Kont Dracula’nın kalesi

Bran Kalesi de bu özelliğiyle kitaptaki hayali kaleyle birebir uyuştuğundan, kale ‘Dracula’nın Kalesi’ olarak dünyaca ünlenmiş durumda. Aslında Stoker’ın bu kale hakkında bilgisi olduğuna dahil herhangi bir kanıt bulunmuyor. Ancak yazarın, Kont Dracula karakterini oluştururken Kazıklı Voyvoda’dan ilham aldığına dair kanı yıllardır varlığını sürdürüyor.

Nitekim kale de Osmanlılara karşı savunma amaçla inşa edilmişti. Efsaneyle ilgili diğer kaleler arasında yine Romanya’daki Poenari ve Corvin Kaleleri’nin de adı geçiyor. Günümüzde turistlere açık bir müze olarak hizmet veren kalede, Kraliçe Marie tarafından toplanan mobilya ve sanat eserlerini sergileniyor. Turisteler kendi başlarına ya da bir rehber eşliğinde kale içinde tur atabiliyor.

Tepenin aşağısında geleneksel Romanya köylülerinin kulübe, ahır gibi yapılarının sergilendiği bir açık hava müzesi de bulunuyor. Bran Kalesi’nin inşasına, Macar Kralı 1. Louies tarafından 19 Kasım 1377 tarihinde Braşov Saksonlarına masrafları ve emek gücünü kendilerinin karşılaması koşulu ile taştan bir kale yapmalarına izin vermesi ile başlanmış. 1438-1442 yılları arasında kale Osmanlı İmparatorluğu’na karşı savunmada kullanılmış, daha sonraları Erdel ve Eflak arasından geçen dağda, gümrük işlevi görmüş.

Kazıklı Voyvoda olarak bilinen Eflak hükümdarı Vlad Tepeş’in kale tarihinde önemli bir rol oynamadığı da bazı tarihçiler tarafından iddia ediliyor. Bu tarihçilere göre; Kazıklı Voyvoda 1448-1476 yılları arasında Bran Geçidinden birkaç kere geçmiş ancak kalenin efsanesi olarak tanımlanmak için bu pek yeterli değil. 1920 yılında Romanya Krallığı’nın resmi ikameti olan kale, Kraliçe Marie’nin favori mekanı ve inzivaya çekildiği yer olarak biliniyor.

Fotoğraflar: DepoPhotos