Kültürel zenginlikleriye Çin

Çin, kuzeyinde Moğolistan, kuzey doğusunda Rusya ve Kuzey Kore, doğusunda Güney Çin Denizi, güneyinde Vietnam, Laos, Birmanya, Hindistan, Bhutan ve Nepal, güney batısında Pakistan, Afganistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Kazakistan ile komşudur. Dünyada bulunan 7000 metreden yüksek 19 dağın 7 tanesi Çin’de bulunmaktadır. Dünyanın halen en fazla sırrı barındıran ülkelerinden birisi olarak kabul edilen, gizemli mağaraları, rengarenk dağları, enfes manzaraları, meşhur kanyonları, pirinç tarlaları, muhteşem şelaleri, yüzlerce adası ve birbirinden ilginç doğa renkleri ile Çin’in gezilecek yerlerinden bazılarını haberimizde bulabilirsiniz…

ÇİN SEDDİ

Ülkenin kuzeybatısı boyunca seyreden Çin Seddi harabeye dönen bölümleriyle beraber toplamda 8.851 kilometredir. Yapımına MÖ 221 senesinde başlanan Çin Seddi, MS 608’de, yani yaklaşık 800 yılda tamamlanmıştır. İnşa edilmesi için 8.000 civarında işçinin çalıştığı düşünülmektedir. Duvarın kalınlığı ve yüksekliği duvar boyunca sürekli değişmektedir. Taban 7 metre civarındayken üst kısımlar 6 metre civarındadır. Duvarın yüksekliği de çoğunlukla değişmekte olup ortalama 10 metre civarındadır. Çin Seddi’nin ülkeyi Türk saldırılarından korumak ve Çin’den kaçışları önlemek için inşa edildiği rivayet edilir. Çin Seddi birçok kesim tarafından insanoğlunun korku karşısında ortaya koyabileceklerinin ispatı olarak değerlendirilmektedir. Tarihi yapı dünyanın Yeni Yedi Harikası listesine 7 Temmuz 2007 tarihinde alınmıştır. Çin Seddi ayrıca UNESCO tarafından 1987 yılında dünya mirası listesine alınmıştır.

TOPRAK ASKERLER

Şensi eyaletinde bulunan Çin’in ilk hükümdarı Ghin Shi Huang’ın mezarında bulunan pişmiş kilden (terakota) yapılan heykellerdir. MÖ 2. yüzyılın başlarına ait heykeller Şensi’nin Şian merkezinde 1974’te bir çiftçi tarafından tesadüfi bir şekilde ortaya çıkarılmıştır. Mezarın yapımında yüz binlerce kişi çalışmıştır ve toprağın altında hala binlerce askerin ve savaş aracının bulunduğu öngörülmektedir. 1987 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan Toprak Askerler eşi benzeri görülmemiş yapılar olarak Çin’in tarihi yerlerindendir.

YASAK ŞEHİR

Burası başkent Pekin’in ortasında Ming ve Çing hükümdar ailelerinin ikametgahı olarak kullanılan bir İmparatorluk sarayıdır. 1406 ve 1420 seneleri içerisinde oluşturulan simge yapı, 8.707 odası ile mükemmel bir komplekstir. 720 metrekarelik sahayı içine alan saray, 1925 yılından bu yana Saray Müzesi’ne de ev sahipliği yapmaktadır. Şu anda Çin Halk Cumhuriyeti’nin devlet müsamerelerinin ve siyasi propagandalarının merkezi konumundadır. 1987’de UNESCO Dünya Mirasları’na dahil edilmiştir. Ayrıca muhafaza edilen en büyük tarihi ahşap bina unvanı ile tescil edilmiştir.

CENNET TAPINAĞI

Pekin’in güneydoğu kesiminde yer alan dini yapılar kompleksidir. Ming ve Ging hanedanlarının İmparatorları tarafından da ziyaret edilen tapınak, 1406 ve 1420 yılları arasında, imparatorların tanrıyla konuştukları ona kurban verdikleri bir ibadethane olarak inşa edilmiştir. Dairesel olarak inşa edilen yapı tamamen ahşaptır ve yapımında çivi kullanılmamıştır. Birbirinden farklı Çin sembolleriyle süslenmiş Cennet Tapınağı, kırmızı sütunları ve altın işlemeli motifleriyle oldukça etkileyici bir yapı. Yeryüzündeki cenneti simgeleyen tapınak, 1998 yılından beri UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde bulunmaktadır.

YUNGANG MAĞARALARI

Kuzey Çin, Datong'da bulunan Yungang Mağaraları, UNESCO Dünya Mirası Alanı kapsamında ve erken Çin Budist Mağara sanatının en güzel eserlerinden biri olarak biliniyor. Burada ziyaret edebileceğiniz 5 ana mağara var ve her birinde Buda'nın muhteşem heykelleri bulunuyor. Toplamda ise 51.000 Buda heykeli var.

HUANGSHAN

Anhui Eyaleti’nde bir dağdır. En yüksek noktası 1,864 metredir. 1.200 metre kilometrekarelik bir alanı kapsıyor. Dağda yüksek tepeler ve derin vadiler bulunuyor. Mükemmel manzaraları ile Huangshan bölgesi çam ağaçları, granit tepeleri ile dünyaca meşhurdur. Özellikle, Yuni tepesinin yanında bulunan ve “misafir karşılayan” anlamına gelen “Yingkesong” ağacı, Huangshan Dağı'nın sembolüdür. Çinli ressamlara ilham kaynağı olan dağ, yılın her döneminde seyahatçilerin ve dağcıların uğrak mekanıdır. Çin milletinin atası Huangdi, burada Budizm pratikleri yapmış ve sonunda buradan cennete gitmiş. Bu gibi hikayelerle ilgili tepelerin isimleri yüzlerce yıl içinde korunmuştur. Bundan dolayı da Huangshan Dağı, Çin'in Taoizm tarihinde önemli yer tutar. Özel doğa güzellikleri ve kültürel birikimleriyle, Huangshan Dağı, 1990 Dünya Doğa ve Kültür Mirasları Listesi'ne alındı.

JIUZHAIGOU ULUSAL PARKI

Jiuzhaigou, ‘dokuz köyün vadisi' anlamına geliyor. Jiuzhaigou Vadisi Tibet Platosu’nun kenarında Min Dağları’nın bir parçasıdır ve 72 bin hektarlık bir bölgeyi kapsamaktadır. Bir zamanlar bu vadide dokuz Tibet köyü varmış. Min Shan Dağları'nın 2000 metreden 4800 metreye kadar yükselen tepelerinde, Shuzheng, Rize and Zechawa vadilerinin oluşturduğu Y biçimli, 30 kilometre uzunluktaki bu vadide oldukça ender rastlanan altunî küt burunlu maymun, domuz porsuğu, misk geyiği gibi canlı türleri yaşıyor. Jiuzhaigou, dev pandaların da doğal habitatı. 1992 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil oldu. Jiuzhaigou'da 114 göl ve şelale var. Buzulların çekilmesiyle oluşan göller şelalelerle birbirine bağlanıyor. Suları kalsiyum karbonat zengini olduğundan göllerin en derin noktaları dahi çok rahat görülüyor. Böylesi bir doğa mucizesi efsanelerden de payına düşeni almış. İnanışa göre, Tibet tanrısı rüzgârdan yapılmış mistik aynayı gökyüzü tanrıçasına vermiş. Tanrıça aynayı elinden düşürmüş, ayna kırılmış ve bu göller oluşmuş. Göllerin her birinin kendine has güzelliği var. Göllerin isimleri hem bir tanımlama niteliğinde hem de göllerin ve akarsuların ruhu olduğuna inanan Budizm mistisizmini taşıyor. Ayna Gölü kendisini sarmalayan orman manzarasını yansıtıyor. Bambu Gölü, bambularla çevrili, Beş Çiçek Gölü'nde rengarenk su bitkileri yaşıyor. Çinliler, burası için “Gökyüzünün altında hiçbir yer Jiuzhaigou ile boy ölçüşemez” diyor.