Kredi kartına kanat takan gezginler

ATİLA ATASOY

Ruh sağlığımı korumak için seyahat ediyorum

Türk pop müziği şarkıcısı olarak tanıdığımız Attila Atasoy şimdilerde eczacılık yapıyor. Bu arada seyahati hobi olmaktan çıkarıp deneyimli bir gezgin olmuş. 15 yıldır mil kazandıran iki ayrı kart kullanıyor. Bu sayede Türkiye’de ve dünyada pek çok yer görmüş. Ruh sağlığını korumak için her fırsatta yola düştüğünü, bugüne kadar yaklaşık 80 ülke gördüğünü söylüyor: “Ekonomi milleriyle İngiltere, Malta dahil pek çok yere gittim. Kimsenin milini kullanmadım ama benimkilerden kızım faydalanıyor. Mil kullanımında hiçbir kriterim yok, bedava bulduğum her yere gidebilirim. Genellikle sezon dışı zamanları kolluyorum, duyuruları takip ediyorum. Zengin olmadığım için
buna mecburum zaten. Biletlerimi genellikle bir hafta önceden ayırtırım. Millerimle bilet alırken kuzu kuzu vergisini de ödüyorum, bu duruma gıcık oluyorum!”

AYHAN SİCİMOĞLU

Millerinizi pahalı uçuşlarda kullanın

Müzisyen, televizyon programcısı ve radyocu diye uzayıp gidiyor Ayhan Sicimoğlu’nun meslek hanesi. Bu listeye pekala profesyonel
seyyahlığı eklemek mümkün. Sadık bir kullanıcı olan Sicimoğlu millerinin tamamını yurtdışı seyahatlerinde harcamış: “Çoğunlukla millerimi okyanus aşırı uçuşlarda biletimi bir üst sınıfa yükseltirken kullanıyorum. Bazen ekonomi sınıfında uçtuğum da olur. Hindistan seyahati rüya gibiydi, daha önce gittiğim hiçbir ülkeye benzemeyen büyüleyici bir yer. Millerimi bir kez de kızım Ayşe’nin Paris seyahati için kullandım. Çok seyahat ettiğim için sayısını hatırlayamayacağım kadar ülke gördüm, bazılarında da uzun süreler yaşadım. Seyahat acentemin verdiği direktifler sayesinde kampanyaları takip ediyorum. Aşırı talebin olduğu dönemlerde uçmak isteyip de uçamadığım çok oldu. Güney Amerika’ya millerimi kullanarak gitmeyi hayal ediyorum, bu yöntemle en son geçen hafta Barselona’ya gittim. Mil kullanmanın püf noktası pahalı uçuşlarda değerlendirmek. Mesela, 150 Euro vermemek için 20 bin mil harcamak bana çok mantıklı gelmiyor.”

LEVENT ÖZÇELİK

Venedik’e ilk kez Bienal için gittim

Fotoğrafçı, yazar, yayıncı ve gece kulübü işletmecisi Levent Özçelik mil kullanmaya yaklaşık 6 yıl önce bir Lufthansa uçuşuyla başladı. Mil kullanarak Milano, San Francisco, Paris, Nice, Londra, Frankfurt ve Buenos Aires’e gitti: “Bu seyahatler içinde en heyecan vericisi, Venedik’ti. İlk kez ve Venedik Bienali için gitmiştim. Bence, sanat açısından ilgi çekici etkinlik olan bienal zamanı dışında Venedik sıkıcı bir şehir. Başkasının millerini hiç kullanmadım ama kızım Gizem benimkileri kullanıyor. Yılda ortalama 20-25 seyahat ediyorum, 70’ten fazla ülke görme fırsatı yakaladım. Mil kampanyalarını takip ediyorum, kışın daha çok oluyor. Millerimle Antarktika ve Yeni Zelanda’yı görmeyi isterdim. Biletlerimi genellikle son dakika ayırtıyorum. Fakat ön rezarvasyon yapılmasını tavsiye ederim. Eğer seyahati birden fazla kişi yapıyorsanız milleri kendi adınıza değil misafiriniz için kullanın. Hediye bilet mil kazandırmıyor, oysa satın aldığınız bilette mil sistemi işliyor. Bazı havayolu şirketleri mil karşılığı ürün ya da indirim sunuyor. Özellikle Lufthansa’nın geniş bir koleksiyonu var.”

MİRGÜN CABAS

Şu anda motorsiklet üstünde Güney Afrika turu yapıyorum

NTV programcılarından Mirgün Cabas, tam bir mil canavarı! Şu anda motosikletle Güney Afrika turunda, bu seyahate de milleriyle çıkmış. Kartı sayesinde Avrupa, Asya ve Afrika’da pek çok ülkeyi görmüş: “Bütün sene sağlık sigortasından market alışverişine tüm harcamaları kredi kartıyla yapıp, sonra da bütün biletleri millerle alıyorum. Yurtiçindeki mil karşılığı ödül bilet sistemindeki hesaplamayı adil bulmadığım için, sadece yurtdışı uçuşlarda kullanıyorum. İç hatlar bileti miline, hatta bazen daha azına yurtdışı bilet alınabiliyor. Kampanya varsa, yer buluyorsam mutlaka business, yoksa ekonomi alıyorum. Bizim evde bu işlerin piri kız arkadaşım. Seyahat, uçak organizasyonu denince havayolu mafyası gibi çalışır. Bazen de organizasyonu ben yaparım. Gideceğimiz yeri birbirimize kapıdan çıkarken söyleriz. Bu nedenle gayet heyecanlı oluyor. Kimin hesabı uygunsa bileti oradan alırız. İş yoğunluğuna ve ekonomik şartlara göre bazen ayda bir, bazen üç ayda bir seyahate çıkarız. Görmediğimiz bir Avrupa kentine 10-15 bin mile kampanya varsa, oradayız. En heyecan duyduğumuz tatiller, Uzakdoğu ülkeleri ve cumartesi sabahı gidip pazar akşamı döndüğümüz Avrupa şehirleri. Birlikte en son Tayland’a gittik. Oradan Vietnam ve Kamboçya’ya uçtuk. İç hat uçuşlarının birini de Star Alliance ortaklarından mille almıştık. Uzak yolculukların hazırlığına aylar önce başlamak, bilet ayırmak gerek. Sırt çantalı turistlikten hoşlanmadığım için otel ayarlamadan gitmiyoruz. Yakın-kısa seyahatleri birkaç gün önce, bazen son gün organize ediyoruz. Avrupa seyahatlerimizin önemli kısmı lezzet eksenli. Hazırlığa gitmek istediğimiz restorana yer ayırtarak başlıyoruz. Kampanyaları THY’nin web sitesinden takip ediyoruz, özellikle tatil sezonu dışındaki dönemlerin fırsatlarını. Ancak bu dönemde Uzakdoğu’ya, tropik coğrafyalara gitmek akılcı değil. Çünkü muson, fırtına sezonunda fiyatlar düşüyor. Giderseniz, otelden çıkamayabilirsiniz. THY’nin gittikçe sertleşen mil politikası ve hemen dolan sınıflar yüzünden son zamanlarda çok seyahati ertelemek, farklı şekilde planlamak zorunda kaldım. Bir bankanın vergileri de ödeyen kartına geçmeyi düşünüyorum. Hayalim mil kontenjanlarının daha geniş ve kuralların daha esnek olması. Mesela gidiş-dönüşün birinde düşük mil sınıfında yer olsa bile, iki bacağı da aynı sınıftan almak zorunluluğu olduğu için işe yaramıyor. Bu konuda daha esnek olabilirler. Vergilerde büyük adaletsizlik söz konusu. Uluslararası vergiler ve alan vergileri az çok bilinen rakamlar. Fakat Türkiye’deki uygulama fırsatları kullanma avantajını yolcunun burnundan getiriyor. Tayland için 500, Londra için 190, Güney Afrika’ya gelirken 400 TL ödedim!”

KUBİLAY TUNÇER

Yeni Zelanda’ya uçmak istiyorum

Kubilay Tunçer on parmağında on marifet taşıyanlardan; sihirbaz, yazar, oyuncu, psikolog ve eğitimci. İlk çıktığından beri mil kullanıyor: “Genellikle yurtdışı seyahatlerinde harcıyorum. Sayesinde 10 ülkeye gittim. En unutulmazı Londra uçuşuydu. Senede 3-4 kez yolculuk yaparım ve 60’a yakın ülke gördüm. Mil kullanırken ucuz, çabuk ve hızlı olmasına dikkat ediyorum. Kampanyaları takip etmiyorum, programıma uygun zamanlara denk gelirse millerimi kullanıyorum. Yer garantisi olmadığı için uçamadığım şehirler de oldu. Biletimi iş yoğunluğuma göre ayırtıyorum. Millerimi kullanarak en son Amerika’ya gittim. Bir de geçen ay Güney Fransa’da 10 günlük Lodève Şiir Festival’ne katıldım. Bu küçük bir kasaba ve ulaşımı hayli meşakkatli. Paris’ten hızlı trenle üç saat Montpellier’e gidip karayoluyla bir saat yolculuk yapıyorsunuz. Görmeyi arzuladığım yerlerin başında Yeni Zelanda geliyor. Biletlerdeki vergi miktarını çok fahiş, havaalanı vergisini de çok saçma buluyorum.”

CENGİZ SEMERCİOĞLU

GS’nin deplasmanlarına millerimle gidiyorum

Gazeteci, TV programcısı Cengiz Semercioğlu hem işi gereği hem de bilmediği şehirleri keşfetmek için çok seyahat ediyor. Mil kazandıran kartını sekiz yıl önce edinmiş. 2004’te milleriyle Fransa’ya uçtuktan sonra bu keyiften vazgeçememiş: “Para ya da chip kazandıran kredi kartım hiç olmadı, mil kazandıran tek kredi kartı kullanıyorum. Yurtiçinde bilet, yurtdışında mil kullanmaya özen gösteriyorum. Avrupa’nın yanı sıra Cape Town, Küba, Tayland gibi uzun uçuşlarda da kullandım. Beş yılda 15 ödül uçuşu kazandım. Genellikle ekonomi uçuyorum. En son Zagreb uçuşunda eşimin millerini kullandım. Arkadaşlarımla Galatasaray’ın Avrupa deplasmanlarına sık gideriz, birbirimizin millerinden yararlanırız. Şimdiye kadar tüm Avrupa ülkelerini, Uzakdoğu’da Endonezya, Tayland, Singapur, Afrika’da Mısır, Güney Afrika, bunun dışında Arjantin ve Küba’yı gördüm. Mil kullanırken kampanyalara pek bakmasam da, gideceğim ülkenin mevsim koşullarını göz önünde bulunduruyorum. Direkt uzun uçuşları tercih edip, üç ay öncesinden bilet alırım. Son dakikada havaalanından bilet aldığım da oldu. 200 binin üzerinde birikmiş milim var. Kasımda Brezilya’ya gideceğim. Nairobi, Mumbai ve Laos’u da merak ediyorum. Vergiler çok yüksek. Sao Paolo için iki kişilik ödül biletin vergisine bin TL ödedim. Miller 5-10 bin daha artırılsın ama vergiyi yolcuya ödetmesinler. Ortalamanın biraz üzerinde kredi kartı harcaması olanlara kesinlikle bu programları tavsiye ederim.”

EMEL KURHAN

New York’u unutamadım, hedefim Tokyo

Moda ve aksesuvar tasarımcısı Emel Kurhan, ablası Yaz ile birlikte Yazbukey markasını yarattı. Ablası Fransa’da yaşadığı için Paris-İstanbul arasında çok sık seyahat etmeye başlayınca mil kullanımına yöneldi. Floransa’dan Meksika’ya bu sayede geziyor. “Mil ile gittiklerim arasında en unutulmazı, beş yıl önceki New York seyahatiydi. Çocukluğumdan beri hayalini kuruyordum. Ablamla çok güldük, eğlendik. Bol bol müze gezdik, müzikallere gittik, sokaklarda dolaştık. Özgürlük Heykeli’ne çıkmak hariç her türlü turistik aktiviteyi yaptık. Bugüne kadar 30’un üstünde ülke gördüm, her yıl mutlaka yeni bir ülke görmek istiyorum. Her ay Paris’e gidiyorum. Seyahat rotalarımı, kartların web sitelerinden düşük millerle gideceklerim arasından seçiyorum. İstediğim zaman tatile çıkabildiğim için bayram ve yılbaşı gibi yoğun dönemlerde yolculuk yapmıyorum. Millerimle ilk fırsatta Tokyo’ya uçmak istiyorum. Şikayetim vize ve vergiler. Herkese üşenmeyip yeni yerler görmelerini tavsiye ederim.”

MURAT ŞEKER

Millerimle Makedonya’ya gittim Bulgar çeteci rolünde köy bastım

Yaklaşık sekiz yıldır mil kazandıran kredi kartı kullanan genç yönetmeni Murat Şeker’i İki Süper Film Birden, Plajda ve Aşk Tutulması filmleriyle tanıyoruz. Şu sıralar Aşk Geliyorum Demez adlı bir romantik komedi çekiyor. Şeker, seyahati sevdiği için mil uygulamasından memnun: “Mil kullanımım harcama oranıma göre değişiyor. Hollanda’dan Amerika’ya birçok yere gittim. Genellikle ekonomi uçtum, birkaç kez business promosyonundan da yararlandım. En son Makedonya’ya gittim. Tatil yaptım, senaryo yazdım, Elveda Rumeli TV dizisinin üç bölümünde oynadım; Bulgar çeteci Todor olup Türk köylerini bastım! En etkilendiğim yolculuk iki haftadan fazla kaldığım New York oldu. Türk Filmleri Festivali’ne katıldım, şehri gezdim. Mil konusunda fazlasıyla bireyciyim, ne kullanırım ne de kullandırırım! 15 civarında ülke gördüm. İskandinavya ve İngiltere hariç Avrupa’nın her yerine gittim. Tunus ve Amerika’yı ziyaret ettim. İyi bir promosyon takipçisi değilim, ancak gitmek istediğim zaman sorup öğreniyorum. Latin Amerika’yı, özellikle de Arjantin ve Peru’yu görmeyi çok istiyorum. Mil kullanıcılarına promosyonları takip edip makul ve mantıklı nokta atışları yapmalarını öneririm. Bunun için biraz geniş zaman lazım tabii. Çok gezen mi çok okuyan mı bilir derler ya, bence en doğrusu gezerken okuyan!”

SIDIKA KARAMAN

Fas seyahatim harikaydı

Mühendis Ayşe Sıdıka Karaman, şimdilerde İstanbul Akaretler’de Sıdıka adlı kafe restoranı işletiyor. Harcama yaptıkça yurtdışına gidebilme olanağını keşfedince çok şaşırmış ve sevinmiş, mil kazandıran kredi kartı kullanmaya başlamış: “Yurtiçi uçuşlar için biriktirsem de zaman zaman yurtdışında kullandığım da oluyor. Fas, Rusya ve Fransa’ya gittim. Mil seyahatlerim arasında en unutulmazı Fas. Kazablanka’dan başlayıp Atlantik kıyısını gezdim, Marakeş’i gördüm. Fas’ın renkliliğinden çok etkilendim. Atlas Dağları arasında bir İsviçre kasabası da, Bedevi çadırları da sörf yapan modern gençleri de görüyorsunuz. En beğendiğim şehri Fes. Ufacık, ancak binlerce enteresan sokak var. Kaybolmamak imkansız ve özellikle kaybolmak istiyorsunuz zaten. Fas’ı fotoğraf çekmek için yeniden görmek istiyorum. Her yıl bir yerlere gitmeye çalışıyorum, ancak özellikle son yıllarda işlerimin yoğunluğu yüzünden pek fırsat bulamıyorum. Şimdiye kadar 10 ülkeyi gezme fırsatı buldum. Millerimi kullanırken uzak ülkelere gitmeyi tercih ediyorum. Kampanyaları izlemiyorum, bir yere gitmeye karar verirsem mevsimleri inceliyorum. Seyahat etmeye vaktim olmadığı için isteyip de uçamadığım çok oldu. Millerimle en son Fransa’ya uçtum. Güney Amerika’ya birkaç sefer yapmayı hayal ediyorum. Son gün bilet peşinde koşma huyumu hiç sevmiyorum ama bundan bir türlü kurtulamadım. Millerle alınan bilet ödül olduğu için vergiden şikayet etmiyorum.”

ÖZGE ULUSOY

Mil biriktirmeye Kainat Güzeli Yarışması’yla başladım

Eski balerin, model, oyuncu ve güzel sanatlar öğrencisi Özge Ulusoy 2003’te Türkiye Güzeli seçildikten sonra Kainat Güzeli Yarışması’na katılmak için Panama’ya uçtu. Mil toplamaya da bu seyahat sayesinde başladı: “Mesleğim gereği çok seyahat ettiğim için miller çok işime yarıyor. Genellikle yurtiçinde kullanıyorum. Bir ABD seyahatimde de biletimi üst sınıfa yükseltmiştim. Bu sene, annemi de alıp, birikmiş millerimle Avrupa’ya gitmeyi planlıyorum. Şimdiye kadar 25 ülke gördüm. Mille çıktıklarım arasında en unutulmazı arkadaşlarımla gittiğim Çeşme’ydi. Kız kıza gittik, çok keyifliydi. Mil kullanımında avantajlı dönemleri takip etmiyorum, bundan sonra takip etmeye kararlıyım. Güney Amerika’yı çok sevmiştim. Tamamını gezmek istiyorum, özellikle de Uruguay’ı... Millerimle yapabilsem ne güzel olur.”