Özgürlük adası
Cengiz Semercioğlu
Şimdi ismini vermeyeyim sizin de tanıdığınız oyun oynamaya düşkün ünlü bir arkadaşımla yıllar önce Kıbrıs’a gitmiştik… Sabahın 4’ü olmuş o kumarhane senin, bu kumarhane benim peşinden sürüklüyor hepimizi…
Biz “Yeter artık yarın sabah kalkalım Girne’ye gidip güzel bir kahvaltı edelim” deyince ne dedi biliyor musunuz…
“Bunca yıldır gelirim ben gündüz gözüyle Kıbrıs’ı görmedim”…
Sabahlara kadar oyun oynayıp, gündüz uyuyor akşama doğru tekrar casinoları gezmeye başlıyor çünkü…
Kıbrıs’ı kumarhane olarak gören böyle çok insan var…
Ama Kıbrıs denince aklınıza sadece casinolar ve kumar turizmi geliyorsa çok şey kaçırıyorsunuz demektir…
Kışın da güzelmiş…
Geçmişte Nisan’da denize girmişliğim var ama ilk defa bu kış üst üste iki kez geldim Kıbrıs’a…
Ocak ve Şubat ayında…
Meğer sadece yazın değil kışın da çok güzelmiş Kıbrıs…
Özellikle de yürüyüşler yapmak, tarihi ve doğal yerleri keşfetmek için.
Kuzey Kıbrıs bir kaç günde gezilip bitmeyecek kadar güzel bir ada.. Belki de Girne, Lefkoşa, Gazimağusa, Karpaz, Güzelyurt’un her birine bir gün ayırıp gezmek en doğrusu..
Gazimağusa’da Salamis antik kenti, Namık Kemal Zindanı, Venedik Kraliyet Sarayı…
Lefkoşa’nın Selimiye Camisi, St. Nicholas Kilisesi, Büyük Han’ı…
Girne’nin Bellapais Manastırı, St. Hilarion Kalesi ve elbette Girne Kalesi muhteşem güzellikte yerlerdir…
Hepsi bir yana ama KKTC’nin sivri ucu olan Karpaz benim en sevdiğim bölgedir.
Daha bakir, daha az dokunulmuş olduğundan belki de…
Kanakaria Kilisesi, Urania Harabeleri, Apostolos Andreas Manastırı, Ay Trias Bazilikası gezmekle bitecek güzellikler değil…
Güzelyurt’un Arkeoloji Müzesi’ni, Osmanlı dönemi evlerini, Yeşilırmak’ın asırlık asmasını da unutmamak lazım…
Elbette otellerin, casinoların, Türkiye’den gelen sanatçıların verdikleri konserler Kıbrıs ekonomisi için önemli. Ancak Kıbrıslı için sadece casino müşterisi değil, kültür ve gurme turizmi için gelen turist de önemli olmalı. Oteller bile kumar müşterilerine en iyi odaları verirken, diğer turiste aynı özeni göstermiyor.
Oysa Kıbrıs’a kumar müşterisi kadar, kültür turizmine gelen turist de lazım.
Kumar her yerde var, Kıbrıs’ın güzellikleri ise sadece bu adada var…
Tüm bu güzelliklerinin yanında benim Kıbrıs’ta en çok sevdiğim şey ne biliyor musun; Özgürlük havası…
Ada olması, Rum komşularının etkisi, kültürü, iklimi nedeniyle bambaşka bir özgürlük havası soluyorsunuz KKTC’de… Kimsenin kimseye karışmadığı, sürekli yasakların konuşulmadığı, herkesin kendi hayatını yaşadığı bir özgürlük havası bu…
Hepimizin özlediği de bu değil mi… İyi ki varsın Kıbrıs…