Büyülü mermer kayaları! Son yıllarda ziyaretçi akınına uğruyor…
Ölmeden önce görülmesi gereken yerler vardır. Şili'nin Patagonya bölgesindeki Cavernas de Marmol, yani mermer mağaraları da bu listelerde genelde yerini alır. Oldukça haklı bir istek burayı görmeden ölmemek. Çünkü buraya ulaşmak da ulaştığınızda gördüklerinizin etkisinden çıkmak da pek kolay değil. BBC Travel yazarlarından Tom Garmeson bölgeye gitti ve bu doğa harikası hakkında bilgiler topladı. İşte detaylar…
Katedral sahile birkaç metre uzaklıkta General Carrera Gölü’nde bulunuyor. Mağaraya giren ışıkla beraber buzlu siltlerin oluşturduğu derin turkuaz renk, gri ve beyaz yüzeyleri eter mavisi tonunda sarıyor. Mevsime bağlı olarak gölün seviyesi önemli ölçüde değişebiliyor. Yaz aylarında, çevredeki dağlardan gelen sular gölün yaklaşık bir metre yükselmesine neden oluyor. Kışın ise sular, geri çekilerek mağaranın yüzeyi daha da ortaya çıkıyor.
Bu görsel şölen, bir ışık hilesinden ibaret değil. Dar kahverengi taşlar iç duvarları ve tavandaki sarı renkli damarları gösteriyor. Bu durumu Jeolog Francisco Herve, “Bir kaya metamorfoza uğradığı zaman yeni mineraller üretir” şeklinde açıklıyor. En saf olanları beyaz mermerden sarkan kesitler ve tamamen kalsiyum karbonattan oluşuyor.
Gölün tarihi
Küçük tekneler, katedralin iki ana kapısına girerek ziyaretçilerin karmaşık yüzeyleri yakından görmelerini sağlıyor. Gölde bulunan mermer harikaları sadece buralarda bulunmuyor. 50 hektarlık bir kıyı alanını kapsayan Capillas de Marmol doğal tapınağı, binlerce yıl boyunca oluşan düzinelerce mağara ve oluşumla kaplı. Herve, “Bu bölgenin 10 bin ya da 15 bin yıl öncesine kadar buzullar kaplı olduğunu biliyoruz. Buzullar eridikçe göl oluştu ve o zaman yontulma süreci başladı” diyor. Herve’ye göre, mağaraların içerisinde ve çevresinde bulunan taş, muhtemelen 300 milyon yıl önce ekvatordan güneye doğru sürüklenerek 300 ila 400 derece arasındaki sıcaklıklarda 10 ile 15 km yerin altında oluşmuş. Kaya, epik yolculuğuna tortul kireçtaşı olarak başlamış ve metamorfoz için gereken yoğun ısı ve basınçla mermer haline gelmiş.
30 yıl önce mağarayı ilk defa ziyaret eden turistlerden biri olan Pedro Contreras, gölün batı kıyısı olan Puerto Rio Tranquilo’da yaşıyor. Son 10 yılda bu küçük kasabaya gelen ziyaretçilerin sayısının bir hayli arttığını, eskiden sadece üç-dört tekne katedrali ziyaret için kullanılırken şimdi 50 adet tekne kullanılıyor. Mağaralara olan ilgi Puerto Rio Tranquilo sakinlerinin hayatlarını büyük ölçüde değiştirmiş. Önceleri hayvancılıkla geçinen halk şimdilerde turizm alanında çalışıyor.
Mağaraları korumak
Patagonya’da bulunan bu mermer katedralinin koruma çabaları için Contreras, yerel tur operatörlerinin etkilerini en aza indirilmesi gerektiğini ve daha önceleri tekneden inip fotoğraflar çekildiğini ve etrafta dolaşıldığını ancak günümüzde bu uygulamanın kalktığını söylüyor. Bu arada Herve, mağaraların doğal güzelliğinin ülke genelinde bulunan diğer jeolojik oluşumların korunması adına da önemli olduğunu vurguluyor. Katedral gibi koruma alanlarının faydalarının estetik çekiciliğinin çok ötesinde olduğunu savunuyor. 4,5 milyar yıllık dünya tarihi boyunca patlayan volkanlar, buzulları ilerletip alçaltmasıyla birçok jeolojik oluşumlara sebebiyet vermiş. Herve’ye göre bu oluşumlar dünyanın oluşumu için bize ön bilgi olabilecek seviyede ve bu tarz mağaralar başta olmak üzere oluşumlar korunması gerektiğini söylüyor.
Kaynak: BBC Travel