Metin YÜKSEL
Son Güncelleme:
Kozan kültür ve tarih turizmine açılıyor
Yumuşak iklimi, yaylaları, tarihi evleri ve milattan önce kurulan medeniyetlere ev sahipliği yapmış kaleleriyle Adana’nın Kozan İlçesi, önümüzdeki yıllarda Çukurova bölgesinde yıldızı parlayacak bir turizm bölgesi olmaya aday. Lezzetli balı ve narenciye ürünleriyle ünlü Kozan, sahip olduğu kültür, tarih ve turizm potansiyeliyle de ön plana çıkmak istiyor.
Belediye öncülüğünde ilçede kentsel dönüşüm projeleri başlatıldı. Kozan’a 8 kilometre mesafedeki Karasis Kalesi’nde kazı çalışmaları sürüyor. Kozan ve Anavarza kaleleri yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmeye devam ediyor.
Adana’ya 68 kilometre uzaklıkta, nüfusu hızla büyüyen ilçelerden biri Kozan. Narenciye bahçelerinde her türlü meyvenin yetiştiği Kozan, narı ve balıyla da ünlü. Türkiye genelinde marka haline gelmiş Binboğa balı Kozan’da üretiliyor.
İlçe, narenciye ve baldaki iddiasını artık kültür ve tarih turizminde de sürdürmek istiyor. Bu amaçla geçen yıl Kozan’da ilk kez geniş katılımlı bir sempozyum düzenlendi. Sempozyuma Türkiye’nin farklı bölgelerinde, tarihi mirası koruma altına almayı başarmış ilçelerin yöneticileriyle, çeşitli üniversitelerden akademisyenler katıldı. İki gün süren sempozyum sonucunda kentin tarihi ve kültürel mirasının yeniden canlandırılması yönünde kararlar alındı.
Kozan gezimizin ilk durağı Yaverin Konağı. Bölgenin en eski sivil mimari örneklerinden biri. Belediye öncülüğünde başlatılan çalışmalar meyvesini vermeye başlamış. Yaverin Konağı da restorasyon programına alınmış. Çalışmalar bitince Yaverin Konağı misafirhane ve restoran olarak turistlere hizmet verecek. Kozan’da Yaverin Konağı gibi ilgi bekleyen onlarca ev var. Kozan Belediyesi, Yaverin Konağı’nın restorasyonunu üstlenerek, her geçen gün sayıları azalan tarihi evlerin dönüşümüne öncülük yapmak istiyor.
Sonraki durağımız tarihi Bedesten. Osmanlı’nın son dönemlerinde yapılan bedesten de ilgisizlik ve bakımsızlıktan ciddi hasar görmüş durumda. Restorasyon projesini Gazi Üniversitesi üstlenmiş, yakın zamanda eski görünümüne kavuşacak. Birinci derecede SİT alanı ilan edilen kent merkezindeki dükkanlar tek tek elden geçirilerek, ortak bir görünüme kavuşturulacak. Belediye, kent merkezindeki diğer yapıların da ortak bir görünüm kazanması için ayrı bir proje hazırlıyor. Bu arada, kentin en büyük ve en eski camii olan Hoş Kadem Camii’ni de görmeyi ihmal etmeyin.
Bedesten’den sonraki durak Kozan Kalesi. Yapımı milattan önceye uzanan kalenin dört bir yanından Çukurova’yı ve Kozan’ı seyretmek mümkün. Kaleye tırmanış biraz zahmetli ancak yukarı çıkınca karşılaştığınız manzara yorgunluğunuzu unutturuyor. Bu arada, Hıristiyan dünyasının en önemli manastırlarından biri olan Meryem Ana Manastırı’na ait kalıntıların kalenin içinde olduğunu hatırlatalım.
Kozan gezimizin en önemli duraklarından biri Anavarza Kalesi. Anavarza’yla Kozan arası 25 kilometre. Seyhan yolu üzerinden ulaşılıyor. Kalenin altındaki Dilekkaya Köyü, o dönemlere ait kalıntıların arasında kurulmuş bir köy. Binlerce yıllık kalıntılar ve parçalanmış sütun başları ve süslemeler köyün farklı noktalarında duruyor. Anavarza Kalesi, Kozan Ovası’nın tam ortasında. Yüksek kayalıkların üzerinde duran bir kartal yuvasını andırıyor. Yirmi dakika süren hafif tempolu bir yürüyüşten sonra kaleye ulaşılıyor. Kaleye tırmanmak için 330 basamak çıkmak zorundasınız. Merdivenler yorucu olur diyorsanız kaya mezarların arasından çıkmanız da mümkün. Kalenin dört bir yanı lahit mezarlarla çevrili. Hiçbir koruma önleminin bulunmadığı antik kent ve kale, hazine avcıları tarafından didik didik edilmiş.
ANAVARZA’NIN HÜZÜNLÜ EFSANESİ
Anavarza’nın bir efsanesi var. Anavarza krallarından birinin güzel kızına, hem yakındaki bir Ermeni kralının oğlu hem de bir Türk beyinin oğlu aşık olur. Kral kızını hangisiyle evlendireceğine karar veremez. Hangi prens en kısa zamanda Anavarza’ya içme suyu getirirse, kızını onunla evlendireceğini söyler. İki aşık kalenin farklı yönlerinde işe koyulurlar. Küçük bir bölümü bugüne kadar ayakta kalan su kemerlerini yaparlar. Ermeni prens elini çabuk tutar, yarışı kazanır ve kralın kızıyla evlenmeye hak kazanır. Ancak prensesin gönlü Türk gencindedir. Babasının kararı karşısında çaresiz kalan prenses Anavarza kalesinin en sarp yerinden kendini boşluğa bırakır ve ölür.
Anavarza kadar önemli bir bölge de Karasis Kalesi. Torasların uzantısı olan Dağılcak mevkiindeki kaleye 8 kilometrelik bir yoldan ulaşılıyor. Karasis yamaçlarında biten yolun kalan kısmı yürüyerek katediliyor. Karasis’in tarihi çok eski. Yapılan arkeolojik kazılarda Kartacalılar ve Büyük İskender’e ait nişanlar bulunmuş. Karasis’teki kazı çalışmaları Prof. Dr. Mustafa Sayar gözetiminde sürüyor. Ulaşımı kolaylaştırmak için yeni bir yol inşaatına başlanmış. Yol çalışması bittikten sonra ziyaretçi trafiğinin artması bekleniyor.
Kozan’da Akdeniz iklimi hakim. Her mevsim gezmeye elverişli bir havası var. Yaylaları da görülmeye değer. Kentin yakınındaki Horzum, Suluhan, Savruk ve Çumluuşağı yayları bunlardan birkaçı. Kozan barajının etrafı ve Dağılcak bölgesi mesire yeri olarak düzenlenmiş.
NASIL GİDİLİR
Kozan Adana’ya 68 kilometre uzaklıkta. Adana-Kozan arasında ulaşımı sağlayan otobüs ve minibüsler var. Çevre illerden ve ilçelerden Kozan’a gitmek için alternatif yollar mevcut. İstanbul’dan hem THY’nin hem de özel havayolu şirketlerinin Adana’ya tarifeli seferleri bulunuyor.
NEREDE KALINIR
Tarihi ve kültürel zenginliklerinin çokluğuna rağmen Kozan yoğun turist olan bir bölge değil. Bu nedenle otellerin sayısı sınırlı. Yerli ve yabancı turistler konaklamak için Adana’yı tercih ediyorlar. Adana, beş yıldızlı otellerinden küçük pansiyonlara kadar farklı alternatifler sunuyor. Kozan’da küçük otellerin yanısıra tercih edilen büyük tek otel Avşaroğlu Oteli. Tel: 0322 515 16 75
NEREDE NE YENİR
Adana denilince akla ilk gelen yemek tabii ki kebap. Kozan’da da böyle. Adım başı bir kebapçıyla karşılaşıyorsunuz. Büyük, küçük onlarca ocakbaşından dumanlar yükseliyor. Izgara et çeşitlerini, farklı kebapları ve dürümleri Kozan’daki her lokantada yemek mümkün. Bu arada kebabın yanısıra içli köfte, mantı ve sarma yapan restoranlar da var. Kebap çeşitlerinin ve Kozan’a özgü lezzetlerin yenilebileceği lokantalar şunlar: Devecioğlu Restoran, Sağmenler Restoran, Özkanlar Restoran ve Ali Ustanın Yeri.
Adana’ya 68 kilometre uzaklıkta, nüfusu hızla büyüyen ilçelerden biri Kozan. Narenciye bahçelerinde her türlü meyvenin yetiştiği Kozan, narı ve balıyla da ünlü. Türkiye genelinde marka haline gelmiş Binboğa balı Kozan’da üretiliyor.
İlçe, narenciye ve baldaki iddiasını artık kültür ve tarih turizminde de sürdürmek istiyor. Bu amaçla geçen yıl Kozan’da ilk kez geniş katılımlı bir sempozyum düzenlendi. Sempozyuma Türkiye’nin farklı bölgelerinde, tarihi mirası koruma altına almayı başarmış ilçelerin yöneticileriyle, çeşitli üniversitelerden akademisyenler katıldı. İki gün süren sempozyum sonucunda kentin tarihi ve kültürel mirasının yeniden canlandırılması yönünde kararlar alındı.
Kozan gezimizin ilk durağı Yaverin Konağı. Bölgenin en eski sivil mimari örneklerinden biri. Belediye öncülüğünde başlatılan çalışmalar meyvesini vermeye başlamış. Yaverin Konağı da restorasyon programına alınmış. Çalışmalar bitince Yaverin Konağı misafirhane ve restoran olarak turistlere hizmet verecek. Kozan’da Yaverin Konağı gibi ilgi bekleyen onlarca ev var. Kozan Belediyesi, Yaverin Konağı’nın restorasyonunu üstlenerek, her geçen gün sayıları azalan tarihi evlerin dönüşümüne öncülük yapmak istiyor.
Sonraki durağımız tarihi Bedesten. Osmanlı’nın son dönemlerinde yapılan bedesten de ilgisizlik ve bakımsızlıktan ciddi hasar görmüş durumda. Restorasyon projesini Gazi Üniversitesi üstlenmiş, yakın zamanda eski görünümüne kavuşacak. Birinci derecede SİT alanı ilan edilen kent merkezindeki dükkanlar tek tek elden geçirilerek, ortak bir görünüme kavuşturulacak. Belediye, kent merkezindeki diğer yapıların da ortak bir görünüm kazanması için ayrı bir proje hazırlıyor. Bu arada, kentin en büyük ve en eski camii olan Hoş Kadem Camii’ni de görmeyi ihmal etmeyin.
Bedesten’den sonraki durak Kozan Kalesi. Yapımı milattan önceye uzanan kalenin dört bir yanından Çukurova’yı ve Kozan’ı seyretmek mümkün. Kaleye tırmanış biraz zahmetli ancak yukarı çıkınca karşılaştığınız manzara yorgunluğunuzu unutturuyor. Bu arada, Hıristiyan dünyasının en önemli manastırlarından biri olan Meryem Ana Manastırı’na ait kalıntıların kalenin içinde olduğunu hatırlatalım.
Kozan gezimizin en önemli duraklarından biri Anavarza Kalesi. Anavarza’yla Kozan arası 25 kilometre. Seyhan yolu üzerinden ulaşılıyor. Kalenin altındaki Dilekkaya Köyü, o dönemlere ait kalıntıların arasında kurulmuş bir köy. Binlerce yıllık kalıntılar ve parçalanmış sütun başları ve süslemeler köyün farklı noktalarında duruyor. Anavarza Kalesi, Kozan Ovası’nın tam ortasında. Yüksek kayalıkların üzerinde duran bir kartal yuvasını andırıyor. Yirmi dakika süren hafif tempolu bir yürüyüşten sonra kaleye ulaşılıyor. Kaleye tırmanmak için 330 basamak çıkmak zorundasınız. Merdivenler yorucu olur diyorsanız kaya mezarların arasından çıkmanız da mümkün. Kalenin dört bir yanı lahit mezarlarla çevrili. Hiçbir koruma önleminin bulunmadığı antik kent ve kale, hazine avcıları tarafından didik didik edilmiş.
ANAVARZA’NIN HÜZÜNLÜ EFSANESİ
Anavarza’nın bir efsanesi var. Anavarza krallarından birinin güzel kızına, hem yakındaki bir Ermeni kralının oğlu hem de bir Türk beyinin oğlu aşık olur. Kral kızını hangisiyle evlendireceğine karar veremez. Hangi prens en kısa zamanda Anavarza’ya içme suyu getirirse, kızını onunla evlendireceğini söyler. İki aşık kalenin farklı yönlerinde işe koyulurlar. Küçük bir bölümü bugüne kadar ayakta kalan su kemerlerini yaparlar. Ermeni prens elini çabuk tutar, yarışı kazanır ve kralın kızıyla evlenmeye hak kazanır. Ancak prensesin gönlü Türk gencindedir. Babasının kararı karşısında çaresiz kalan prenses Anavarza kalesinin en sarp yerinden kendini boşluğa bırakır ve ölür.
Anavarza kadar önemli bir bölge de Karasis Kalesi. Torasların uzantısı olan Dağılcak mevkiindeki kaleye 8 kilometrelik bir yoldan ulaşılıyor. Karasis yamaçlarında biten yolun kalan kısmı yürüyerek katediliyor. Karasis’in tarihi çok eski. Yapılan arkeolojik kazılarda Kartacalılar ve Büyük İskender’e ait nişanlar bulunmuş. Karasis’teki kazı çalışmaları Prof. Dr. Mustafa Sayar gözetiminde sürüyor. Ulaşımı kolaylaştırmak için yeni bir yol inşaatına başlanmış. Yol çalışması bittikten sonra ziyaretçi trafiğinin artması bekleniyor.
Kozan’da Akdeniz iklimi hakim. Her mevsim gezmeye elverişli bir havası var. Yaylaları da görülmeye değer. Kentin yakınındaki Horzum, Suluhan, Savruk ve Çumluuşağı yayları bunlardan birkaçı. Kozan barajının etrafı ve Dağılcak bölgesi mesire yeri olarak düzenlenmiş.
NASIL GİDİLİR
Kozan Adana’ya 68 kilometre uzaklıkta. Adana-Kozan arasında ulaşımı sağlayan otobüs ve minibüsler var. Çevre illerden ve ilçelerden Kozan’a gitmek için alternatif yollar mevcut. İstanbul’dan hem THY’nin hem de özel havayolu şirketlerinin Adana’ya tarifeli seferleri bulunuyor.
NEREDE KALINIR
Tarihi ve kültürel zenginliklerinin çokluğuna rağmen Kozan yoğun turist olan bir bölge değil. Bu nedenle otellerin sayısı sınırlı. Yerli ve yabancı turistler konaklamak için Adana’yı tercih ediyorlar. Adana, beş yıldızlı otellerinden küçük pansiyonlara kadar farklı alternatifler sunuyor. Kozan’da küçük otellerin yanısıra tercih edilen büyük tek otel Avşaroğlu Oteli. Tel: 0322 515 16 75
NEREDE NE YENİR
Adana denilince akla ilk gelen yemek tabii ki kebap. Kozan’da da böyle. Adım başı bir kebapçıyla karşılaşıyorsunuz. Büyük, küçük onlarca ocakbaşından dumanlar yükseliyor. Izgara et çeşitlerini, farklı kebapları ve dürümleri Kozan’daki her lokantada yemek mümkün. Bu arada kebabın yanısıra içli köfte, mantı ve sarma yapan restoranlar da var. Kebap çeşitlerinin ve Kozan’a özgü lezzetlerin yenilebileceği lokantalar şunlar: Devecioğlu Restoran, Sağmenler Restoran, Özkanlar Restoran ve Ali Ustanın Yeri.