GeriGaziantep'i Keşfet Gaziantep'e Adını Yazdıran Üç İsim
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Gaziantep'e Adını Yazdıran Üç İsim

Gaziantep'e Adını Yazdıran Üç İsim

Yalçın Bayer

Gaziantep, 1900’lü yılların başına kadar tipik bir Güneydoğu kenti olarak biliniyordu. Sanayileşmeye atılan adamlarla birlikte SHP’den Belediye Başkanı seçilen Av. Celal Doğan’ın ortaya koyduğu vizyon ‘sosyal demokrat’ belediyeciliğin ilk adımları sayılıyordu; SHP İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere hemen hemen bütün belediyeleri almıştı. Celal Doğan, altyapı başta olmak üzere çevresel projeleri ve Gaziantepspor başkanlığı ile kentin algısını değiştirmişti. Açtığı meydanlar, yarattığı yeşil alanlar, hayvanat bahçesi, kente sağlıklı su getirmesi ve yeni Büyükşehir Belediye binası gibi yatırımları, Gaziantep’e ‘Güneydoğu’nun Parisi’ yakıştırmasını hak eder gibiydi. Daha sonra Şanlıurfa’da başkan olan Dr. Ahmet Eşref Fakıbaba’nın ismi de Celal Doğan’ı hatırlatıyordu. Biri Deniz Gezmiş’in arkadaşı diğeri de yardımsever bir doktordu; bunların isimleri de kentin önüne geçmişti. Dr. Asım Güzelbey ile AKP belediyeciliğinin kapısı açılmıştı. İki dönem başkanlığı süresince Gaziantep değerlerini öne çıkarttı. Bey Mahallesi’ndeki eski Antep evlerinin tümünü restore ettirdi. Sokaklar iyileştirildi. O mahalle bugün butik otelleri ve kafelerle bir ‘turizm merkezine’ dönüştü. Kentin birçok farklı bölgesinde kültür alanları yarattı; atıl durumdaki Gaziantep kalesi çevresinin tarihi dokusunu koruyarak yeniledi ve sempatik köşelere dönüştürdü. Ama göreve geldiğinde “Başkanlığı iki dönemden başka yapmam” demişti. Siyasette pek alışık olunmadığı şekilde sözünde durdu. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantepli bir aile... Kimya mühendisliği okudu. 2001 seçimlerinde AKP kurulup ilk genel seçime gidilirken Fatma Şahin listenin 8. Sırasına konulmuştu. O sırada partinin 7. sıra adayı olan eski RP’li aday, yerini beğenmedi. İsimler bir sıra kaydı, Şahin de kendisini parlamentoda buluverdi. Kadın Kolları Genel Başkanlığı görevini yaptığından giderek siyasette tecrübe kazandı. İkinci dönem yine milletvekili seçildi, üçüncü dönemde ilk kez kurulan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak kabinede yer aldı. Üç dönem kuralı nedeniyle 2014 Gaziantep Belediye Başkanlığına aday gösterildi ve yüzde 50’in üzerinde oy aldı.

Belediye Başkanı olduktan sonra sürekli gündemi elinde tuttu. Gaziantep, UNESCO’nun gastronomi kenti ilan edildi. 2.5yıldır Gaziantep’in rengi çok değişti. Halen geçmiş projeleri ‘yeniliyor’, kadınları el üstünde tutuyor; kızların okullaşması için büyük çaba gösteriyor. Kadınların özellikle meme kanserine yakalanmaması için mobil ekipler oluşturup mahalleleri taramadan geçiriyor. Bir projesi var ki hayli ilginç; trafiği rahatlatmak amacıyla her kavşakta sola dönüşü yasaklanmış... 50 bin konutluk Kuzey Şehir Projesi kendisini çok heyecanlandırıyor.

Gazeteci Zeynep Göğüş “Müzeleri gezmeden gelme” dedi. Evet, Zeugma muhteşemdi; görülmeden gidilmez. Emine Göğüş Mutfak müzesinde, Gaziantep’in lezzetlerinin ne olduğunu gördük. Bey Mahallesi’nde Oyuncak Müzesi’nin yanı başında Ali İhsan Göğüş Müzesi-Gaziantep Araştırmaları Merkezi var ki mutlaka görülmeli. (Cumhuriyet’in eski yazı işleri müdürlerinden ve CHP milletvekili olan Göğüş’ün, DP döneminde yaşadığı sıkıntıları burada anlatmak gerekir mi? Şimdi bırakalım.)

Karşısında da Sanko’nun bağışladığı Atatürk Evi var. Zeynep Göğüş anlatıyor: “Gaziantep Amerikan Koleji, Robert Kolej’le aşağı yukarı aynı zamanda kuruluyor. Amerikalı misyonerler büyük dedem Hacı Taha Efendi’ye gidip bugün Kolejtepe olarak bilinen araziyi satın almak istediklerini söylüyorlar. Hacı Taha ‘Benim satacak arazim yok’ diyerek bunları önce geri çeviriyor, sonra da haber yolluyor: ‘Hacı Taha Efendi mektebe arazi satmaz, isterse bağışlar’ diye... Ve koskoca arazi okul yapılması için veriliyor, bir tek koşulu var Göğüş ailesinin çocukları o okulda okuyacak. Gaziantep yüzyılın başında kozmopolit bir şehir fakat mahalleler birbirinden kesin hatlarla ayrılmış değil, caminin yanında sinagog var. Yahudiler, Müslümanlar, Ermeniler birbirlerinden ayrışmadan hayatlarını sürdürebiliyorlar. Örneğin müslüman eşraf ailelerin çocuklarını Ermeni yuvalarına gönderiyor ki Fransızca öğrensinler.

Bu arada Antep entelektüeli bol bir şehir... Güneydoğu’nun ilk Türkçe gazetesi Meclai Muarif (İrfanın aynası) Göğüşlerden Hüseyin Cemil tarafından yayınlanıyor. Antep’in ahalisi Türkmen, genel anlamda onlara ‘Halep Türkmeni’ denir. Zaten Antep, Halep Vilayetinin kazası imiş. Antep’in en büyük marka değeri mutfağı. İkinci sıraya Zeugma’yı koymak gerekiyor. Üçüncüsü de sanayisi.

 

False