Son Güncelleme:
Celsus Kütüphanesi’nde bir gece
Celsus Kütüphanesi, Efes’in ortalık yerinde ışıltılar saçan bir yakut gibi. Yakut diyorum zira, bembeyaz sütunlarını aydınlatan ışık şarap kırmızısı. Alt-Wiener Octett orkestrası çalarken elbet ki ağustos böcekleri susmuyor. Elbet ki, kekik kokusu zaman zaman bize kadar ulaşıyor. Elbet ki, Efes’in sahipsiz kedileri ayaklarımızın altında dolanıyor.DAHA önce dikkatimi çekmemişti.20 YTL’lik banknotların arka yüzlerinde görünen tarihi yapı Efes’teki Celsus Kütüphanesi.Milattan sonra 110 yılında Gaius Julius Aquila adındaki bir konsül, babası Gaius Celsus Polemaeanus adına yaptırmış.Hem kütüphane, hem mezar.Baba Celsus’un mermer lahdi günümüzde kütüphanenin altında olduğu gibi duruyor.12 bin kitap yani parşömen rulo alacak kapasitede olan Celsus Kütüphanesi, antik çağların en ünlü kütüphanelerinden...İskenderiye ve Afrodisias kütüphaneleri gibi.EFES’E VARMADAN SELÇUK’TA MOLA19. İzmir Festivali nedeniyle Efes’te Siemens’in sponsorluğunda yapılan konser nedeniyle yıllar sonra tekrar Celsus Kütüphanesi’yle buluşuyorum.Onu son gördüğümde henüz tam ayağa kalkmamıştı.Şimdi önümde tüm ihtişamıyla duruyor.Celsus Kütüphanesi’ndeki konsere döneceğim ama önce dilerseniz yolda gördüklerimle ilgili bir iki söz.Efes’e gitmeden önce Selçuk’ta mola veriyoruz.Niyetimiz konser öncesi yörenin ünlü ‘çöp şişleri’ni tatmak.Yolda gördüğümüz ‘çöp şiş’ lokantaları gözümüze pek hoş gelmediğinden Selçuk’un içerisinde bir yer arayışındayız.‘Karameşe’ Lokantası’nın ‘çöp şişi’ mükemmel olmasa da yeşillikler içerisindeki ortamı huzurlu.Tepedeki Selçuk Kalesi daha iyi görülsün diye lokantanın bir iki yerine tahtvari yüksek oturma yerleri yapılmış.Bir tahtın üzerinde Fransız bir aile elindeki kitaptan ‘çöp şiş’ ile ‘gözleme’ bulmacasını çözmeye uğraşıyor.Selçuk turist kaynıyor.Efes’teki Celsus Kütüphanesi’ndeki konser de öyle.AVUSTURYA ORKESTRASI VE AĞUSTOS BÖCEKLERİDinleyicilerin çoğu turist.Sahnedeki orkestra Avusturya’dan gelmiş olan Alt-Wiener Octett Orkestrası.Celsus Kütüphanesi, Efes’in ortalık yerinde ışıltılar saçan bir yakut gibi.Yakut diyorum zira, bembeyaz sütunlarını aydınlatan ışık şarap kırmızısı.Alt-Wiener Octett orkestrası çalarken elbet ki ağustos böcekleri susmuyor.Elbet ki, kekik kokusu zaman zaman bize kadar ulaşıyor.Elbet ki, Efes’in sahipsiz kedileri ayaklarımızın altında dolanıyor.Konserin ikinci yarısında küçük bir sürpriz.Celsus Kütüphanesi artık bir yakut değil.Efes’in 20 yıllık elektrik sistemi çökmüş, jeneratör devreden çıkmış.Celsus Kütüphanesi şimdi karanlık geceyi aydınlatan bir elmas.Şef Alfred Pfleger ‘elektrik kesildi’ yolundaki uyarıyı elindeki bageti sallayarak yanıtlıyor.‘Ziyanı yok elektrik yoksa müzik var...’Şükür, notaları aydınlatan küçük ışıklar yerinde.AYDINLATMA İÇİN TÜRSAB DEVREDEEfes’in aydınlatılması meselesini daha sonra çözüyorum.Meğer TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acentaları Birliği) ne zamandır antik şehrin aydınlatılması işini üstlenmek için devrede.Ancak hem Avusturya kazı ekibini, hem Anıtlar Kurulu’nu ikna etmek zorunda.TÜRSAB’ın hazırladığı aydınlatma projesi üç kez Avusturya kazı ekibi tarafından geri çevrilmiş.Kazı ekibi haklı olarak titizleniyor.Antik şehrin aydınlatılması güvenlik açısından hassas bir konu.Ama TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy iyimser.‘Ağustos sonuna kadar pırıl pırıl bir Efes göreceksiniz’ diyor.Bakalım...Doğrusunu isterseniz Celsus Kütüphanesi hem yakut hem elmas haliyle muhteşemdi.