Sedat GÖK (A.A)
Son Güncelleme:
Kütahya’daki Efes
Yaklaşık 1900 yıl önce Romalılar sayesinde ihya oldu. Halkı tahıl, şarap ve yün satarak refah içinde yaşadı. Servetin çoğalması sayesinde dünyanın ilk borsasına ev sahipliği yaptı.
Roma İmparatoru Dioeletianus’un enflasyonla mücadele amacıyla hazırlattığı, taşların üzerine kazıttığı mal satış bedelleri listesi hálá duruyor. Tarihin yıkıcı etkilerine karşı böylesine korunmuş olmasına karşın Aizanoi henüz turistik rotalarda hak ettiği yeri alamadı. Kütahya’ya yolunuz düşerse ikinci Efes olarak anılan antik kenti ziyaret etmeyi unutmayın.
Kütahya’nın Çavdarhisar ilçesindeki Aizanoi Antik Kenti, sahip olduğu değerlerle Anadolu tarihini günümüze yansıtan en önemli merkezlerden biri. "İkinci Efes" olarak nitelendirilen Aizanoi’de, Anadolu’nun en iyi korunmuş Zeus Tapınağı bulunuyor. Kentte ayrıca 20 bin kişi kapasiteli amfi tiyatro ve buna bitişik 13 bin 500 kişilik stadyum, mozaikli hamam, sütunlu cadde, nekropoller, dünyanın ilk borsası varlığını koruyor. Çevresindeki köprülen halen kullanılmakta.
Çavdarhisar Belediyesi "İkinci Efes" olarak bilinen antik kentin turizme kazandırılması için bir dizi çalışma yürütüyor. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’nce (TÜRSAB) ilçede yapımına başlanan 95 yataklı otelin kaba inşaatı tamamlandı. Otelin hızla bitirilmesi ve hizmete açılması planlanıyor. Yerel yönetim, çevre düzenlemesi çalışmalarına da büyük önem veriyor. Koruma amaçlı imar planı tamamlanma aşamasına geldi. Çavdarhisar Belediye Başkanı İsmail Tanrıverdi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na çağrıda bulunarak antik kentteki restorasyonun tamamlanmasını istedi.
"Aizanoi’nin tanıtımı şimdiye kadar istenilen seviyede yapılamadı. Tanıtım için her türlü özverili çalışmayı yapmayı borç biliyoruz. Tanıtımın yapılmasıyla hem ilçe ekonomimize hem de ülke ekonomimize katkı sağlanarak, yeni istihdam alanları ortaya çıkarılacağını düşünüyorum. Aizanoi Kültür ve Turizm Derneği tarafından da tanıtım çalışmaları sürdürülüyor."
GEÇMİŞİ 5 BİN YIL ÖNCESİNE UZANIYOR
Aizanoi Antik Kenti, Kütahya il merkezine 57 kilometre uzaklıkta, Çavdarhisar ilçe merkezinde. Antik çağlarda Penkalas diye isimlendirilen Kocaçay Irmağı’nın yukarı kesimindeki kentin ismini mitolojik kahraman Azan’dan aldığı sanılıyor. Kent antik Frigya’ya bağlı yaşayan Aizanitislerin temel yerleşim alanı olarak biliniyor.
Aizanoi’nin yüksek platosu üzerindeki Zeus Tapınağı’nın çevresinde yapılan kazılarda, M.Ö 3 bin yıllarına ait yerleşme tabakaları ortaya çıkarıldı. Yakın zamanda ovanın birçok yerinde saptanan yerleşme tepeciklerinden biri de Anadolu’nun erken dönemlerinde bu ana kutsal alanın yerindeydi.
Daha sonra bu bölge değişimli olarak Bergama’ya ve Bithinya’ya bağlıyken, M.Ö 133’te Roma İmparatorluğu’nun egemenliğine girdi. Bu dönemde tahıl ekimi, şarap ve yün üretimi sayesinde zenginleşti. Ünü bölge sınırlarını aştı. Kesin kentleşme bulgularına, ancak 1. yüzyılın sonlarına doğru rastlanıyor.
M.S 330-726 döneminde piskoposluk merkezi olan Aizanoi, 7. yüzyıldan itibaren bu önemini yitirdi. Ortaçağ’da bir hisara dönüştürülen Zeus Tapınağı çevresindeki düzlük alan, 13. yüzyılda Selçuk Beyliği döneminde Çavdar Tatarları’nca üs olarak kullanıldı. Bundan dolayı bölgeye Çavdarhisar adı verildi. Kent 1824’te Avrupalı gezginlerce keşfedildi. Alman Arkeoloji Enstitüsü’nce 1926’da kazılar başlatıldı. Sonra bir süre ara verildi. Aynı enstitünün 1970’de başlattığı kazılar ise yaz aylarında altı hafta süreyle devam ediyor.
ANTİK KENTİN KÖPRÜSÜ 157 EYLÜLÜ’NDE AÇILMIŞ
Kocaçay’ın her iki yakasında bulunan ve Aizanoi’den kalan yapı kalıntılarının büyük bir kısmı, Roma İmparatorluğu dönemine ait eserler. Bu dönemde ırmağın taşan sularından korunmak amacıyla her iki kıyıda iri kesme taşlardan koruma duvarları yapılmış. İki yakayı birbirine bağlayan dört köprüden ikisi halen kullanılıyor. Üç kemerli köprü yıkılmış.
Antik şehrin bütün trafik yükünü bugün de beş kemerli ana köprüsü kaldırıyor. Köprü korkuluğunun bir kaidesi üzerindeki kitabeden, bu köprünün açılış töreninin 157 yılının eylül ayında yapıldığı anlaşılıyor. Kentin ana kutsal alanı olan Zeus Tapınağı’nın yapılabilmesi için Anadolu’nun erken evrelerine ait tabakaların ortadan kaldırılmış olduğu son kazılarda ortaya çıktı. Bu tabakaların molozlarının, tapınak alanının tekrar dolgusu sırasında kullanıldığı sanılıyor.
Tarihi kaynaklarda, tapınağın yapımına 2. yüzyılın 2. çeyreğinde başlandığı ve inşaat için gerekli harcamaların, geniş tapınak arazilerinin kiraya verilmesiyle sağlandığı belirtiliyor. Tapınağın ön galerisinin kuzey tarafındaki yazıta bakılırsa, toprağı kullananlar uzun yıllar kira ödememiş, İmparator Hadrian ile yazışmışlar. Tapınağın yazıt ve taşlarında savaş sahnelerini, atlıları gösteren çizimlere rastlanıyor. Bu çizimler, 13. yüzyılda tapınağın etrafındaki surlarda korunak arayan Çavdarların yaşamlarından sahneleri konu alıyor. Tapınağın önünde ise kadın büstü biçimli akroter yer alıyor.
KİREÇ TAŞINDAN HAMAM YAPTILAR
1982-1990 arasındaki araştırmalar, stadyum yapımının 160 yılından sonra başlanıp aralıklarla 3. yüzyıl ortalarına sürdüğünü ortaya koydu. Oturma sıraları hafif çokgen biçimli olduğundan, yapı ortada genişleme gösteriyor.
Tiyatronun sahne kısmı ise zengin mermer bezemelerle kaplı. Bu bezemeler yüzyıllar boyu süregelen çeşitli depremler yüzünden oturma basamaklarının ortasına yıkıldı. Sahne binasını süsleyen özenle yapılmış mermer mimarideki bezemeler üzerine yapılan araştırmalar, yapının önce tek kat olduğunu ortaya koyuyor. Daha sonra stadyum genişletilirken buraya da ikinci bir kat eklendi.
Tarihi kaynaklarda, 3. yüzyılın 2. yarısında şehrin kuzeydoğusunda aslında var olan büyük kireç taşı bloklardan oluşan bir bina içine ikinci büyük bir hamam inşa edildiği belirtiliyor. Hamamın zengin mermer kaplamaları, su ve ısıtma kanal kalıntıları, bugün bile görülebiliyor. Yıkanma odaları yapının ortasında. Bunlara çok sayıda yan mekan açılıyor.
Atın fiyatı üç köle
Roma İmparatoru Dioeletianus’un enflasyonla mücadele amacıyla hazırladığı mal satış bedellerinin taş bloklar üzerinde duyurulduğu Aizanoi, dünyanın ilk borsasına ev sahipliği yapıyor. 1971’de yapılan kazılarla ortaya çıkarılan borsadaki kitabelerde, imparatorluk pazarlarında satılan tüm malların satış ücretleri yer alıyor. Buna göre, kuvvetli bir kölenin fiyatı iki eşeğin, bir atın fiyatı ise üç köleninkine eşitti. Borsa yapısını kuzey doğudan sınırlayan köy evinin arkası 1992-1995 yılları arasında kazıldı. Burada, sütunlu galerilerle çevrili olan ve buluntulara göre 400’lü yıllarda inşa edildiği sanılan bir cadde ortaya çıkarıldı. "Sütunlu Cadde" olarak adlandırılan bölümün mermer tamamlamaları az miktarda yapılarak yeniden ayağa kaldırıldı. Sütunlu Cadde, tapınaktan ana köprüden geçerek şehir dışındaki Meter Steunene kutsal alanına giden törensel yolun bir parçasıydı. Malların satışa sunulduğu dükkanların girişi de buradaydı. Yapımı için tapınak yıkılan Sütunlu Cadde’nin 6. yüzyıla kadar varlığını orijinalliğiyle koruduğu ve bir deprem sonucu yıkıldığı tahmin ediliyor.
Kütahya’nın Çavdarhisar ilçesindeki Aizanoi Antik Kenti, sahip olduğu değerlerle Anadolu tarihini günümüze yansıtan en önemli merkezlerden biri. "İkinci Efes" olarak nitelendirilen Aizanoi’de, Anadolu’nun en iyi korunmuş Zeus Tapınağı bulunuyor. Kentte ayrıca 20 bin kişi kapasiteli amfi tiyatro ve buna bitişik 13 bin 500 kişilik stadyum, mozaikli hamam, sütunlu cadde, nekropoller, dünyanın ilk borsası varlığını koruyor. Çevresindeki köprülen halen kullanılmakta.
Çavdarhisar Belediyesi "İkinci Efes" olarak bilinen antik kentin turizme kazandırılması için bir dizi çalışma yürütüyor. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’nce (TÜRSAB) ilçede yapımına başlanan 95 yataklı otelin kaba inşaatı tamamlandı. Otelin hızla bitirilmesi ve hizmete açılması planlanıyor. Yerel yönetim, çevre düzenlemesi çalışmalarına da büyük önem veriyor. Koruma amaçlı imar planı tamamlanma aşamasına geldi. Çavdarhisar Belediye Başkanı İsmail Tanrıverdi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na çağrıda bulunarak antik kentteki restorasyonun tamamlanmasını istedi.
"Aizanoi’nin tanıtımı şimdiye kadar istenilen seviyede yapılamadı. Tanıtım için her türlü özverili çalışmayı yapmayı borç biliyoruz. Tanıtımın yapılmasıyla hem ilçe ekonomimize hem de ülke ekonomimize katkı sağlanarak, yeni istihdam alanları ortaya çıkarılacağını düşünüyorum. Aizanoi Kültür ve Turizm Derneği tarafından da tanıtım çalışmaları sürdürülüyor."
GEÇMİŞİ 5 BİN YIL ÖNCESİNE UZANIYOR
Aizanoi Antik Kenti, Kütahya il merkezine 57 kilometre uzaklıkta, Çavdarhisar ilçe merkezinde. Antik çağlarda Penkalas diye isimlendirilen Kocaçay Irmağı’nın yukarı kesimindeki kentin ismini mitolojik kahraman Azan’dan aldığı sanılıyor. Kent antik Frigya’ya bağlı yaşayan Aizanitislerin temel yerleşim alanı olarak biliniyor.
Aizanoi’nin yüksek platosu üzerindeki Zeus Tapınağı’nın çevresinde yapılan kazılarda, M.Ö 3 bin yıllarına ait yerleşme tabakaları ortaya çıkarıldı. Yakın zamanda ovanın birçok yerinde saptanan yerleşme tepeciklerinden biri de Anadolu’nun erken dönemlerinde bu ana kutsal alanın yerindeydi.
Daha sonra bu bölge değişimli olarak Bergama’ya ve Bithinya’ya bağlıyken, M.Ö 133’te Roma İmparatorluğu’nun egemenliğine girdi. Bu dönemde tahıl ekimi, şarap ve yün üretimi sayesinde zenginleşti. Ünü bölge sınırlarını aştı. Kesin kentleşme bulgularına, ancak 1. yüzyılın sonlarına doğru rastlanıyor.
M.S 330-726 döneminde piskoposluk merkezi olan Aizanoi, 7. yüzyıldan itibaren bu önemini yitirdi. Ortaçağ’da bir hisara dönüştürülen Zeus Tapınağı çevresindeki düzlük alan, 13. yüzyılda Selçuk Beyliği döneminde Çavdar Tatarları’nca üs olarak kullanıldı. Bundan dolayı bölgeye Çavdarhisar adı verildi. Kent 1824’te Avrupalı gezginlerce keşfedildi. Alman Arkeoloji Enstitüsü’nce 1926’da kazılar başlatıldı. Sonra bir süre ara verildi. Aynı enstitünün 1970’de başlattığı kazılar ise yaz aylarında altı hafta süreyle devam ediyor.
ANTİK KENTİN KÖPRÜSÜ 157 EYLÜLÜ’NDE AÇILMIŞ
Kocaçay’ın her iki yakasında bulunan ve Aizanoi’den kalan yapı kalıntılarının büyük bir kısmı, Roma İmparatorluğu dönemine ait eserler. Bu dönemde ırmağın taşan sularından korunmak amacıyla her iki kıyıda iri kesme taşlardan koruma duvarları yapılmış. İki yakayı birbirine bağlayan dört köprüden ikisi halen kullanılıyor. Üç kemerli köprü yıkılmış.
Antik şehrin bütün trafik yükünü bugün de beş kemerli ana köprüsü kaldırıyor. Köprü korkuluğunun bir kaidesi üzerindeki kitabeden, bu köprünün açılış töreninin 157 yılının eylül ayında yapıldığı anlaşılıyor. Kentin ana kutsal alanı olan Zeus Tapınağı’nın yapılabilmesi için Anadolu’nun erken evrelerine ait tabakaların ortadan kaldırılmış olduğu son kazılarda ortaya çıktı. Bu tabakaların molozlarının, tapınak alanının tekrar dolgusu sırasında kullanıldığı sanılıyor.
Tarihi kaynaklarda, tapınağın yapımına 2. yüzyılın 2. çeyreğinde başlandığı ve inşaat için gerekli harcamaların, geniş tapınak arazilerinin kiraya verilmesiyle sağlandığı belirtiliyor. Tapınağın ön galerisinin kuzey tarafındaki yazıta bakılırsa, toprağı kullananlar uzun yıllar kira ödememiş, İmparator Hadrian ile yazışmışlar. Tapınağın yazıt ve taşlarında savaş sahnelerini, atlıları gösteren çizimlere rastlanıyor. Bu çizimler, 13. yüzyılda tapınağın etrafındaki surlarda korunak arayan Çavdarların yaşamlarından sahneleri konu alıyor. Tapınağın önünde ise kadın büstü biçimli akroter yer alıyor.
KİREÇ TAŞINDAN HAMAM YAPTILAR
1982-1990 arasındaki araştırmalar, stadyum yapımının 160 yılından sonra başlanıp aralıklarla 3. yüzyıl ortalarına sürdüğünü ortaya koydu. Oturma sıraları hafif çokgen biçimli olduğundan, yapı ortada genişleme gösteriyor.
Tiyatronun sahne kısmı ise zengin mermer bezemelerle kaplı. Bu bezemeler yüzyıllar boyu süregelen çeşitli depremler yüzünden oturma basamaklarının ortasına yıkıldı. Sahne binasını süsleyen özenle yapılmış mermer mimarideki bezemeler üzerine yapılan araştırmalar, yapının önce tek kat olduğunu ortaya koyuyor. Daha sonra stadyum genişletilirken buraya da ikinci bir kat eklendi.
Tarihi kaynaklarda, 3. yüzyılın 2. yarısında şehrin kuzeydoğusunda aslında var olan büyük kireç taşı bloklardan oluşan bir bina içine ikinci büyük bir hamam inşa edildiği belirtiliyor. Hamamın zengin mermer kaplamaları, su ve ısıtma kanal kalıntıları, bugün bile görülebiliyor. Yıkanma odaları yapının ortasında. Bunlara çok sayıda yan mekan açılıyor.
Atın fiyatı üç köle
Roma İmparatoru Dioeletianus’un enflasyonla mücadele amacıyla hazırladığı mal satış bedellerinin taş bloklar üzerinde duyurulduğu Aizanoi, dünyanın ilk borsasına ev sahipliği yapıyor. 1971’de yapılan kazılarla ortaya çıkarılan borsadaki kitabelerde, imparatorluk pazarlarında satılan tüm malların satış ücretleri yer alıyor. Buna göre, kuvvetli bir kölenin fiyatı iki eşeğin, bir atın fiyatı ise üç köleninkine eşitti. Borsa yapısını kuzey doğudan sınırlayan köy evinin arkası 1992-1995 yılları arasında kazıldı. Burada, sütunlu galerilerle çevrili olan ve buluntulara göre 400’lü yıllarda inşa edildiği sanılan bir cadde ortaya çıkarıldı. "Sütunlu Cadde" olarak adlandırılan bölümün mermer tamamlamaları az miktarda yapılarak yeniden ayağa kaldırıldı. Sütunlu Cadde, tapınaktan ana köprüden geçerek şehir dışındaki Meter Steunene kutsal alanına giden törensel yolun bir parçasıydı. Malların satışa sunulduğu dükkanların girişi de buradaydı. Yapımı için tapınak yıkılan Sütunlu Cadde’nin 6. yüzyıla kadar varlığını orijinalliğiyle koruduğu ve bir deprem sonucu yıkıldığı tahmin ediliyor.