‘Hiç şüphesiz ki dünyanın en güzel yeri’

Doğanın cömert davrandığı coğrafyalardan Antalya’yı tarif edebilmek için Atatürk’ün “Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir” sözü geliyor hemen akla. Bergama Kralı II. Attalos’un akıncılarına “Bana bir yeryüzü cenneti bulun” demesi üzerine ona Antalya’nın gösterilmesi de boşuna değil. Yazın genellikle bu güzel ilimizin ilçelerindeki tatil destinasyonları tercih edilse bile şehir merkezinde de gezi listenize ekleyebileceğiniz birçok tarihi ve doğal güzellik var. Önce merkezden başlayıp sonra rotamızı popüler duraklara çevirelim...

Görkemli kapıdan girin

◊ Kaleiçi’ndeki cumbalı tarihi evlerin arasında dolaşarak şehir turuna başlayabilirsiniz. Kaleiçi’ne birçok giriş var ama en görkemlisi Hadrian Kapısı. Üç Kapılar adı da sık kullanılıyor. Her sokağı denize açılan Kaleiçi’nde Hıdırlık Kulesi ve Yivli Minare şehrin simgelerinden.

◊ Antalya Müzesi müthiş bir koleksiyona sahip. Lahitler, tanrı ve tanrıça heykelleri Roma dönemi hakkında bize çok şey anlatıyor. Müzenin en popüler parçası da Herakles Lahdi. Müzeden çıkınca varyanttan aşağı inip meşhur Konyaaltı sahilinde denize girebilirsiniz. Merkeze sadece 30 kilometre mesafede, Toros Dağları’nın zirvesindeki Termessos ise Türkiye’nin en iyi korunmuş antik kentlerinden.

◊ Antalya’nın sürprizi bol yerlerinden bir diğeri de Geyikbayırı. Oraya gittiğinizde kendinizi Bey Dağları’nın zirvesinde, Geyiksivrisi Dağı eteklerinde, yemyeşil bir doğanın kucağında bulacaksınız. Burası aynı zamanda ülkemizin en büyük kaya tırmanışı alanı. Geyikbayırı’na doğru giderken Doyran Çayı üzerindeki tahıl ambarlarını ve Sinan Değirmenleri’ni görmeden geçmeyin.

Mutfağa Yörük gelenekleri hâkim

◊ Akdeniz deyince akla ilk gelen deniz ürünleri olsa da Antalya mutfağına Yörük geleneği hâkim. Et, balıktan daha çok tercih ediliyor. En iyi yöresel tatları 7 Mehmet Restoran’da bulabilirsiniz. Şehrin meşhur şiş köftesi ve tahinli piyazı için adresiniz Şişçi Volkan olmalı. Akşam yemeğinde Asmani Restoran ve Sıralı Kebap, deniz ürünleri ararsanız da Göz Balık’ı öneririm. 

◊ Antalya’da sayısız konaklama seçeneği var. Akra Hotels, The Marmara Hotel, Kaleiçi’ndeki RuinAdalia, Hotel Su ve Lara Barut Collection kendinizi özel hissedeceğiniz yerlerden.

Gece hayatı meşhur

◊ Antalya’dan Kaş’a doğru giderken öncelikle çam ağaçları gölgesindeki Kemer yolu karşılıyor sizi. Kemer’e gelmeden Göynük Kanyonu’na uğrayabilirsiniz. Burası Likya Yolu’nun fazla bilinmeyen parkurlarının bir parçası.  

◊ Ayışığı Parkı’ndaki Qualista Beach, Antalya’nın en iyi plajlarından. Kemer’in bakir koylarından Alacasu Cennet, Maden ve Bostanlık koylarını da tekneyle keşfedebilirsiniz.

◊ Kemer’de birçok konaklama seçeneği var. NG Phaselis Bay, Club Med Palmiye, Sailor’s Beach Club ve Maxx Royal Kemer Resort’un yanında Olympos Mountain Lodge ilk akla gelenler. 

◊ Gece hayatıyla meşhur olan Kemer’in sahil şeridindeki plaj ve kafelerde genelde canlı müzik yapılıyor. Ancak asıl büyük eğlence ünlü DJ ve müzisyenlerin sahne aldığı Aura Club, Club Inferno ve Kristall Club Kemer gibi gece kulüplerinde oluyor.

Portakal kokusu

◊ Tertemiz koylarıyla huzur veren bir yer Finike. Portakal bahçesi kokusuyla uyumak için Limyros Nehri kenarındaki Turkuaz Köy’ü tercih edebilirsiniz. Neşeli Balık en sevilen balıkçılardan.

◊ Demre’ye giden kıvrımlı yollarda ilerledikçe irili ufaklı öyle güzel koylar çıkıyor ki karşınıza... Özellikle Mağaralı Koy’u es geçmemenizi tavsiye ederim. Kendiliğinden oluşmuş, içinde egzotik bir plajı olan bir mağara bu.

Şifalı sularda yüzün

◊ Demre Noel Baba ile ün yapsa da onda çok daha fazlası var. Myra’nın limanı olarak bilinen Andriake Antik Kenti ve çok sayıda eserin sergilendiği Likya Medeniyetleri Müzesi’ni görün. Burguç’un şifalı sularına da girin.

◊ Sülüklü ve Taşdibi, en güzel plajları. Beymelek Lagünü günbatımını izlemek için ideal. Demre’den tekneyle Kekova koylarına ve Kaleköy’e bir mavi yolculuk yapabilirsiniz. Buzağı Koyu’na da uğrayın.

◊ Kemer ve beldelerini geçtikten sonra ilk önce karşınıza Çıralı çıkacak. Çıralı’dan Olimpos’a sahilden yürüyerek geçebilirsiniz. Adrasan ise Olimpos sapağını geçtikten hemen sonra. Suluada bu bölgenin gözbebeği. Hem Adrasan’dan hem de Olimpos’tan katılabileceğiniz Suluada tekne turları var.

◊ Çıralı’nın olmazsa olmazı Yanartaş. Çıralı mesiresinden 30-40 dakikalık yürüyüşle tepeye çıkılıyor. Taşların içinden gelen doğalgazla yanan alevlerin verdiği atmosfer akşamları büyüleyici.

◊ Adrasan’dan Karaöz’e giderken Gelidonya Feneri’ni ve yol üzerindeki Korsan Koyu’nu da görebilirsiniz.

Aşk gibi bir yer

◊ Bir kez yolunuz düştü mü hep gitmek isteyeceksiniz. Aşkın her harfi boşuna geçmiyor bu kasabanın adında. En güzel plajları Hidayetin Koyu ve Limanağzı. Kaputaş Plajı’nda da mavinin binbir tonunu göreceksiniz.

◊ Çukurbağ el değmemiş doğasıyla harika bir köy. Likya döneminin önemli bağcılık merkeziymiş. Bu yol üzerindeki Girdavlı Tepe’ye vardığınızda sizi Antiphellos Antik Kenti karşılıyor.

◊ Konaklama için Meis Exclusive, Luvi, Molino ve Radisson Blu tercih edilebilir. Kahvaltı için Dudu Mutfak, güzel müzik arıyorsanız Derya Beach, akşam yemeği için Demeti ve Zaika listenizde olsun.

◊ Kaş’ın bir mahallesi olan Kalkan dünyaca ünlü antik kentlere, muhteşem koylara, kumsallara ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en uzun (18 km) doğal plajlarından olan ve Patara Antik Kenti ile iç içe geçmiş Patara gibi.

◊ Kalkan Bezirgân Köyü Akdeniz’in sıcağından ve neminden kaçabileceğiniz harika bir nokta. Yörük ve Türkmen kültürünün izlerini göreceğiniz köyün taş evleri arasında yürüyüş yapabilirsiniz.

Kekova mavisi

◊ Türkiye’nin sadece denizden ulaşılabilen ender köylerinden biri olan Kaleköy, Kaş’a bağlı Kekova Adası’nda. Eski taş evlerin arasından geçerken kendinizi bir masal diyarında hissedebilirsiniz. Kekova mavisi diye bilinen bir renk var, bunu civardaki koyları keşfettikçe daha iyi anlayabilirsiniz. Batık şehre yapacağınız tekne turunda tarihi merdivenler, kayıkhaneler ve kral mezarları çıkıyor karşınıza.

◊ Çamlıca, İnönü, Burç, Tersane , Yağlıca ve Akvaryum koylarının hepsi şahane. Kekova’ya gitmişken Aperlai Antik Kenti’ni de gezi listenize ekleyebilirsiniz.

Tüm kavimler ülkesi

◊ Perge Antik Kenti’ni ziyaret etmek isterseniz yolunuz Antalya’nın bir diğer ilçesi Aksu’ya çıkacak. Roma döneminde Anadolu’nun en düzenli kentlerinden biri olmuş Perge. ‘Tüm kavimler ülkesi’ anlamına gelen Pamfilya’ya başkentlik yapmış. Perge Antik Kenti aynı zamanda Likya Yolu kadar popüler olmayan St. Paul Yolu’nun başlangıç noktalarından biri. St. Paul ya da Aziz Paul yolu olarak bilinen bu rota Antalya, Isparta, Burdur ve Göller Yöresi’ni içine alıyor.

Eşsiz bir akustiği var

◊ Özellikle çocuklu aileler için tam bir otel cenneti olan Belek, Antalya’nın Serik ilçesine bağlı. Türkiye’nin en büyük tematik parkı Land of Legends’a gitmek çocuğunuza verebileceğiniz en güzel hediye olabilir. Cullinan Belek, Kaya Palazzo, Gloria Serenity Resort ve Rixos Premium Belek konaklama seçenekleri.

◊ Aspendos günümüze kadar tüm görkemiyle ulaşmayı başarmış ender antik kentlerden ve Belek’e 20 dakikalık mesafede. Antik tiyatrosunun da eşsiz bir akustiği var.

Kendini filtreliyor

◊ Antalya’da gizli bir cennet arıyorsanız istikametiniz Gazipaşa olmalı. Antalya’nın en doğusundaki ilçe Alanya’ya 45 dakika mesafede. Delikli Koy ve Doğal Havuzlar Koyu şaşırtıcı güzellikte. Antikçağda Kommagene Kralı I. Antiochus Delikli Koy’da denize girermiş, bu yüzden Kral Koyu olarak biliniyor. Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu ise gelgit yaşanan yerlerde kum ve çakılların denize paralel bir şekilde taşlaşmasıyla oluşmuş. Burası kendi kendini filtreleyen tek deniz olma özelliğine sahip.

Macera tutkunları için

◊ Antalya’nın en büyük ikinci ilçesi olan Manavgat’ın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri Köprülü Kanyon. Burası popüler bir rafting merkezi ve macera tutkunlarının vazgeçilmezi. Köprüçay’ın hemen yanı başındaki dağlık arazide de Selge Antik Kenti var. Köprülü Kanyon’un devamı niteliğindeki Tazı Kanyonu ve Manavgat Şelalesi de görülmeli.

◊ Manavgat’ın ayrılmaz parçası olan Side tarihi değerleri, son dönemde açılan restoranları ve otelleriyle yükselişte. Side Antik Kenti’nin sütunlu caddesi üzerindeki Apollon Tapınağı’nda mutlaka bir fotoğraf çekin.

◊ Karma Restoran, AzuMare, Zula, Radika Meyhane ve Orfoz Restoran Side’nin en iyi lezzet duraklarından bazıları.

Tropikal iklim gibi

◊ Roma, Osmanlı ve Selçuklu’nun izlerini takip etmek için önce Alanya Kalesi’ne çıkın. Alanya antikçağlarda korsan şehri, Bizans döneminde derebeyi kenti, Alaaddin Keykubat döneminde de başkent olmuş.

◊ Bu bölgenin muzunun kokusunu ve tadını Türkiye’de başka hiçbir yerde göremezsiniz. Alanya’da dolaşırken Hint Okyanusu’nun tropik adalarında yetişen meyvelerin çoğunu bulabilirsiniz. İklimi o bölgelere çok benzediğinden passiflora (çarkıfelek), pitaya, ejder meyvesi, papaya ve hatta kahve bile yetişiyor.

Yaylalara da çıkın

◊ Akdeniz deniziyle olduğu kadar çalı meralarında otlayan özgür keçileri ve yaylalarıyla da biliniyor. Feslikan Yaylası Antalya’nın en bilinen yaylalarından biri. Yemyeşil dağları ve tertemiz havasıyla yaz sıcaklarında nefes alabileceğiniz harika bir nokta. Elmalı yaz mevsiminde daha çok yerlilerin tercih ettiği bir ilçe. Bölgeye has sedir ağaçlarından yapılan, parlak renkleri ve cumbalarıyla ilginizi çekecek tarihi Elmalı evlerini mutlaka görün. Birçok medeniyetten izler bulacağınız Elmalı Müzesi’ne de uğramayı ihmal etmeyin.

◊ Gömbe yol üzerinde göreceğiniz bir başka yayla. Serin havası ve tepside fırın kebabıyla meşhur. Sedir, çam ve ardıç ağaçlarının kapladığı dağlarda kekikle beslenen oğlakların etinin lezzeti damak çatlatan cinsten.

◊ Toros Dağları’nın yemyeşil doğasında konumlanmış İbradı ilçesinin Ormana Köyü’nde de yayla havası alabilirsiniz. Köy tamamen yöreye özgü malzemeler kullanılarak yapılan düğmeli evleriyle meşhur. Hemen yanındaki Üzümlü Köyü de ülkemizin en büyük, dünyanın da üçüncü büyük yeraltı gölüne sahip Altınbeşik Mağarası’na ev sahipliği yapıyor. Bu mağarayı görmeden geçmeyin. Ayrıca vahşi yılkı atlarıyla meşhur Eynif Ovası bölgenin bir başka güzelliği.