Evrim SÜMER
Son Güncelleme:
Dağ geçitlerine binlerce motorla çıkıyor binlercesiyle iniyoruz
Levent Baki, ‘Gerçek bir motosiklet tutkunu’ olarak adlandırabileceğim biri, ansiklopedide bu türün tanımı olsa, ona tamı tamına uyacağından şüphem yok. Hatta o kadar çok ‘motorcu’ tanımama rağmen, Levent Baki’yi tanıdıktan sonra ‘Bunlar tatlısu motorcusuymuş yahu’ dedim içimden.
Peki neler Baki’yi ‘Gerçek bir motosiklet tutkunu’ yapan? Bir kere, bir adam 42 senelik hayatının 30 yılını motosiklet üstünde geçirirse, bütün hayatını bu yolda şekillendirir, mesleğini bile bu yolda seçerse, tatillerini sadece motosikletle gidilebilecek yerlerde geçirir, motosikletinden uzak kalmamak için çocuk bile yapmazsa, sabahı akşamı, önü, arkası, sağı, solu sobe, pardon motosiklet olursa, o gerçek bir motorcudur. Nokta. Levent Baki 1996’dan beri her sene bıkmadan gittiği Dolomitler ve Alpler’de geçirdiği seyahatleri anlattı.
Nerede yapıyorsunuz bu seyahati?
- İstanbul’dan çıkıyoruz, motosikletle İtalya’nın Dolomitler denen dağlık bölgesine ve Avusturya’nın Alpler bölgesine gidiyoruz. Tekirdağ, İpsala, Alexandrapolis, Kavala, Selanik üzerinden İgomenitsa’ya varıyoruz. Bu 1150 kilometrelik bir yol, bir günde yapıyoruz. Oradan aynı gece feribotla 15 saatlik yolculukla İtalya’ya, Ancona’ya geçiyoruz. Ancona’dan da Dolomiti bölgesine gidiyoruz. İstanbul’dan yaklaşık 2200 kilometre. Sonra da bu bölgede, Alpler’de, İtalya-Avusturya arasında gezip duruyoruz. Dolomitler ve Alpler bir nevi motosiklet Disneyland’i diyebilirim.
Nasıl bir coğrafya bu?
- Yemyeşil bir yer. Hayat iki bin metrelerde yaşanıyor. Vadiler, köyler harika, tepeler arasına kurulmuş tipik Alpler mimarisinde evlerden oluşuyor. Pencerelerden, balkonlardan çiçekler fışkırıyor. Her köyün bir kilisesi, 3-5 tane oteli, lokantası, muhteşem krater gölleri var. Bazen yolumuzu şaşırıyoruz ya da o yol mu, bu yol mu derken bir yere dalıyoruz ve karşımıza birdenbire muhteşem bir göl çıkıyor.
DAĞ KÖYÜNÜN KURUCUSU BİR YENİÇERİ, BÜSTÜ VAR
Birdenbire deniz seviyesinden o kadar yükseğe çıkınca oksijenden sersemlemiyor musunuz?
- Bize çok fazla bir şey olmuyor ama motorlar biraz saçmalıyor. Akşam 10’da uyuyoruz. Sabah da kimsenin uyandırmasına gerek olmadan güneşle birlikte dikiliyoruz. Oralarda zaten 10’dan sonra dışarıda yemek isterseniz aç kalırsınız. 5-6 sene öncesine kadar keşif gezisi yapıyorduk. Ama artık gide gele akrabalaştığımız insanlar, mekanlar oldu. Artık ne kadar uzun kalırsak kalalım, birkaç köyde kalıp günlük çevre gezileri yapıyoruz.
Nerelere gidiyorsunuz?
- Canazei, Cortina de Ampezzo, Arabba, ki burası motosikletçilerin buluşma noktası gibi bir yer, Coruana, Missorina Gölü, Grossglockner. Arabba civarında çok güzel dağ geçitleri var, hafta sonuna denk gelirseniz binlerce motorla birlikte çıkıyor, binlerce motorla birlikte iniyorsunuz. Sadece motorcular için düzenlenen partiler, organizasyonlar var.
Peki en beğendiğiniz yer neresi?
- Kesinlikle Moena. Burası 1800 metrede bir dağ köyü, bin 200 kişi yaşıyor. Kışın nüfus 400-450 bine çıkıyor. Moena’nın ilginç bir hikayesi var. Köyün kurucusunun bir yeniçeri olduğuna inanılıyor. Viyana kuşatmasından geri dönen bir grup yeniçeri Moena’ya uğramış ve öleceğini düşündükleri için yaralı arkadaşlarını orada bırakmışlar. Ancak adam iyileşmiş ve ona bakan İtalyan kızla evlenmiş. Bu dönemde Moena onlardan düzenli olarak vergi alan bir dükalığa bağlıymış. Bir gün yine vergi almaya geldiklerinde bizimki ‘Buradan artık vergi alınmayacak’ demiş ve 9-10 kişiyi öldürmüş, efsane olmuş. Ancak bir türlü oranın hayat tarzına alışamamış. Evin önünde ona bir otağ yapılmış, orada yatıp kalkmaya başlamış. Daha sonra bunalıma girip, İtalyanların meşhur içkisi Grappa’ları içe içe, hastalanıp ölmüş.
BELEDİYE BAŞKANI YILDABİR KEZ PADİŞAH OLUYOR
Bu bir şehir efsanesi mi yoksa gerçek olduğuna dair kanıtlar var mı?
- Şehirde adamın bir büstü var. Ayrıca bir de La Strada Turchia. Bir de temmuzun ikinci hafta sonunda bir Türk karnavalı yapılıyor. Moena belediye başkanı padişah oluyor, Osmanlı kıyafetleri giyiyor, herkes bir şekilde Türkleşiyor. Kimse Türkiye’yi görmemiş ama oradan buradan gördükleriyle, duyduklarıyla Türk gibi gözükmeye çalışıyorlar. Bıyık yapıyorlar, fes giyiyorlar, kendi diktikleri ay yıldızlı bayrakları takıyorlar evlerine. O bayrakların orantısı, yıldızı hiç tutmuyor. Söz verdik, eylülde onlara 15-20 tane bayrak götüreceğiz. Bir de tavla, tespih, cezve, fincan...
Nerelerde kalıyorsunuz?
- ‘Zimmer’ (oda) ismiyle pazarlanan pansiyon-evlerde kalıyoruz. Aileler, yaşlı çiftler evlerini pansiyon gibi işletiyorlar. Evin çocuğu gibi oluyorsunuz. Bir de kayakçılar için yapılmış oteller var.
Bir motosikletçi olarak en heyecan duyduğunuz şey nedir bu seyahatlerde?
- Dağ geçitlerinden (Pass) geçmek büyük bir keyif veriyor bana. İki günde iki-üç geçitten geçiyorsunuz. Pasaport gibi bir şey satın alıyorsunuz, geçtiğiniz yerlerde damga vuruyorlar. Bunlar 3-3800 metrede geçitler. Yollar da süper.
Bu seyahatlerde İtalya’dasınız ama farklı bir İtalya’da.
- Evet, İtalya’ya gidiyorum deyip Venedik’e, Floransa’ya, alışverişe gittiğini sananlar sukut-u hayale uğrar. Bazen biz bile çok direniyoruz. Moena’ya giderken devamlı Venedik sapaklarından geçiyoruz, Floransa hemen yanı başı...
En etkilendiği 5 yer
Karadeniz (yaylalar) Dolomitler (İtalya) Tirol bölgesi (Avusturya) Yunan Adaları Güney Afrika
seyahatte ne okuyor
Gittiği yerle ilgili rehber kitap okuyor.
ne dinliyor
Motosiklette müzik olmaz sanmayın, CD ve kasetçalar var. Sevdiği müzikler country, Bob Marley ve Volkan Konak.
ne yiyor, ne içiyor
Pizza Margarita ve biradan şaşmıyor.
ne giyiyor
Motosiklet kıyafeti ve eşinin çantaya koyduklarını.
neyle seyahat ediyor
Motosikletle.
nerede kalıyor
Alpler ve Dolomitler’de aile işletmesi pansiyonlarda, diğer seyahatlerinde de bu tip otellerde.
kimle seyahat ediyor
Eşi Bengi ile. Ama erkek erkeğe bir geziye de gitmek istiyor.
çantasının olmazsa olmazları
Lastik spreyi. Dağın başında lastik patlarsa geçici olarak tamir edebilmek için.
Nerede yapıyorsunuz bu seyahati?
- İstanbul’dan çıkıyoruz, motosikletle İtalya’nın Dolomitler denen dağlık bölgesine ve Avusturya’nın Alpler bölgesine gidiyoruz. Tekirdağ, İpsala, Alexandrapolis, Kavala, Selanik üzerinden İgomenitsa’ya varıyoruz. Bu 1150 kilometrelik bir yol, bir günde yapıyoruz. Oradan aynı gece feribotla 15 saatlik yolculukla İtalya’ya, Ancona’ya geçiyoruz. Ancona’dan da Dolomiti bölgesine gidiyoruz. İstanbul’dan yaklaşık 2200 kilometre. Sonra da bu bölgede, Alpler’de, İtalya-Avusturya arasında gezip duruyoruz. Dolomitler ve Alpler bir nevi motosiklet Disneyland’i diyebilirim.
Nasıl bir coğrafya bu?
- Yemyeşil bir yer. Hayat iki bin metrelerde yaşanıyor. Vadiler, köyler harika, tepeler arasına kurulmuş tipik Alpler mimarisinde evlerden oluşuyor. Pencerelerden, balkonlardan çiçekler fışkırıyor. Her köyün bir kilisesi, 3-5 tane oteli, lokantası, muhteşem krater gölleri var. Bazen yolumuzu şaşırıyoruz ya da o yol mu, bu yol mu derken bir yere dalıyoruz ve karşımıza birdenbire muhteşem bir göl çıkıyor.
DAĞ KÖYÜNÜN KURUCUSU BİR YENİÇERİ, BÜSTÜ VAR
Birdenbire deniz seviyesinden o kadar yükseğe çıkınca oksijenden sersemlemiyor musunuz?
- Bize çok fazla bir şey olmuyor ama motorlar biraz saçmalıyor. Akşam 10’da uyuyoruz. Sabah da kimsenin uyandırmasına gerek olmadan güneşle birlikte dikiliyoruz. Oralarda zaten 10’dan sonra dışarıda yemek isterseniz aç kalırsınız. 5-6 sene öncesine kadar keşif gezisi yapıyorduk. Ama artık gide gele akrabalaştığımız insanlar, mekanlar oldu. Artık ne kadar uzun kalırsak kalalım, birkaç köyde kalıp günlük çevre gezileri yapıyoruz.
Nerelere gidiyorsunuz?
- Canazei, Cortina de Ampezzo, Arabba, ki burası motosikletçilerin buluşma noktası gibi bir yer, Coruana, Missorina Gölü, Grossglockner. Arabba civarında çok güzel dağ geçitleri var, hafta sonuna denk gelirseniz binlerce motorla birlikte çıkıyor, binlerce motorla birlikte iniyorsunuz. Sadece motorcular için düzenlenen partiler, organizasyonlar var.
Peki en beğendiğiniz yer neresi?
- Kesinlikle Moena. Burası 1800 metrede bir dağ köyü, bin 200 kişi yaşıyor. Kışın nüfus 400-450 bine çıkıyor. Moena’nın ilginç bir hikayesi var. Köyün kurucusunun bir yeniçeri olduğuna inanılıyor. Viyana kuşatmasından geri dönen bir grup yeniçeri Moena’ya uğramış ve öleceğini düşündükleri için yaralı arkadaşlarını orada bırakmışlar. Ancak adam iyileşmiş ve ona bakan İtalyan kızla evlenmiş. Bu dönemde Moena onlardan düzenli olarak vergi alan bir dükalığa bağlıymış. Bir gün yine vergi almaya geldiklerinde bizimki ‘Buradan artık vergi alınmayacak’ demiş ve 9-10 kişiyi öldürmüş, efsane olmuş. Ancak bir türlü oranın hayat tarzına alışamamış. Evin önünde ona bir otağ yapılmış, orada yatıp kalkmaya başlamış. Daha sonra bunalıma girip, İtalyanların meşhur içkisi Grappa’ları içe içe, hastalanıp ölmüş.
BELEDİYE BAŞKANI YILDABİR KEZ PADİŞAH OLUYOR
Bu bir şehir efsanesi mi yoksa gerçek olduğuna dair kanıtlar var mı?
- Şehirde adamın bir büstü var. Ayrıca bir de La Strada Turchia. Bir de temmuzun ikinci hafta sonunda bir Türk karnavalı yapılıyor. Moena belediye başkanı padişah oluyor, Osmanlı kıyafetleri giyiyor, herkes bir şekilde Türkleşiyor. Kimse Türkiye’yi görmemiş ama oradan buradan gördükleriyle, duyduklarıyla Türk gibi gözükmeye çalışıyorlar. Bıyık yapıyorlar, fes giyiyorlar, kendi diktikleri ay yıldızlı bayrakları takıyorlar evlerine. O bayrakların orantısı, yıldızı hiç tutmuyor. Söz verdik, eylülde onlara 15-20 tane bayrak götüreceğiz. Bir de tavla, tespih, cezve, fincan...
Nerelerde kalıyorsunuz?
- ‘Zimmer’ (oda) ismiyle pazarlanan pansiyon-evlerde kalıyoruz. Aileler, yaşlı çiftler evlerini pansiyon gibi işletiyorlar. Evin çocuğu gibi oluyorsunuz. Bir de kayakçılar için yapılmış oteller var.
Bir motosikletçi olarak en heyecan duyduğunuz şey nedir bu seyahatlerde?
- Dağ geçitlerinden (Pass) geçmek büyük bir keyif veriyor bana. İki günde iki-üç geçitten geçiyorsunuz. Pasaport gibi bir şey satın alıyorsunuz, geçtiğiniz yerlerde damga vuruyorlar. Bunlar 3-3800 metrede geçitler. Yollar da süper.
Bu seyahatlerde İtalya’dasınız ama farklı bir İtalya’da.
- Evet, İtalya’ya gidiyorum deyip Venedik’e, Floransa’ya, alışverişe gittiğini sananlar sukut-u hayale uğrar. Bazen biz bile çok direniyoruz. Moena’ya giderken devamlı Venedik sapaklarından geçiyoruz, Floransa hemen yanı başı...
En etkilendiği 5 yer
Karadeniz (yaylalar) Dolomitler (İtalya) Tirol bölgesi (Avusturya) Yunan Adaları Güney Afrika
seyahatte ne okuyor
Gittiği yerle ilgili rehber kitap okuyor.
ne dinliyor
Motosiklette müzik olmaz sanmayın, CD ve kasetçalar var. Sevdiği müzikler country, Bob Marley ve Volkan Konak.
ne yiyor, ne içiyor
Pizza Margarita ve biradan şaşmıyor.
ne giyiyor
Motosiklet kıyafeti ve eşinin çantaya koyduklarını.
neyle seyahat ediyor
Motosikletle.
nerede kalıyor
Alpler ve Dolomitler’de aile işletmesi pansiyonlarda, diğer seyahatlerinde de bu tip otellerde.
kimle seyahat ediyor
Eşi Bengi ile. Ama erkek erkeğe bir geziye de gitmek istiyor.
çantasının olmazsa olmazları
Lastik spreyi. Dağın başında lastik patlarsa geçici olarak tamir edebilmek için.