GeriSeyahat Mr.Gurme
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Mr.Gurme

Mr.Gurme

Liman Lokantası

İstanbul, yaklaşık 10 yıldır Liman Lokantası’na hasretti. Bir zamanlar İstanbul'un en şık, en güzel ortamlarından bir tanesiydi Karaköy'deki bu mekan.

Burada nice romantik anılar, nostaljiler vardı.

Celal Çapa son derece güzel bir iş yaptı ve Liman Lokantası'na bizi tekrar kavuşturdu.

Yazının başında İstanbul'a bu katkısı nedeniyle kendisine teşekkür etmek istiyorum.

Bu mekanın anlamını o gece çok daha iyi kavradım.

Babamla birlikte gittik o gece Liman'a.

Ben bu mekanın eski halini başkalarından dinlemiştim hep.

Burayla ilgili her insanın güzel anıları olduğunu biliyordum. Babam da eskiden çok gelirmiş Liman'a.

Güzel hatıraları varmış burada.

Lokantaya girer girmez babamın çok mutlu olduğunu hissettim.

Eski günler canlanmıştı besbelli zihninde. Gerçekten de adına tam yakışan bir renevasyon çalışması yapmışlar Liman'da.

Aslında dekorasyon sade. Ama şık ve ağır duruyor.

Garsonların efendiliği ve eski İstanbullu nezaketiyle yaptıkları servis ile son derece uyumlu bir iç mekan var.

Bir ucundan lokantaya baktığımda bana burası bir lüks geminin yemek salonunu anımsattı.

Deniz hemen yanıbaşınızda olduğundan ve iskelede yolcu vapurları demirli olduğundan kendimizi Fellini‘nin Amarcord filmindeki gemi sahnesinde figüran gibi hissettik.

Daha girişte hoşluklar başlıyor.

Kapıda sizi kıyafeti Ritz Otelin kapı görevlisini andıran bir genç karşılıyor ve eski tip asansörle lokantanın bulunduğu kata çıkarıyor.

Tavsiyem yemeğe geçmeden önce biraz bar tarafında oturup ilk önce havayı bir teneffüs etmeniz.

* * *

Liman’da masa düzeni harika yapılmış.

Öylesine konulmuş ki masalar, müşteriler katiyen başka masalar tarafından rahatsız edilmeden, sanki özel bir gecede yemek yiyorlarmış gibi rahat ediyorlar.

Arkadaşım Tuğrul Şavkay'ın Liman'ın mönüsünün oluşturulmasında katkıları olduğunu bildiğimden harika bir yemek yiyeceğimi tahmin ediyordum.

Nitekim de yanılmadım.

Şahane tadlar sundular bize o akşam. Bir kere ana yemeklerde son derece zenginler.

Ana yemekleri ‘Balıklar ve deniz mahsulleri’, ‘Tava yemekleri’, ‘Izgaralar’ olarak üç bölüme ayrmışlar.

Her zevke böylece hitap edebilmişler.

Osmanlı geleneğinden süzülüp gelmiş ve yeni sentezlere ulaştırılmış başlangıç mönüsü üzerinde yazacağım biraz.

O gece öylesine muhteşem bir lakerda yedik ki tadı hala daha damağımda. Sanki su gibi ağzımızda eriyip aktı lakerda.

Deniz mahsullü olivye, çiroz salatası, deniz mahsullü pazı dolması, ahtapot mücveri.

Eski usül bir patlıcan pilav.

Bademli tarator ile kalamar tavası. Evet aynen isimlerinin çağrıştırdığı kadar mükemmel tadlardı bunlar.

* * *

Ana yemeklerden birkaç örnek vereyim.

Limon ve zeytinyağ soslu levrek ızgara.

Dilbalığı möniyer.

Kağıtta levrek.

Zingara usulü bonfile.

Mader soslu luzu böbreği

Viyana usulü şinitzel.

Karski.

Metrdotel tereyağlı file minyon.

Eşim, babam ve ben ana yemeklerdeki üç bölümden birer örnek aldık. Hepsi de son derece tatmin edici, son derece lezzetliydi.

Böyle hissetmemize şaşırdık çünkü müthiş lezzetli antrelere öylesine saldırmıştık ki ana yemek yiyebileceğimizi hiç tahmin etmiyorduk.

Onların lezzeti midemizde kendisine omuz vurarak olsa da yer açtı.

* * *

Peynir tabakları çok iyi. Camambert, Roquefort, Emmental, Kars gravyeri kargı ve Bergama tulumu vardı o gece peynir tabağında.

Sakızlı fırın sütlaç, cevizli kabak tatlısı, kaymaklı ayva tatlısı ve çikolata sufleden oluşan tatlı mönüsüyle de yemek maratonunun finişine ulaşıyorsunuz.

Profesyonel insanlar tarafından yeniden yakalanmış eski İstanbul'u yaşamak...

Geleneklerimizdeki güzel tadları modern yorumlarıyla tadmak...

Harika bir akşam geçirip mutlu olmak istiyorsanız.

O zaman Liman Lokantası'na mutlaka gidin.

Bitirmeden önce bir hatırlatma yapmak istiyorum.

Mönüyü sık sık değiştirmek ve yeni heyecanlar yaratmak niyetinde olduklarını öğrendim.

Onun için bugün saymış olduğum yemeklerden oluşan mönü siz lokantaya gidinceye kadar değişirse o zaman da bana kızmayın.

Son olarak nihayet isminde ‘restaurant’ kelimesi olmayan bir yer hakkında yazmış olmaktan dolayı da çok mutluyum.

Çünkü ‘lokanta’ kelimesini yazmak ‘Restaurant’ kelimesini yazmaktan çok daha kolay.

Deneyin bakın, göreceksiniz haklı olduğumu.

LİMAN LOKANTASI

Rıhtım caddesi Karaköy Yolcu Salonu üstü, Kat 3- Karaköy

Telefon: (212) 292 39 92



False