Otel bir yerde, karavan her yerde
Karavanınız varsa hijyen kuralları da sosyal mesafe de sadece size bağlı; ayrıca gönlünüzün istediği her yerde tatil yapabilirsiniz. Ancak unutmayın ki bu iş öyle göründüğü kadar kolay değil. İşin uzmanı yazdı; karavana başlarken deneme nasıl yapılır, hangi tip karavan alınır ve en önemlisi karavanda yaşamın incelikleri nelerdir? Okumadan bu yola çıkmayın!
Genç çiftler, çocuklu aileler, emekliler, sırt çantası taşıyıp çadır kurmak istemeyenler, her sabah başka bir manzaraya göz açıp her akşam başka bir gökyüzünün altında uyumak isteyenler… Kampçılık ve karavancılık herkes için uygun bir seçenek ancak unutmamak gerek ki bu aynı zamanda bir yaşam biçimi. Doğayla iç içe hem ekonomik hem de konforlu bir tatil geçirerek gittiğiniz yerdeki insanların örf, âdet ve kültürünü yakından tanımak istiyorsanız ve her şeyi sırtınızda taşımak yerine eviniz olan aracınıza yüklemek istiyorsanız karavan sizi çok mutlu edecektir.
Önce kiralayın
Başlangıç için hemen aklınıza karavan satın almak ya da bir aracı karavana dönüştürmek gelmesin. Yaşayacağınız deneyime bağlı olarak bu biraz pahalıya patlayabilir. İlk etapta karavan kamplarını kullanarak bir karavanın içindeki yaşamı deneyimlemenizde fayda var. Kampçılık uzak ve yalnız olmak anlamına gelmez. Aksine çoğu insan, kampçı arkadaşlarla tanışmanın ve daha büyük gruplar halinde kamp yapmanın sosyal yönünden mutluluk duyar.
Çekme mi motorlu mu?
Karavanlar, ihtiyaçlara minimum ölçülerde cevap verebilecek yatak, mutfak, duş, tuvalet ve oturma birimi donanımlarına sahip, hareketli yaşam mekânları. Çekme karavan ve motokaravan olmak üzere iki gruba ayrılıyor. Her iki tipin de avantaj ve dezavantajları var. Çekme karavan bir çekici aracın arkasına bağlanarak çekilen römork şeklindeki karavanlara deniyor. Bu tür karavanları çekebilmek için karavanın büyüklüğüne göre uygun güçteki araçlara ihtiyaç var. Seyahatlerde araç karavandan ayrılıp bağımsız olarak çevre gezilerinde kullanılabiliyor. Türkiye’de çekme karavanlar 750 altı ve 750 üstü olarak iki sınıfa ayrılıyor ve birinci grup karavanlar ruhsatsız oluyor. Bunlara çeken aracın plakası takılıyor. İkinci grup çekme karavanlarsa ruhsatlı ve ayrı plakası olanlar. Her yıl muayenelerinin yapılması gerekiyor ve vergisi yok. Bu karavanlara, satın alırken daha az bedel ödenir ve işletim giderleri de daha ekonomiktir. Sadece seyir halinde biraz daha dikkat gerekiyor. Arkanızda bir karavan çektiğinizi hiçbir zaman unutmamanız gerekiyor. Ayrıca bu karavanların hız limiti de biraz daha düşük. Zaten tatile gidiyor veya evinize dönüyorsunuzdur, ne aceleniz var; bütün sağ şeritler sizin…
Diğer bir karavan türüyse motokaravanlar. Kendi kendine hareket edebilen ve iç düzeni kamp yapmaya elverişli olarak tasarlanan kendinden motorlu kamp taşıtları bunlar. Bu tip karavanları gittiğiniz yerlerde çevreyi gezmek için kullanmakta zorlanabilirsiniz. Ancak arkasına bisiklet ya da motosiklet taşıyıcısı takarak gittiğiniz yerdeki hareket kabiliyetinizi arttırabilirsiniz. Bu tip araçların da her yıl muayenesi ve vergisi var. Ayrıca sürekli bakım yapılması gerekiyor. Satın alırken de en pahalısı bunlar, işletim giderleri de diğerlerine kıyasla fazla. Daha rahat bir sürüşe sahip olsalar da hız konusunda yasalar gereği çekme karavanlardan çok da farklı değiller.
Karavan için ‘evi yanında taşıma sanatı’ demek de mümkün. Ama eğer evin bütün sorumluluğu kadının üzerindeyse işiniz yine zor. Çünkü hiçbir kadın tatile ev işi götürmek istemeyecektir. Erkeklerin, “Eşimi ikna ederim” tarzı düşüncelerle girdiği bu yolun sonunun iyi bir yere çıktığı da pek görülmemiştir. Bu tip girişimler genellikle karavanın satılmasıyla sonuçlanıyor.
Eş ikna olmadıysa...
Hemen söylemekte fayda var. Karavan almak isteyen erkek, eğer eşi bu tip bir yaşam biçimini tercih etmiyorsa hiç bu yola girmesin. Bu durumu aşmanın en iyi yolu karavan içinde her türlü yardımlaşma ve dayanışmadan geçiyor. Yaşadığınız küçük deneyimler sonrası eşinizi bu sorumlulukları paylaşmak yönünde ikna edebilirseniz karavan sahibi olmaya da ikna etmeye yaklaşmış olursunuz.
Aynı durum bekâr erkekler için de geçerli. Bekâr erkeklerin de bu heveslerinin kursaklarında kalmaması için bu tip yaşam biçimini seçen bir eş bulması gerekiyor. Kamp ve karavan yaşamında işin kadın-erkek ayrımı yoktur. Her iş ortak yapılmak zorunda! Erkeklerin karavancılığa dair asla unutmaması gereken bir şey bu…
İlk deneyim için öneriler
AKTUR CAMPING / DATÇA
Türkiye’nin doğal güzellikler açısından en ayrıcalıklı yerlerinden biri olan Datça’daki kamp, 140 karavan kapasiteli. Karavanların kişi başı günlük kirası 45 liradan başlıyor. Tesislerde yörenin doğal meyve ve sebzelerinin satıldığı pazar kuruluyor. Haftanın üç günü alışverişinizi yapabilirsiniz. (0252) 724 61 68
ALTIN CAMPING / BURHANİYE
Kuzey Ege’nin en güzel duraklarından Edremit Körfezi’nde 35 bin metrekarelik bir alana kurulu kamp, bir kampçının ihtiyaç duyabileceği tüm olanakları sunuyor. Kiralık karavanların günlüğü 180 liradan başlıyor. Karavanıyla gidenlerden alınan ücret günlük kişi başı 50 lira. (0266) 416 37 37
MUGADA KARAVANPARK / BARTIN
Bartın İl Özel İdaresi tarafından işletilen Mugada Köyü sahilindeki kamp 30 karavan kapasitesine
sahip. Karavancılar, alanda tüm ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Çocuk oyun sahaları ve alternatif sporlara uygun alanlar var. Karavanların günlük kirası, kişi başı gecelik 45 lira. (0378) 238 51 69
NİKSAR KAMPİNG / TOKAT
Niksar’ın Çamiçi Yaylası’ndaki kamping 60 dönüm alanda kurulu. 25 karavan parkı, bin çadırlık yer, kafeterya, market, tabldot yemek bölümü, tuvalet ve duş ünitesi, ayrıca 10 ahşap evden oluşuyor. Günlük karavan ücreti 30 lira.
(0356) 542 10 10