlıkarınca, uçan fil, fincan gibi klasik lunapark oyuncaklarını Fantasyland bölgesinde bulabilirsiniz. Bu sene dördüncü kez gitmiş olmama rağmen henüz keşfedebildiğim, çarpışan araba konseptinin bir adım ilerisini sunan Autopia'yı araba severlere öneririm.
Disneyland Paris'in bu kadar çok sevilmesinin dezavantajı, elbette ki oyuncakların önünde oluşan uzun kuyruklar. Parkın bu sorun için geliştirdiği bir çözüm var o da Fast Pass, yani hızlı geçiş bileti uygulaması. Herhangi bir ücret ödemeden, sahip olduğunuz bileti kullanarak bazı oyuncaklar için öncelikli geçiş hakkı tanıyan bu özel biletten edinmeniz mümkün oluyor. Örneğin saat 15.00’da bir oyuncağa giriş yapmak istediniz ama çok uzun bekleme süresi var diyelim. Fast pass otomatından aldığınız bilet ile birkaç saat sonrasına bir çeşit rezervasyon yaptırmış oluyorsunuz ve belirtilen saat geldiğinde bu biletle kuyruğa hiç girmeden direkt içeri girebiliyorsunuz. Bu sistemin geçerli olduğu oyuncaklardan bazıları Peter Pan Flight, Big Thunder Mountain, Star Tours, Space Mountain.
Disneyland oyuncakları ve parkın içindeki işleyişin ardından, en çok merak edilen 2 nokta parka ulaşım ve içerideki yeme-içme seçenekleri. Paris Disneyland'e toplu taşıma ile bireysel olarak ulaşmak son derece basit. Metro gibi yaygın bir şekilde kullanılan ve metro ile aynı bilet türünün geçerli olduğu RER treninin A hattındaki "Marne-la-Valée - Chessy" istasyonuna ulaşmanız ve trenden indikten sonra birkaç dakika yürümeniz yeterli oluyor. Şehrin doğusunda yer alan bu istasyona, Paris merkezden yaklaşık 40 dakikada ulaşıldığı söylenebilir. Parkın içindeki yeme içme opsiyonlarının çeşitli kafeler, dondurma evleri, fast food satışı yapan noktalar ve birkaç restoran şeklinde olduğu söylenebilir. Tercih edildiği takdirde parka yiyecek ve içecekle girmek de mümkün. Çok sayıda hediyelik eşya dükkanı da, ana caddenin yanı sıra hemen her oyuncağın çıkışında farklı souvenir konseptleriyle sizi bekliyor olacak.
2018 yaz dönemi için Disneyland Paris bilet ücretleri, ziyaret gününe bağlı olarak 53 - 79 Euro aralığında değişiyor. Bu ücret parkta 1 gün geçirmenin karşılığı, fakat eğer isterseniz birden fazla gün parka giriş hakkı sunan ya da tek fiyata 2 park gibi diğer türlerdeki biletleri tercih edebilir ya da Disneyland otellerinde konaklayarak bu masalsı ambiyansı daha uzun süre yaşayabilirsiniz. Biletlerinizi en az 1 gün önce, Paris Disneyland'in resmi sitesinden online olarak satın alarak en uygun fiyatları yakalamanız mümkün.
Fotoğraflar: Ecem HEPÇİÇEKLİ