Metin YÜKSEL
Son Güncelleme:
Mercan İstanbul'un cümbüş yeri
Bu haftasonu değişik bir gezi öneriyoruz. Tahtakale Mercan hattı, İstanbul'un en canlı yerlerinden biri. Sıcakkanlı, esprili İstanbul esnafını, akla gelmeyecek kadar çok çeşitte ürünü, daracık sokakları, sokakların arasından aniden karşınıza çıkan tarihi cami, han ya da hamamları, küçük köftecileri, ciğercileriyle hayatın nabzının attığı bir yer burası. Alışveriş yapmak zorunda değilsiniz, sadece bakmakla da yetinebilirsiniz. Çünkü Mercan gerçek bir seyirlik.
Piknik yapmayı seviyorsunuz ama hala bir mangal alamadınız mı? Kumsala serecek hasır mı lazım? Evdeki pahalı mutfak aletlerini yazlığa götürmeye kıyamıyor musunuz? Şöyle amatör işi ucuz yollu bir olta mı lazım size?
Gelin, bu cumartesi Mercan'a gidin. Tahtakale'yi saran dar sokaklarda ticaretin nabız seslerini duyun. Sokaklardaki esnafın kendi aralarındaki sohbetlerine kulak verin. Tarihi camileri, hanları gezin. Kenti soluyun.
Eski İstanbul Ticaret Odası'nın tam karşısından, Prof. Dr. Cemil Birsel Caddesi'nden başlamanızı öneriyoruz bu geziye. Aracınızı şimdi İTO Ticaret Üniversitesi olan eski İTO binasının yanındaki belediyeye ait açık otoparka park edin. Caddenin karşısında sobacılar çarşısını göreceksiniz. Onlarca çeşit mangal ve barbekü bulmanız mümkün. Sobacıları gezdikten sonra arka caddeye, Kutucular Caddesi'ne girin.
KUTUCULAR CADDESİ
Kutucular Caddesi tam bir cümbüş yeri. Envai çeşit ahşap aksesuvar bu caddedeki küçük dükkanlarda satılıyor. Sepetler, merdaneler, şimşir ağacından yapılmış tahta kaşıklar, kül tablaları, sedefli küçük sandukalar, tütsülükler. İstanbul'un tanınmış birçok otel ve lokanta işletmecisi son günlerde Kutucular Caddesi'ne sık sık uğruyor. Çünkü, İtalyan tarzı tahta kase ve çanaklar son günlerde mutfakların demirbaşları arasına girdi. Bunların çoğu ceviz ve dişbudak ağacından yapılıyor.
Kutucular'da hasır ve ahşap karşımı sandalyeler 5-15 milyon, masalar 15-30 milyon lira arasında.
RÜSTEMPAŞA CAMİİ
Kutucular Caddesi'nden Mısır Çarşısı'na doğru ilerlerken sol tarafta Mimar Sinan'ın Rüstempaşa Camii bütün görkemiyle yolunuzu kesiyor. Kanuni'nin sadrazamı ve damadı Rüstem Paşa, camiyi büyük mimara 1560'ta yaptırmış. Herkes Sultanahmet Camii'nin mavi çinilerinden söz eder, oysa Rüstempaşa'nın çinileri ondan hiç aşağı kalmaz. Rüstempaşa Camii, dış cemaat bölümü, içindeki fil ayakları ve kubbe kenarlarına kadar İznik çinileriyle süslü. Ancak nefis çinileri çala çala bitirememişler. Çalınan çinilerden geriye kalan boşluklar mabedin güzelliğini bozmaya yetmiyor.
Caminin çarşı girişinden yukarı doğru alabildiğine bir yokuş uzanıyor. Uzunçarşı... Mercan'a kadar uzanan Uzunçarşı Caddesi'nde oyuncaklardan av silahlarına, yorgandan kozmetik ürünlerine kadar bir arada bulacağınıza ihtimal vermeyeceğiniz yüzlerce çeşit ürün satılıyor. Plaj malzemeleri, hamaklar, hasır şapkalar en çok ilgi uyandıran ürünler. Yıllardır toptan nazarlık satışı yapan bir dükkan var mesela. Fiyatlar 6 bin lira ile 20 milyon lira arasında değişiyor.
SURİYE ÇAYI BİLE VAR
Uzunçarşı Caddesi'ne girdiğinizde sağ tarafta restore edilmiş tarihi bir yapı sizi karşılıyor. Tahtakale Hamamı. 1923'ten sonra soğuk hava deposu olarak kullanılmış. Bir inşaat firması on yıl önce Vakıflar'dan satın olarak restore etmiş. Şirket binası olarak kullanıyorlar. Ziyarete açık. Tam önündeki küçük bahçede taburelerde 200 bin liraya taze çay içmek mümkün. Uzunçarşı gezenlerin soluğunu kesiyor ancak hemen imdadınıza foklorik kıyafetler içindeki şerbetçi Şükrü Doğan yetişiyor. Keyifle içilen vişne şerbeti 500 bin lira.
Uzunçarşı'dan yukarı doğru çıkınca sağ tarafta Cemil Birsel Caddesi'yle kesişen noktada züccaciyecilerle karşılaşıyorsunuz. Tam köşebaşındaki Malatya Pazarı çeyizlik eşya alışverişi için birebir. Güral, Porlant, Mehtap, Arzu... Bütün porselen markaları var. Cumartesi günleri perakende satış yapılıyor.
Perakende züccaciyenin adresi Mercan'daki Siyavuşpaşa Sokak. Çelik çaydanlıktan, ütüye, tost makinesinden saç kurutma makinesine kadar çeşit çeşit ev eşyası vitrinleri süslüyor.
Mercan'da İsmetiye Caddesi'nde plastik ürünler satan mağazalar çoğunlukta. Plaj şemsiyeleri, can simitleri, plaj oyuncakları, ne ararsanız var. Oralara kadar çıkmışken Polonya pazarına uğramayı ihmal etmeyin. Burada ne alırsan 500 bin, 1 milyon ya da 2 milyon. Suriye çayının kilosu 11 milyon. Piller, hesap makineleri, çakmaklar, yabancı markalı sigaralar, binlerce çeşit ürün.
Fuatpaşa Caddesi'ndeki tarihi Caferiye Hanı'nı da mutlaka görün. Bu 80 dükkanlık tarihi handa mont, gömlek ve diğer tekstil ürünleri satılıyor.
TAHTAKALE GEZİSİNİN İPUÇLARI
Tahtakale ve Mercan'ı gezmek için haftaiçi en uygun zaman. Ama alışveriş yapacaksanız cumartesi en uygun, çünkü toptancılar perakende satış yapıyor.
Tahtakale ve Mercan'ı tek başınıza hem gezip hem de alışveriş yapmanız mümkün değil. Mümkünse iki kişi birlikte gidin.
Sokaklar kalabalık ancak kapkaç olaylarına rastlanmıyor. Ancak esnaf kapı önlerine koyduğu malların çalınmasından şikayetçi. Siz yine de paranızı ve çantanızı sağlama alın.
Mağazaların çoğu toptancı oldukları için kredi kartı kullanmıyorlar. Cebinizdeki peşin parayla sıkı pazarlık yapmanızı öneriyoruz.
NEREDE YİYEBİLİRSİNİZ?
Bu bölge yiyecek açısından pek çok seçenek sunuyor. Sokaklarda büfe, küçük esnaf lokantası ve köfteciler çok. Kozluca Han'ın önündeki ciğerci 30 yıldır esnafa lezzetli ciğer satıyor.
Hallaç Abdurrahman Sokak'taki Uludağ kebapçısında lezzetli bir köfte yiyebilirsiniz.
Güzel bir yemek yemek istiyorsanız, çok yakınlarda Türkiye'nin en iyi lokantalarından ikisinin bulunduğunu hatırlatalım. Bunlardan biri Mısır Çarşısı'nın içindeki Pandeli. Yalnız öğle saatlerinde açık. Sebzeli incik ve kağıtta levrek çok güzel. Tel: 212-527 30 09. Hamdi ise İstanbul'un en iyi kebapçılarından biri. Kalçin Sokak No. 17. Tel: 212-528 03 90.
Gelin, bu cumartesi Mercan'a gidin. Tahtakale'yi saran dar sokaklarda ticaretin nabız seslerini duyun. Sokaklardaki esnafın kendi aralarındaki sohbetlerine kulak verin. Tarihi camileri, hanları gezin. Kenti soluyun.
Eski İstanbul Ticaret Odası'nın tam karşısından, Prof. Dr. Cemil Birsel Caddesi'nden başlamanızı öneriyoruz bu geziye. Aracınızı şimdi İTO Ticaret Üniversitesi olan eski İTO binasının yanındaki belediyeye ait açık otoparka park edin. Caddenin karşısında sobacılar çarşısını göreceksiniz. Onlarca çeşit mangal ve barbekü bulmanız mümkün. Sobacıları gezdikten sonra arka caddeye, Kutucular Caddesi'ne girin.
KUTUCULAR CADDESİ
Kutucular Caddesi tam bir cümbüş yeri. Envai çeşit ahşap aksesuvar bu caddedeki küçük dükkanlarda satılıyor. Sepetler, merdaneler, şimşir ağacından yapılmış tahta kaşıklar, kül tablaları, sedefli küçük sandukalar, tütsülükler. İstanbul'un tanınmış birçok otel ve lokanta işletmecisi son günlerde Kutucular Caddesi'ne sık sık uğruyor. Çünkü, İtalyan tarzı tahta kase ve çanaklar son günlerde mutfakların demirbaşları arasına girdi. Bunların çoğu ceviz ve dişbudak ağacından yapılıyor.
Kutucular'da hasır ve ahşap karşımı sandalyeler 5-15 milyon, masalar 15-30 milyon lira arasında.
RÜSTEMPAŞA CAMİİ
Kutucular Caddesi'nden Mısır Çarşısı'na doğru ilerlerken sol tarafta Mimar Sinan'ın Rüstempaşa Camii bütün görkemiyle yolunuzu kesiyor. Kanuni'nin sadrazamı ve damadı Rüstem Paşa, camiyi büyük mimara 1560'ta yaptırmış. Herkes Sultanahmet Camii'nin mavi çinilerinden söz eder, oysa Rüstempaşa'nın çinileri ondan hiç aşağı kalmaz. Rüstempaşa Camii, dış cemaat bölümü, içindeki fil ayakları ve kubbe kenarlarına kadar İznik çinileriyle süslü. Ancak nefis çinileri çala çala bitirememişler. Çalınan çinilerden geriye kalan boşluklar mabedin güzelliğini bozmaya yetmiyor.
Caminin çarşı girişinden yukarı doğru alabildiğine bir yokuş uzanıyor. Uzunçarşı... Mercan'a kadar uzanan Uzunçarşı Caddesi'nde oyuncaklardan av silahlarına, yorgandan kozmetik ürünlerine kadar bir arada bulacağınıza ihtimal vermeyeceğiniz yüzlerce çeşit ürün satılıyor. Plaj malzemeleri, hamaklar, hasır şapkalar en çok ilgi uyandıran ürünler. Yıllardır toptan nazarlık satışı yapan bir dükkan var mesela. Fiyatlar 6 bin lira ile 20 milyon lira arasında değişiyor.
SURİYE ÇAYI BİLE VAR
Uzunçarşı Caddesi'ne girdiğinizde sağ tarafta restore edilmiş tarihi bir yapı sizi karşılıyor. Tahtakale Hamamı. 1923'ten sonra soğuk hava deposu olarak kullanılmış. Bir inşaat firması on yıl önce Vakıflar'dan satın olarak restore etmiş. Şirket binası olarak kullanıyorlar. Ziyarete açık. Tam önündeki küçük bahçede taburelerde 200 bin liraya taze çay içmek mümkün. Uzunçarşı gezenlerin soluğunu kesiyor ancak hemen imdadınıza foklorik kıyafetler içindeki şerbetçi Şükrü Doğan yetişiyor. Keyifle içilen vişne şerbeti 500 bin lira.
Uzunçarşı'dan yukarı doğru çıkınca sağ tarafta Cemil Birsel Caddesi'yle kesişen noktada züccaciyecilerle karşılaşıyorsunuz. Tam köşebaşındaki Malatya Pazarı çeyizlik eşya alışverişi için birebir. Güral, Porlant, Mehtap, Arzu... Bütün porselen markaları var. Cumartesi günleri perakende satış yapılıyor.
Perakende züccaciyenin adresi Mercan'daki Siyavuşpaşa Sokak. Çelik çaydanlıktan, ütüye, tost makinesinden saç kurutma makinesine kadar çeşit çeşit ev eşyası vitrinleri süslüyor.
Mercan'da İsmetiye Caddesi'nde plastik ürünler satan mağazalar çoğunlukta. Plaj şemsiyeleri, can simitleri, plaj oyuncakları, ne ararsanız var. Oralara kadar çıkmışken Polonya pazarına uğramayı ihmal etmeyin. Burada ne alırsan 500 bin, 1 milyon ya da 2 milyon. Suriye çayının kilosu 11 milyon. Piller, hesap makineleri, çakmaklar, yabancı markalı sigaralar, binlerce çeşit ürün.
Fuatpaşa Caddesi'ndeki tarihi Caferiye Hanı'nı da mutlaka görün. Bu 80 dükkanlık tarihi handa mont, gömlek ve diğer tekstil ürünleri satılıyor.
TAHTAKALE GEZİSİNİN İPUÇLARI
Tahtakale ve Mercan'ı gezmek için haftaiçi en uygun zaman. Ama alışveriş yapacaksanız cumartesi en uygun, çünkü toptancılar perakende satış yapıyor.
Tahtakale ve Mercan'ı tek başınıza hem gezip hem de alışveriş yapmanız mümkün değil. Mümkünse iki kişi birlikte gidin.
Sokaklar kalabalık ancak kapkaç olaylarına rastlanmıyor. Ancak esnaf kapı önlerine koyduğu malların çalınmasından şikayetçi. Siz yine de paranızı ve çantanızı sağlama alın.
Mağazaların çoğu toptancı oldukları için kredi kartı kullanmıyorlar. Cebinizdeki peşin parayla sıkı pazarlık yapmanızı öneriyoruz.
NEREDE YİYEBİLİRSİNİZ?
Bu bölge yiyecek açısından pek çok seçenek sunuyor. Sokaklarda büfe, küçük esnaf lokantası ve köfteciler çok. Kozluca Han'ın önündeki ciğerci 30 yıldır esnafa lezzetli ciğer satıyor.
Hallaç Abdurrahman Sokak'taki Uludağ kebapçısında lezzetli bir köfte yiyebilirsiniz.
Güzel bir yemek yemek istiyorsanız, çok yakınlarda Türkiye'nin en iyi lokantalarından ikisinin bulunduğunu hatırlatalım. Bunlardan biri Mısır Çarşısı'nın içindeki Pandeli. Yalnız öğle saatlerinde açık. Sebzeli incik ve kağıtta levrek çok güzel. Tel: 212-527 30 09. Hamdi ise İstanbul'un en iyi kebapçılarından biri. Kalçin Sokak No. 17. Tel: 212-528 03 90.