Şili'deki gizemli Nazca Çizgileri
Dünya üzerindeki en büyük sanat eseri sayılabilecek ve nasıl oluştuğu kesin olarak bilinmeyen çizgilerden oluşan Nazca Çizgileri görenleri hayrete düşürüyor! Peru’nun güney kıyılarındaki Nazca Çölü ve And Dağları’nın kıyıya bakan eteklerindeki bu çizgiler bilim insanlarının zihninde cevaplanmayı bekleyen pek çok soru bırakmış durumda. İşte Nazca Çizgileri'nin sırrı...
Dünya üzerindeki en büyük sanat eseri sayılabilecek ve nasıl oluştuğu kesin olarak bilinmeyen çizgilerden oluşan Nazca Çizgileri görenleri hayrete düşürüyor! Profesör Julio Tello'nun koordine ettiği arkeolog ekibi, Peru'nun güneyindeki bir çölün uzantısında yer alan Nazca Düzlüğündeki Cantallo'da 1926'da kazı yaptı. Ekipteki iki kişi o bölgedeki bir tepeye tırmandılar ve çölün oldukça büyük çizgilerle dolu olduğunu fark ettiler.
Amerikalı arkeolog Paul Kosok ise Nazca Çölü üzerinde yaptığı keşif uçuşunda yer çizimlerinin fotoğrafını çekti. Bu sayede çizgilerin varlığına ilişkin ilk somut kanıt 1939'da ortaya çıktı.
Çizgiler keşfedildikten sonra haklarında daha fazla bilgiye sahip olmak için bilimsel araştırmalar başlatıldı. Hakkında birçok teori ortaya atıldı. İlk teoriyi 1946 yılında, yaşamını bu çizgilere adamış olan Alman matematikçi Maria Rieche ortaya koydu. Ona göre Nazca çizgileri çölün üst tabakasındaki koyu renkli kumun kazınıp alt tabakadaki açık renkli kumun ortaya çıkarılmasıyla oluşmuş. Çizimler Güneş, Ay ve bazı yıldızların konumunu gösteriyordu. Bu konumları Nazca halkı tarımsal faaliyetlerinde bir tür gök takvimi olarak kullanılıyordu.
Bu çizgilerin, başlangıçta Latin Amerika'da düzenlenen ilk olimpiyatların atletizm pistleri olduğu iddia edildi. Astrologlar ise maymun, kuş ve fok gibi hayvan şekillerinin dev bir yıldız falı olduğunu söylediler. Birçok bilim insanına göre Nazca bölgesinde yaşayan uygarlık yürüyüşü çok seviyordu ve bu çizgiler bir tesadüf sonucu ortaya çıktı. Ama arkeologların yaptığı kazılar ve araştırmaların sonucunda bu görüşler çürütüldü.
Nazca'da yapılmış kazı sonucunda çok sayıda eşya ortaya çıkarıldı. İtalyan mimar ve arkeolog Guiseppe Orefici'nin gerçekleştirdiği kazıda 24 kilometre kare genişliğinde dev bir nekropol bulundu. Tahminlere göre 20.000 ile 30.000 kişi buraya gömülmüş.
Bu küçük bebeklerin bir kısmı müzik aletleri çalıyor bir kısmı da dans ediyor şeklinde işlenmiş. Hepsi de birbirine bakar bir şekilde. Bebeklerin yaptıkları bu davranışlar ölü gömme ritüelini hatırlatıyor.
Yapılan kazılarda ortaya çıkan başka bir konu ise bulunan eserlerde ortak özelliğin hepsinde su olmasıydı. Bu kurak bölgede yaşamını devam ettirmeye çalışan Nazcalılar için su oldukça önemliydi.
Guiseppe Orefici, geolifleri, sarmal şekiller, hayvan figürleri, dev düz çizgi ve oklar olmak üzere üç farklı kategoriye ayırdı. Nazcalıların M.Ö. 500 yıllarında ilk geolifleri sarmal şekilli oluşturduğu düşünülüyor. Çizgiler büyüdükçe şekiller kuş, örümcek, fok, maymun gibi hayvan şekillerine dönüyordu. İtalyan arkeoloğa göre, bu hayvanlar Nazcalılar’ın tanrılarını simgeliyordu.