Cangılın ortasında bir Alman ‘gülümsemeye ihtiyacın var’ dedi

Emel ErtaÅŸ (33) iletiÅŸim ve pazarlama uzmanı. Onun seyahatleri ‘iÅŸten vakit buldukça’ deÄŸil, o seyahat için vakit yaratıyor. Avrupa’daki ve yakın civardaki her yeri gördüğü için son yıllarda UzakdoÄŸu’yu hedef belirlemiÅŸ durumda. ErtaÅŸ, Hürriyet Seyahat için, ÅŸubatta tek başına gittiÄŸi Kuzey Tayland’ı anlattı.Kuzey Tayland’ı nasıl seçtiniz?- Hastaydım ve evde oturuyordum, çok sıkılıyordum. Ä°nternette araÅŸtırırken, Kuzey Tayland’da Tao Garden diye bir yer buldum. Dinlenmek de istiyordum, uçaÄŸa atlayıp gittim. Chiang Mai ve Chiang Rai ÅŸehirlerini baz alarak, çevrelerinde dolaÅŸtım. Kuzey Tayland’ın, Tayland’ın genelinden farkı, gece hayatı ve seks turizminin burada hiç olmaması, kültür ve doÄŸa öncelikli. Ne kadar sürdü seyahatiniz?- Ä°ki hafta kaldım. En uzun süreyi, Chiang Mai’ın biraz dışındaki Tao Garden isimli otelde geçirdim. Büyük bir bahçe içinde, daha doÄŸrusu cangıl içinde, tamamen doÄŸayla uyumlu bir yerdi. Gitmeden önce bilmiyordum, burası Tao öğretilerini öğreten bir yermiÅŸ. Bütün yiyecekler organikti, detoks yapabiliyorsunuz, SPA’sı ve ayurvedik saÄŸlık merkezi var. Meditasyon, Tai Chi, holistik beslenme, Çin akupunkturu, yoga... her ÅŸey var. Giderken orada kaldığım süre boyunca kimseyle iletiÅŸim kurayım gibi bir niyetim yoktu. Öğle yemeklerini ve kahvaltıları kitap okuyarak, kimseye merhaba demek zorunda kalmadan geçirmeye çalışıyordum. Derken bir gün bir Alman gelip, ‘Gülümse, senin gülümsemeye ihtiyacın var’ dedi. Sonra bir baktım, herkes aÅŸağı yukarı aynı amaçlarla gelmiÅŸ. Dinlenmeye, saÄŸlıklı beslenmeye, meditasyona. ÜÇ HAFTA IÅžIK GÖRMEDENSohbet ederken karanlık oda meditasyonundan bahsettiniz, o nedir?- Otelin bahçesinde gezerken bazı binalar dikkatimi çekti, dışarıdan içi gözükmeyen, pencereleri koyu renk muÅŸambayla kaplı, kapalı binalardı. Tadilat var sandım, meÄŸerse içeride meditasyon yapanlar varmış. Bir ila üç hafta hiç aydınlığa çıkmadan orada kalıyorlar ve Tao öğretilerini çalışıyorlar.n Nasıl yani? Tuvalet, yemek ihtiyaçlarını nasıl gideriyorlar?- Her ÅŸeyi karanlıkta yapıyorlar. Üçüncü haftanın sonunda birbirlerinin yüzünü ilk defa görüyorlar. İçeride, birbirlerini yüzlerine dokunarak, seslerinden tanıyorlar. Kimler var derseniz bunların arasında; Meksika asıllı Amerikalı psiÅŸik iyileÅŸtirme gücü olan bir kadından Almanya’daki Sparkasse Bankası’nın yönetim kurulu üyesine, dünyaca ünlü müzisyenlere, 14 senedir katı yemek yemeyen Avustralyalı bir kadına, psikoterapistlere kadar herkes var... Bu seyahatin sonunda inançlara karşı şüpheci yaklaÅŸmamayı öğrendim resmen. Öyle acayip insanlarla tanıştım ki! Yanımda benim kafamda bir arkadaşım olsa, eminim ki gülmekten çatlamış, patlamış olurduk. Ama, her ÅŸeyde bir ÅŸey vardır, bundan ne alabilirim düşüncesiyle yaklaÅŸtım ve çok da hoÅŸuma gitti bu durum. n Tao Garden’dan sonra nereye gittiniz?- Giderken bir program yapmamıştım, orada karar veririm demiÅŸtim. Bir tek Golden Triangle (Altın Üçgen) dedikleri Tayland-Myanmar (Burma)-Laos sınırına gitmek istiyordum, onun için bir günlük bir tur aldım.n Neden Golden Triangle deniyor bu üçlü sınıra?- Burası eskiden Asya’nın üçüncü büyük afyon üretilen ve ticareti yapılan yeriymiÅŸ. Chiang Mai’ın da bugünkü haline gelmesinin sebebi, etraftaki birçok kabilenin gelip, burada birbiriyle ticaret yapıyor olması. Sınıra nehirden tekneyle de gidilebiliyor ama benim olduÄŸum zaman kuru mevsimdi ve arada sırada kayıktan inip, itmek gerekiyor diye minibüs turuyla gittim.n Chiang Mai’ın bugünkü hali dediÄŸiniz nedir?- Çok kültürlü bir ÅŸehir burası. Åžehrin halkının arasında onlarca farklı kabile var. Gitmeden önce çok güzel olduÄŸunu, kültür açısından çok zengin ve Tayland’la alakasız olduÄŸunu duymuÅŸtum. Tayland’ın ikinci en büyük ÅŸehri, 700 sene önce kurulmuÅŸ, bildiÄŸimiz Tayland imajından çok uzak. Kadınlar, gece hayatı falan yok. Ä°nsan zenginliÄŸi görmeye deÄŸer. Chiang Mai’de onlarca Budist tapınağı var. Hepsi çok güzel, isimleri de akılda tutmak için birbirinden zor. Bazı tapınaklar çok biliniyor, fazla turistik; az tanınanlara da gittim, onlar daha orijinal. Burada yapacak o kadar çok ÅŸey var ki. Takıdan masaj kursuna, bir sürü eÄŸitim alabiliyorsunuz. MÄ°STÄ°SÄ°ZM VE KUMARSınırda ne gördünüz?- Çok güzel bir doÄŸa. Nehrin her tarafı baÅŸka bir ülke. Myanmar’a giremedim maalesef çünkü vize almak gerekiyormuÅŸ. Myanmar’ın hemen sınırında casino vardı. Önce ÅŸaşırdım ama aslında çok anlaşılası bir durum. Ä°nsanların fakirliÄŸini ve hayat ÅŸeklini görünce mistisizm falan kalmıyor. Bizim ‘Gideyim, iki hafta kulübede iptidai koÅŸullarda yaÅŸayayım’ fantezimiz, onların her günkü hayatı. En sevdiÄŸi 5 yerHong Kong Kyoto Sipadan (Malezya) Prag New Orleans seyahatte ne okuyorLonely Planet rehberi, roman, oranın Time Out’unu ve Ä°ngilizce dergi-gazeteleri okuyor.ne dinliyorSeyahatte müzik dinlemiyor.ne yiyor, ne içiyorİçinde çekirge, kurt ve yılanlı viskiler olmadıkça her ÅŸeyi denemekten yana. ne giyiyorOlabildiÄŸince rahat ama yerel halkın adetlerine karşı olacak ÅŸekilde giyinmemeye özen gösteriyor.neyle seyahat ediyorÖnceliÄŸi yok, uçaktan gemiye, hepsi olabilir.nerede kalıyorTrekking turunda çadırda, keyif yapacağı zaman daha konforlu bir yerde.kimle seyahat ediyorEn sevdiÄŸi yolculuk arkadaşı tartışmasız Lonely Planet rehber kitabı.çantasının olmazsa olmazlarıDijital kamera, cep telefonu, bateri ÅŸarjları, gözlük, güneÅŸ gözlüğü, aÄŸrı kesici, rehber kitap.Â