Nysa’ya Turist Çekmek İçin Ne Gerekiyor?

“Bir hatıra taşıyım ben

Ölümsüz hatıranın simgesi olarak

Çok uzun yaşamam için beni buraya Seikolos koydu

Yaşadığın sürece göster kendini

Sürekli dertlenip üzme kendini

Zaman ölümü alt eder…”

Bu dizeler millattan önce 334’lerde kurulan Tralleis şehrinden Seikolos’a ait. Eşinin mezar taşına yazdırmış bu şiiri Seikolos. Daha sonra da bestelenmiş. Dünyanın en eski yazılı şiiri!

Okuyunca şunu düşündüm:

“İki bin yıl önceki insanlık bizimle dalga geçiyor olmalı!”

Baksanıza, hayatı/hayatın akışını gayet basit bir şekilde çözmüşler.

Üstelik nerede? Çok uzakta değil, burada, Aydın’da!

Tralleis şehri Aydın’ın Merkez ilçesi, Topyatağı Mevkii’nde yer alıyor. Daha bunun gibi bir sürü antik kent mevcut Aydın’da. Adını çok duyduklarımız (mesela Didyma, mesela Aphrodisias) var, bir de hiç duymadıklarımız.

Aydın’ı Keşfet programı sayesinde bir tanesini, en büyüklerinden olanını üstelik, keşfetmiş bulundum: Nysa.

Sultanhisar ilçesindeki Nysa’da meğer yok yokmuş!

Tiyatrosu, kütüphanesi, tüneli, gymnasium’u…

Nysa’nın Menderes Ovası’na bakıyor oluşu da ayrı bir güzellik.

Burayı gezerken içimden geçirdiğim bir “keşke” var, onu yazmam lazım mutlaka:

Keşke Nysa’nın bu nefis manzarasına karşı güzel şarap içebileceğim bir yer olsaydı, o zaman burası tadından yenmezdi. Hele günbatımında! Kendi halinde, ama iyi bir restoran olsa… Aydın’ın bulgur köftesi bile yer alabilir menüde mesela, neden olmasın? Çünkü turistler hep es

geçiyormuş burayı. Gelmiyormuş. Belki böyle ters köşe bir restoranla burası bir tık daha öne geçer, kim bilir?

Gastronomi turizmi bizim hep atladığımız, önemsemediğimiz bir şey. Ama dünyada parası olan turistin asıl peşinden koştuğu kültür turizminden daha çok artık yemek! Ülke/şehir mutfaklarını keşfetmek…

Misal: Peru’ya gidenler artık sadece Machu Picchu için gitmiyor, Lima’daki restoranlara da koşturuyorlar. Çünkü Peru hükümeti akıllıca davrandı, mutfağına yatırım yaptı, dünyaya tanıttı.

Bizde böyle bir atılım yok, tamam.

Ama yok diye susup oturalım mı?

Ne de olsa pratik insanlarız.

Belki Nysa’da bir restoran açmak ilk başta zor. Ama yaz sonu ya da yaz başı orada üç-dört günlük bir gastronomi şenliği düzenlemek hayal olmasa gerek.

İsteyince yapılır.

Biz isteyince yaparız ne de olsa…

Keza Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nda, nam-ı diğer “Topuklu Efe”de o kararlılığı, azmi gördüm ben. Üstelik vizyonu da geniş. Dalış turizmini geliştirmek için Kuşadası’nda denize batırdığı Airbus A300 uçağından belli. Henüz sekiz hafta önce denizin dibine indirilmesine rağmen şu ana kadar 1800 kişi uçağı görmek için dalmış, düşünün! Ki şanssız bir döneme denk geldi, gündemin gümbürtüsünde kaynadı bu uçak. Demem o ki, şimdi de bir gastronomi atağı gerekiyor. Dünya oraya gidiyor çünkü…