Marilyn’in izinde Los Angeles
Marilyn Monroe’nun 36 yaşında, Kaliforniya’daki evinde ölü bulunmasının üstünden tam 50 yıl geçti.
Amerikan Condé Nast Traveler dergisinin editörü, aynı zamanda Monroe’nun ölümünü anlatan ‘The Empty Glass’ (Boş Bardak) romanının yazarı J.I. Baker, bu vesileyle Los Angeles’ta Monroe’nun ayak izlerini takip etti.
5 ÇAYIYLA BAŞLAYIN
Bir günlüğüne Marilyn Monroe gibi yaşamak için Baker’ın ilk önerisi; yenilenen Hotel Bel-Air’daki Wolfgang Puck’ta öğleden sonra çayı. Marilyn, gizemli ölümünden altı hafta önce ünlü fotoğrafçı Bert Stern’in ‘The Last Sitting’ (Son Oturum) adlı koleksiyonu için bu otelde poz vermişti.
Bir sonraki durak, Westwood Village Mezarlığı. Marilyn’in mezarını ziyaret ettikten sonra biraz ilerideki Santa Monica iskelesine gidebilirsiniz. 1960’larda Marilyn parka gelir ve eğlenen mutlu aileleri kıskanarak izlerdi.
Burada oyuncu Peter Lawford’un meşhur yazlığının önünden geçebilirsiniz. Yazlık meşhur; çünkü Monroe’nun burada John ve Robert Kennedy’yle flört ettiği söylentileri var!
Daha sonra Canter’s Delicatessen’e gidin. Marilyn, 1950’lerde bu tarihi mekâna üçüncü kocası Arthur Miller’la akşamüstü içkisini yudumlamak için gelirdi. Canter’s Delicatessen’in yalnızca altı dakika uzaklığındaysa Marilyn ve ikinci kocası Joe DiMaggio için çok özel olan bir yer var: Villa Nova. Şimdiki adı The Rainbow Bar and Grill olan restoranda Monroe, DiMaggio’yla ilk randevusunda buluşmuştu.
Yolculuğun son durağındaysa Formosa Cafe var. 1932’den beri açık olan, West Hollywood’daki bu restoranın bugün de Brad Pitt gibi çok meşhur müdavimleri bulunuyor. Karanlık, kırmızı ve siyah iç tasarımıyla 1950’ler tarzını yansıtsa da mönüde Çin yemeği servis ediliyor.