GeriSeyahat Don yerine kabak giyiyorlar
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Don yerine kabak giyiyorlar

Don yerine kabak giyiyorlar

‘Adam don yerine kabak giyiyor’ dediklerinde inanmamıştım. Ama doÄŸru... Batı Gine, yani ÅŸimdiki adıyla Ä°rian Jaya’da Dani kabilesi yaşıyor. 1800 metre yükseklikte Baliem vadisinde...Daha nerede olduÄŸumu doÄŸru dürüst anlayamadan bir sonbahar günü 24 saat yolculuktan sonra Endonezya’nın Borneo adasında (ÅŸimdiki ismi Kalimantan) kendimi yer yer dar, yer yer uçsuz bucaksız bir nehrin ortasında, kafatası avcılarına gitmek üzere, bir kanuda buldum.Borneo dünyanın üçüncü büyük adası, bir kısmı Malezya’nın, küçük bir bölümü ise dünyanın en zengin adamı olan Brunei Sultanı’na ait. Ada balta girmemiÅŸ ormanlarla kaplı. Yer yer kafatası avcılarının, yamyamların yaÅŸadığı söyleniyor. Ãœzerinde üç gün geçirdiÄŸim Mahakam Nehri adanın içlerine doÄŸru kıvrılıyor. Sahillerinde kazıklar üstünde irili ufaklı bir sürü köy, bu sudan geçimini elde etmeye çalışıyor. Ben niye mi buralara gittim? George Mallory’nin 1920’lerde Everest için söylediÄŸi gibi; ‘çünkü oradaydı.’Bölgenin sahipleri Dayaklar. Dayak, yaklaşık 200 kabileye verilen ortak bir isim. Dayaklar eskiden neredeyse bütün bir köyü barındıran ‘uzun evler’de otururlarmış. Ben de böyle bir uzun evde, camsız bir odada köyün fertleriyle gece geçirdim, onların danslarına eÅŸlik ettim. Kadınların bazılarının kulakları delikti ve küpeleri bellerine kadar sarkıyordu! Kulak ne kadar çok mücevher taşırsa o kadar makbulmüş!Borneo’nun iki büyük ÅŸehri Banjarmisin ve Balikpapan. Banjarmisin hayatımda gördüğüm en pis, en gürültülü ÅŸehir. Banito nehrinin kenarında ve bütün hayat nehrin üzerinde. O sudan içiliyor, o suda yıkanılıyor, yüzülüyor, balık avlanıyor.Jakarta’dan saatlerce süren bir uçuÅŸtan sonra ‘Tana Toraja’ yani Torajalar ülkesine geldik. BulunduÄŸu adanın eski adı Celebes. Åžimdiki adı Sulawesi. Torajalar Hıristiyan ama Hıristiyan demeye bin ÅŸahit ister! Gemiye benzeyen tahta evlerde oturuyorlar, ölülerini mumyalayıp saklıyorlar. Ölüleri gömmek için su mandası kurban etmek gerekiyor. Yeterli parayı biriktirince, tantanalı törenlerle cenaze yapıyorlar. Ölenin toplumdaki önemi, kesilen kurbanla orantılı olduÄŸu için zengin cenazesinde 25 bufaloyu kanlar içinde görmek mümkün. Cenazeye herkes katılıyor ve etler dağıtılıyor. Kan kokusu, hayvan bağırsakları, kafalar, kanlar korkunç bir manzara. Sonra ölüler daÄŸlarda maÄŸaralara gömülüyor, kapılarına da tahtadan heykelleri konuyor. 10 yılda bir kemikler yerlerinden çıkarılıyor, bir merasim daha, etraf yine kan gölüne dönüyor. Böylece ecdad hiçbir zaman unutulmuyor.‘Adam don yerine kabak giyiyor’ dediklerinde inanmamıştım. Ama doÄŸru... Batı Gine, yani ÅŸimdiki adıyla Ä°rian Jaya’da Dani kabilesi yaşıyor. 1800 metre yükseklikte Baliem vadisinde... 1938’de varlıklarının farkına varılmış. Uçaktan baÅŸka bir vasıta buraya ulaÅŸmadığı için, benzin, yiyecek, içecek, her ÅŸey havadan geliyor.Daniler de Hıristiyan. Kadınları domuz karşılığı satın alıyorlar. Birçok kadınla evlenebiliyorlar. EÄŸer kadın baÅŸka bir erkekle evlenmek isterse, yeni koca aynı miktarda domuzu birinci kocaya veriyor. Ailede ölen olunca kadınlar her ölen için parmaklarından bir boÄŸum kesiyorlar! Kesilen parmaklar muz aÄŸacı dibine gömülüyor.Erkeklere gelince... Anadan doÄŸma, tenasül uzuvlarına geçirdikleri bir kabakla dolaşıyorlar. Evet, kabakla... Kabak kılıf gibi geçiriliyor, ucu da sicimle bele baÄŸlanıyor. Ä°lk ÅŸokla bakmamaya çalıştım ama o kadar rahatlardı ki... Balkabaklarının kiminin ucunda kuÅŸtüyü, kiminin üzerinde desenler var. SoÄŸuktan korunmak için vücutlarını domuz yağı ve külle kaplıyorlar. Simsiyah yüzlerinde bembeyaz gözler korkunç bir ifade veriyor.Åžeflik babadan oÄŸula geçiyor. Åžef ölünce yakılıyor. Bir köyde 200 yıl önce ölmüş bir ÅŸefin mumyasını da gördüm. Ancak kafatası hiç görmedim. SorduÄŸum zaman masum masum yüzüme bakıyorlardı.ZIPKINLI ADAMLARIN SALDIRISIKöye kütüklerin üzerinden ırmaklar geçerek, ine çıka geldiÄŸimizde kimseler yoktu. Birden ormanın içinden bağıra çağıra bir sürü zıpkınlı, kuÅŸ tüyleriyle süslü ÅŸapkalı, kabaklı adamlar saldırdı... Donduk kaldık! Her ne kadar turistik olduÄŸunu bilsek de çok dehÅŸet vericiydi. Elimizde satın aldığımız kabaklarla dönerken Dani’ler gibi ilkel bir toplumun deÄŸil okuma yazması, sayı sayması bile olmadığını düşündüm. Ancak pazarlıkta acımasızlardı. Grup resmi bedava, kabaklı tek adamın resmi 150 bin TL‘ye çekiliyordu. Â
False