Bilimin, edebiyatın nabzı Gamla Stan’da atar
14 ada üzerine kurulan Stockholm’ün tarihi merkezidir Gamla Stan. Stadsholmen ve çevresindeki Riddarholmen, Helgeandsholmen, Strömsborg adacıkları Nobel Akademisi’nin yanı sıra saray, meydan ve parklarla süslüdür.
Kuzey Rönesansı mimari üslubuyla büyüleyici yapıların kurulduğu Gamla Stan’dayız.
Dinamit madalyonun bir tarafı. Öteki tarafı kristal kar elmaslarıyla ağaçların sarmalandığı günler için öngörü armağanı. Nobel Ödülü ile son 100 yıllık bilim ve edebiyat tarihi buradadır.
İsveç adını her şeyden daha çok çağrıştıran Alfred Nobel, Svenska Akademien (İsveç Akademisi) yazısını dorukta taşıyan yapı, Nobel Müzesi, Kraliyet Sarayı, bir dolu antikacı ve tarih tecimeri Gamla Stan’dadır.
Adaların adası Şövalyeler Limanı Adası, adaların abalısı Gamla Stan bitişik iki tarih müzesi...
Burada ilginç bir ayrıntı var. Her çağda kentler yazarıyla ölümsüzleşir. Oysa burası yazarları ölümsüzleştirmek için dinamitle vites yükseltir, kulvar değiştirir. Böyle özel yerler çağcıl efsanelerle ironik, biraz nükteli yaşarlar fakat masallarla yarışmazlar.
Böyle bir yer işte Gamla Stan ve Şövalyeler Limanı Adası.
YÃœRÃœYEREK TANIYALIM
Çok değil 80 yıl önce dilencilerle evsizlerin barınağıydı semt, nasıl böyle değişti? Rengeyiklerinin çektiği kızaklarla bin yıl önce gideceğiniz masallar, efsaneler sizin olsun. İngmar Bergman filmleri, Selma Lagerlöf’ten kaz sırtında Nils Holgersson’un gezisi, Vilhelm Moberg’in Amerika’ya akan bir milyon göçmeni anlatan romanı sizin olsun... Olmazsa başka romanlar, müzeler size semti tanıtabilir. Bunların dışında kolay bir yol daha var: Yürüyerek!
Stockholm salt Nobel değil, müzeler ve dünya kongreleri kentidir. Amerika, Kanada, Japonya gibi ülkeler kapsamlı bilimsel kongreler yapmaktadır Gamla Stan’da.
Gamla Stan kentin tam merkezinde, kraliyet saray abalısı ile bir adadır. Şövalyeler Limanı Adası bir heybe gibi yanındadır. Nerede, hangi semt otelinde kalırsanız kalın, raylı yollar sizi buraya çıkarır. Gamla Stan tüm yollarla örtüşür. Buluşma noktasıdır. Çevresinde binlerce ada, âşıklar gibi kanallarla biribirlerine sokularak mine işçiliği, harika bir coğrafya şöleni kurmuştur. Sularda milyon yıllar boyunca oluşan granit bir doğa parçasıdır. Buraya ‘Kutuplara Yakın Venedik’ deniyor. Magma ve plakaların sıkıştırmasıyla, her yıl üç santim daha yükseliyor.
ŞÖVALYELER İSKELESİ
Riddarholm’u ve Gamla Stan’ı tepeden görmek için Söder’e çıkacağız.
Evet, minicik bir ada olan Şövalyeler Limanı’ndayız şimdi.
Sırtımızı güneşe verdik, fotoğraf çektik, yüzümüzü batıya dönüp yürüdük. Ünlü sosyal reformların yapıldığı eski parlamento (Gamla Riksdagshuset) önümüze çıkıyor. Pembe rölyeflerini fotoğraflayıp geçtik. Sol köşe, gökyüzüne
akan kulesi, adanın adıyla anılan kilise. Sonsuza uğurlanan krallar, İsveç tarihini mırıldanan üniformalarıyla burada.
STRINDBER BURADA DOÄžDU
Sağa döndüğümüzde Kral Birger Jarl Meydanı’ndayız. Ünlü oyun yazarı, romancı, şair August Strindberg’in doğduğu ev biraz ötededir... Riddarholm yenileniyor son yıllarda. Bu adaların altına hızlı tren yolu yapılıyor.
Kral Birger Jarl Kalesi’nin arkasına geçtik. Gamla Stan’a varmak için Venedik çağrışımlı gondolsuz kanal köprüsünü hızla yürüdük. Rüzgârlı bir gün. Savuruyor, neredeyse kanala düşeceğiz. Güneş bir çıkıp bir yitiyor. Apansızın sağanak kopmasından korkup adımlarımızı hızlandırıyoruz.
Gamla Stan’a girdik. Sadece İsveç’in değil, tüm bilim, edebiyat dünyasının kalbi burada atıyor... Gerimizde kalan eski zaman şatosu görünümlü yapı reformist, hatta çağına göre devrimci bir kralın anısını günümüzde yaşatıyor. Feodal ağaları alt edip, toprak birleştirerek bugünkü 16’ncı yüzyılda İsveç monarşisini kuran Dalarnalı Gustav I. Vasa’nın...
Nobel Akademisi’ni, katedrali sağımıza alıp yolumuza devam ediyoruz. Sarayın önüne vardık. Karşımızda dar bir kanal, yeni parlamento, Kraliyet Operası. Kral Demirbaş Şarl Parkı da orada... Gotik mimarisi ile Almanların koloni evresinde kondurulmuş iki - üç konuta bakıyoruz şimdi. Koşuşan şen çocuklar Nobel Müzesi’ne giriyor... Biz ise dar sokaklarıyla ünlü bölgeyi ileri geri yürüyerek belleğimize işliyoruz. August Strindberg’in piyesinden, ‘Master Olof Bahçesi’ adı ile ünlü kafede biraz soluklanıp baharı izliyoruz.
Şimdi güneye yürüyüp, Söder’e yöneliyoruz. Montelius Terası’ndan gezindiğimiz adayı kuşbakışı göreceğiz. Galeriler, antikacılar da var orada. Slussen’i geçip, lirik ezgici Carl Belman sokağından Montelius patikasına çıkıyoruz. Ve işte o güzel manzara...
Hülyalara dalıyoruz...
Rehberli turlar
Rehberli turlar Gamla Stan’da kişiye özel tematik rehberli turlar düzenleniyor. Bu turların üç saatlik ücreti 700 TL.
(www.stotourist.se)
Festival rehberi
Dans Dakar: Elektronik Müzik Festivali 1 Haziran’da saat 15.00’te başlıyor. Justice, Serkan Denizer, Pendulum katılımcılar arasında.
Summerburst Stockholm: Olimpiyat Stadyumu’nda 14-15 Haziran’da pop müziğin ünlü isimleri sahneye çıkacak.
WWDIS Summer: Dev partiler düzenleyen What We Do Is Secret (WWDIS), 9 Temmuz’da Fargfabriken’de yılın en iddialı partilerinden birini gerçekleştiriyor.
Hultsfredsfestivalen: Ülkenin en ünlü pop ve rock festivalleri 13-16 Haziran’da başkentte buluşuyor. Arctic Monkey dahil tam 60 topluluk katılacak.
Music&Arts: 2 AÄŸustos’ta Skeppsholmen Adası’ndaki festivale yurtdışından Prince dahil çok sayıda ünlü yıldız gelecek.Â
(www.visitstockholm.com)
Yılın en uzun gününde sabaha kadar şölen
Gamla Stan, Riddarholmen nasıl böyle oldu?
Nasıl oldu da dünya dinamitin, Nobel’in peşine takıldı, bilimin, edebiyatın nabzı burada atmaya başladı? Montelius Terası’ndan Gamla Stan’ı seyrederken aynı zamanda bir tarih şeridine bakıyoruz.
Hıristiyanlık öncesinde pagan inançlar yaşandı kuzey ülkelerinde. Bu nedenle Gamla Stan’ı tanımak için paganizm dönemini hatırlamak gerekir. Başkentin 70 kilometre kuzeyinde, Upsala’daki kazılarda bin yıl öncesine ait bir tapınak, kurban altarı bulundu. Krallar kurban edilmiş, eşyaları ve mezara diri konulan atlarıyla gömülmüşlerdi. Bu ritüeller ki, İzlanda, Germen, Kelt mitolojisini besledi. Tüm dünyada 200’üncü yaşı kutlanan Alman besteci Richard Wagner’in operalarına ilham verdi. Mitolojik figürlerle kurduğu operalarda, Kuzey Tanrılar Pentaonu bülbül gibi şakır: Tanrı Oden/Votan, Frej, Freja.. Özel çekiciyle Tor belki de Nobel Ödülü tasarımıyla dünyayı kurmaya kalkışır… Vikingler’in İzlanda keşiflerini anlatır şiirsel Eddan anonim toplamı.
Bunların arasında ‘Havamal’ ve ‘Voluspa’ vardır. Genç, prosa - koşuklu Eddan ise 1220’ler ile Snorre Sturlasson ve pagan kuzey mitolojisi ile karşımıza çıkar.
Yaklaşık bin yıl süren dönüşüm, Hıristiyanlık Gamla Stan’a geç gelir.
Pagan I. Cosntanius’un, İstanbul’u Hıristiyanlığın ve Roma’nın başkenti yapmasıyla bu evrilme, Vikingler için zor yıllar olur. Roma lejonlarıyla savaşarak Gamla Stan’a çekilir beyaz Vikingler. Pagan şamanistik, doğacı altarlara bağlıklarıyla ölüme koştukları filmler yapılmıştır. Güçlü Freja figürü ile bugünkü İsveçli kadının serbestlik tutkusu buradan gelir.
Gamla Stan’ı, Riddarholmen’i anlamak biraz da bunları tanımaktan geçer.
21 Haziran’da şamanist ‘midsommardag’ günü, yani en kısa gece toplumda seviçle beklenir. Riddarholmen, işte o günlerde gece boyu ateşlerle şavkır. O gün kuzey gece görmez, güneş sönmez. ‘Polcirkeln’de güneş 24 saat ışık saçar.
Bu yalın gerçek, bu topraklarda yaşayan her birey için ortak özde paganik bir olaydır. Yolunuz Stockholm’e düşerse, Djurgarden Adası’ndaki Skansen Parkı’nı da görmeniz gerekir. Burası İsveç kültür doğasının yaşayan minyatür müzesidir. Kemanların melodik halk ezgileri sunduğu yerde Viking giysili kadınlar, çocuklar görürsünüz. Skansen, folklorik renkli kortejle maytap şenliği gibi eser.
Elinizi uzatın ve o korteje katılın. Ellerinden tutun, çembere girin. Melankolik halk ezgilerinin lirik tınılarına ruhunuzu bırakın ve otların üstünde dönmeye başlayın.
Ve sorumuzu unutmayın: Gamla Stan, Riddarholmen nasıl böyle oldu? Dünyanın bilim ve edebiyat nabzı, ne oldu da buraya geldi?