Dodi ve Diana'nın evi
Dodi, Lady Diana ile sürdüreceği sessiz, huzurlu bir yaşam için güzel bir ev istiyordu. Avukatları geçen yıl bu evi aldılar. Satışı gerçekleştiren kişi, ‘‘O burayı gerçekten sevdi ve kendileri için son derece uygun olduğunu düşündü’’ diyor.
Ünlü işadamı Dodi el Fayed ile Galler Prensesi Diana, bugün yaşasalardı Malibu'daki bu evde özledikleri yaşamı sürdüreceklerdi. Dodi Fayed'in Di için satın aldığı, okyanus kıyısındaki muhteşem evin anlatıldığı Emlak Market Dergisi'nde, evde ölümlerine neden oldukları ileri sürülen basın mensupları için bir medya merkezinin bile bulunduğu belirtiliyor.
Deniz manzaralı muhteşem beyaz villa, stresten uzaklaşmak ve huzur bulmak istediklerinde çiftin sığınağı olacaktı. Rüya ev, Malibu sahilinin biraz üzerindeki iki uçurum üzerinde konumlanıyor. Çevresindeki villalarla hem komşu hem de bir o kadar izole olan ev, Pasifik Sahili'ne de aynı pozisyonda.
Emlak Market Dergisi'nin ağustos sayısında yayınlanan haberde, villanın özellikle mahremiyet, keyifli anlar ve huzur için dizayn edilmiş olduğu belirtiliyor. Mimari ve iç dekorasyon, daha önceki ev sahiplerinin isteği üzerine Ron Wilson tarafından yapılmış. Yapının müstakbel yeni sahibi de, dekorasyonun zevkine hitap etmesinden dolayı, bu düzenlemede hiç bir şeyin değiştirilmesini istememiş.
Yapı, geçtiğimiz yaz başında burayı ziyaret eden Dodi el Fayed'in vekilleri tarafından 1997'nin haziran ayında satın alınmıştı. Dodi, Di ile sürdüreceği sessiz bir yaşam için güzel bir ev istiyordu ve aradığını da bu evde bulmuştu. Çünkü uzun süredir Güney Kaliforniya'da, Galler Prensesi ile sürekli ikamet edebileceği bir yer düşlüyordu. ‘‘Bu ev onun bu isteğine son derece uygundu’’ diyor satışı gerçekleştiren gizli bir kaynak ve ekliyor; ‘‘O, burayı gerçekten sevdi ve kendileri için son derece uygun olduğunu düşündü.’’
Mülkün ilk sahipleri ünlü oyuncu Julie Andrews ile yönetmen Blake Edwards'dı. Yapıyı, orijinal olarak Kaliforniya çiftlik evine adapte etmişlerdi. Kısacası, güzel bir rezidans için her şeyi göze almıştı çift. Wilson da müşterilerinin bu isteklerini karşılayacak önerilerde bulundu; Biraz İspanyol-Tuscan stiline daha yakın-Pasifik'te Akdeniz koloni evi görünümünde bir dizayn önerdi. ‘‘Bir duvar hariç her şey baştan aşağı, sıfırdan yenilendi’’ diyor Wilson. Bu başarılı düzenlemenin ardında Wilson'un imzası var elbet. Çünkü Wilson hayli başarılı bir dekoratördü. Pek çok ünlünün evini dekore eden Wilson'un müşterileri arasında Tom Selleck ve Kenny Rogers ilk akla gelen isimler.
‘‘Adım Güney Kaliforniya'da teklifsiz kabul görür’’ diyor Wilson ‘‘Bu evin dekorasyonu, rahat ama şık bir yaşam fikrini somutlaştırıyor. İç dekorasyonda pek çok antika var ama odak noktası onlar değil. Pastel renkler ve rahatlık vurgusu, doğallık ve hafiflik, strese karşı adeta doğal bir panzehir görevini üstleniyor.’’ Villa genelde bölümlere ayrılmış ancak California standartlarına oranla çok da büyük sayılmaz.
İtalyan terra-cotta döşeli zemini olan giriş holünde, ahşap bölümleri barok motifler taşıyan taş bir masa karşılıyor gelenleri. Alt kat; üç oda ve havuz bölümüne de çıkışı olan ferah bir mutfaktan oluşuyor. Çam çatı kirişleri, taş şömine ve İspanyol koltuklarla yaşama mekânı daha çok kolonial bir duygu yaratıyor. Asma tavanlı basın odasının zemininde peluş halı sıcaklık duygusu yaratmış. Duvarlarda ise Haiti pamuk ipliğiyle dokunmuş bir kaplama tercih edilmiş. Deriden yapılmış büyük koltuklar konukları bara davet ediyor. Balıksırtı koltuklar, tasarımcının imzasını taşıyor. Burada bulunan sedef palet çakıl taşından oyun tekstürleriyle ferahlık duygusu yaratılmış. Serin taş duvarlar, mat ve desensiz fayanslar, romantik döşemelik kumaşlar ve diğer unsurlar da hep bu ferahlık hissinin destekleyicileri.
Formal yemek odasındaki altıgen cam duvarlar, dışarıdaki güzel manzaraya açılıyor. Kubbeli cam yapı için Wilson ‘‘Gündüz teras gece ise bir fener’’ diyor. Wilson, süt beyaz renkteki gözyaşı damlası formlu taşları olan demir avize, tıpkı sandalyeler gibi çağdaş Venedik tarzı. Masif ahşap ayaklığın taşıdığı, çift cam yüzeyli masa rahatlıkla 16 kişiyi ağırlayabilecek kapasitede. Daha fazla sayıdaki davet için mutfakta, şömine yanındaki country masa düşünülmüş. Körfezi gören pencere önündeki sedir, bir fincan kahveyle birlikte manzaranın keyfini çıkarmak için bulunmaz bir köşe...
Villanın üst katındaki özel bölüme geniş, döner bir merdivenle ulaşılıyor. Ebeveyn yatak odasında, kirişli tavan ve şöminenin ilk bakışta göze çarptığı sessiz bir sofa var. Özel oturma odası, çam kitaplık ve iki banyo ile bölünüyor. Wilson yatak odasının duvarlarını ‘‘ekstra sessizlik’’ için ham ipekle kaplamayı uygun bulmuş. Bunu da şelale manzaralı dört tablo asarak tamamlamış. Banyolardan biri; Bizans stili pencereleri, antik kilim ve gözalıcı kristal-demir karışımlı avizeleriyle dikkat çekiyor. Wilson'a göre bu banyo New York dairelerindeki kadar geniş, ferah ve harika...
Birinci katın dışındaki kanatta, eski ev sahiplerinin çocuklarının odası bulunuyormuş. Villa bu tarzıyla, ‘‘Genç bir çift için dizayn edilmiş’’ olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Bu kanadın yanı sıra ana binanın dışında üç ayrı yapı daha var; ikisi konukevi ve ofisle birleşik bir jimnastik salonu. Dodi el Fayed, müteahhitle bir zamanlar Blake Edwards'ın heykeltraş atölyesi olan bölümü basın merkezi ve hizmetli bölümü olarak değiştirmeyi planlamış.
‘‘Rüya ev’’ mutluluk, güvenlik, rahatlık ve gözlerden uzak yaşanacak bir sevginin hayaliydi. Ne kadar kullanıldığının hiç ama hiç önemi yok, çünkü o anlamını asla kaybetmiş değil. Yaşam mükemmel değil ve ölüm kimse için ayrıcalık tanımıyor. Fakat insanın yüreğini burkan pekçok acı, bu ‘‘rüya ev’’ gibi anılarda ve kalbin derinliklerinde yaşamayı sürdürüyor.