Bu müzeler şu mesajı veriyor: Unutmamalı!
Tarihçi, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, Kahramanmaraş’taki depremlerde yıkılan Isias Hotel için “Olduğu gibi, bir ibret nesnesi olarak bu haliyle muhafaza edilmeli ve hikâyesi anlatılmalı” yorumunu yapmıştı. Biz de geçmişteki büyük afetleri, yıkımları, acıları, utanç anlarını hatırlatmak, unutturmamak için bir anıt olarak insanlığa sunulan müzeleri gezginlerimize sorduk.
Bazı müzeler sanat için değil, geçmişin izlerini takip etmek, tarihe damgasını vurmuş olayları hatırlamak ve unutmamak için gezilmeli. Benzer bir durum gelecekte de başımıza gelirse sonuçlarının ne olacağını görmek için. Gezginlerimiz etkisinden kurtulamadıkları anıt müzeleri anlatıyor...
Depremin izleri
Tayvan 921 Deprem Müzesi, Çin
Yaklaşık 70 bin insanın ölümüne ve 18 binden fazla kişinin kaybolmasına neden olan Çin’in Siçuan bölgesinde yaşanan depremi hatırlamak için açılan müzeyle ilgili Hürriyet Seyahat gezgini Nurgül Büyükkalay şu yorumu yapıyor: “21 Eylül 1999 gece yarısı, 7,3 büyüklüğünde bir depremle sarsılan Tayvan için bu felaket yüzyılın en büyük depremi. 2004’te, depremin yıldönümünde açılan müzede afetin öncesinde, sırasında ve sonrasında ne yapılacağına dair eğitimler veriliyor.
Toplama kampı
Auschwitz-Birkenau Anıtı ve Müzesi, Polonya
Avrupa tarihinin karanlık izlerine dikkat çeken, en büyük Nazi toplama ve imha kampı Auschwitz’deki müzeyi seyahat yazarı Burak Özberk anlatıyor: “Polonya’nın Krakow şehri yakınlarındaki kampı gezerken ‘Schindler’in Listesi’ (Schindler’s List-1993) filmi gözlerimin önünden geçti. İnsanlık tarihinin en büyük suçlarının işlendiği bu kampta tutulanlar ve öldürülenlere ait elbise, ayakkabı gibi kişisel eşyanın girişte toplandığı bölüm göz yaşartıcıydı. ‘Çalışmak Özgürleştirir’ tabelası altında çektirdiğimiz fotoğrafsa insanlığımızdan utandığımız belge olarak albümlerimizdeki yerini aldı.”
Anavatan Anıtı
İkinci Dünya Savaşı’nda Ukrayna Tarihi Müzesi, Ukrayna
Kiev’deki müze 1981’de açıldı. Seyahat yazarı Canan Demiray “Geçen yıl şubattan beri Rusya’nın saldırılarına maruz kalan Ukrayna’nın başkenti hâlâ ayakta. 102 metre yüksekliğindeki ‘Rodina Mat-Anavatan Anıtı’ da elinde kılıç ve kalkanıyla şehrin sembollerinden biri olmayı sürdürüyor. Heykelin altındaki İkinci Dünya Savaşı’nda Ukrayna Tarihi Müzesi de ülkenin acı tarihini gözler önüne seriyor. Müzenin amacı Nazilere karşı Ukrayna’nın verdiği mücadelenin unutulmaması” diyor.
Etkileşimli tarih
Yad Vashem, İsrail
Kudüs’teki Herzl Tepesi’nin eteklerindeki, ülkenin en büyük soykırım anıtı Yad Vashem etkileşimli tarihi sergilerden oluşuyor. Ürpertici galerilerde ‘Holokost Yahudi Soykırımı’na ait eşya ve belgeler sergileniyor. Seyahat yazarı Aynur Tattersall müzeden ne kadar etkilendiğini şu sözlerle anlatıyor: “Yeşillikler içindeki binanın asıl amacı böyle bir soykırımın ne kadar acı bir olay olduğunu sonraki nesillere göstermek. Müzeyi gezerken tüylerim ürperdi. Şayet dizginlenemezlerse insanların ne büyük kötülükler yapabileceklerini gördüm.
100 günlük dehşet
Kigali Soykırım Müzesi, Ruanda
Hutu milisleri 100 günde 800 bin kişiyi öldürdüğünde yıl 1994’tü. Ruanda Soykırım Müzesi ülke tarihinde yaşanan bu büyük katliamın 10’uncu yıldönümde (Nisan 2004), başkent Kigali’de açıldı. Seyahat yazarı Melih Uslu şunları anlatıyor: “Bu çarpıcı müzeyi gezdiğimde tek kelimeyle tokat yemiş gibi oldum. Müzenin loş koridorlarını dolaştıkça katliamı sistematik olarak planlayan sömürgecilerden nefret ettim.”
Yıkım ve acı
Hiroşima Barış Anıtı Müzesi, Japonya
ABD’nin atom bombasıyla saldırısı sonucunda yaşamını yitiren 70 bin kişinin anıldığı Hiroşima Barış Anıtı Müzesi’ni seyahat yazarı Bahar Akıncı anlatıyor: “Muhtemelen ağlayarak çıkacağınız, dünya genelinde barış ve nükleer silahsızlanma konusunda farkındalık yaratmak için kurulan olağanüstü bir müze. 1955’te açıldı ve dünyanın ilk barış müzesi.”
Tünelleri de görün
Savaş Kalıntıları Müzesi, Vietnam
Fransa-Vietnam Savaşı olarak bilinen 1946-1954 yılları arasında yaşanan savaşa ait kalıntıların sergilendiği müze hakkında seyahat yazarı Burak Özberk şunları söylüyor: “Saigon’daki müzede savaşta kullanılan ekipman sergileniyor. Savaş sırasında çekilen fotoğrafların olduğu bölüm çok üzücü. Müze gezisi sonrası Vietkong’ların Amerikan askerlerine karşı kullandığı Cu Chi Tünelleri’ni görmeye gidin.”
‘Sıfırıncı Yıl’ projesi
Tuol Sleng Soykırım Müzesi, Kamboçya
Başkent Phnom Penh şehrindeki müze, 1975-1979 yılları arasında ülkede iktidarı ele geçiren Kızıl Kmerler tarafından gerçekleştirilen soykırıma ilişkin bilgi ve belgeler sunuyor. Gezgin Murat Fıçıcı “Pol Pot dünya tarihinin en vahşi katliamlarından birini yapıyor. Milyonlarca insan ‘Year Zero’ (Sıfırıncı Yıl) projesi denen bir kurgu içinde kurban edilmişler” diyor. Seyahat yazarı Burak Özberk ise “1975-79 yılları arasında Tuol Sleng Hapishanesi’ne 17 bin kişi girip sadece 12 kişi sağ çıkabilmiş. Anıt olarak yapılan Stupa’nın (Bir Budist yapısı) içinde 8 bin kafatasını ve öldürme aletlerini görebilirsiniz” yorumunu yapıyor.
Hatıraları yaşamalı
Ulusal 11 Eylül Anıtı ve Müzesi, ABD
New York’ta 11 Eylül 2001’de yaşanan Dünya Ticaret Merkezi saldırılarında hayatını kaybedenlerin hatırasını yaşatmak için yıkılan binaların olduğu yere yapılan müzeyi anlatan seyahat yazarı Canan Demiray “3 bin kişinin portresi arasında yürümek, orada yaşamlarını kaybettiklerini her adımda hissetmek dizlerinizin bağını çözebilir” diyor.