36 saatte Luang Prabang

CUMA

16.00
Yeşil tur
Luang Prabang’ın otelleri müşterileri için bisiklet bulunduruyor. Ücretsiz edinebileceğiniz bu bisikletler kenti tanımak için en iyi yöntem. Fakat unutmayın, trafikteki motosiklet, kamyon ve yayaların ortak sloganı “Önce kendini koru”. Luang Prabang’ın tarihi bölgesi çok küçük: Merkezi 2 km uzunluğunda, 2 km genişliğinde bir cadde.

UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki tarihi kayanın bulunduğu bölgeyi rehberle gezerken kentin geçmişini de öğreniyorsunuz. Bisikletinizi ‘Saray’a bırakın, rehberin peşine takılın. 1975’teki askeri darbeye kadar ülke bu saraydan yönetilmiş. Özellikle Taç Odası görülmeye değer. Minik camlardan yapılmış dev aynalı panolar 1950’lerde, Buda’nın Nirvana’ya kavuşmasının 2500’üncü yılı nedeniyle restore edilmiş. 

 

18.00

Günbatımında Tipple
Güneş Mekong’un arkasından kaybolurken, uygarlığın birkaç beşiğinden biri olan nehirde manzara soluk alıcı özellik kazanıyor. Turistler ve kent halkı elinde biralarıyla günü uğurluyor. Riverside Sunset barının manzarası harika. Balıktan dönen geleneksel ahşap tekneler onun önünden geçiyor. Ülkede üretilen Berlao, ucuz fakat bu manzaraya eşlik için ideal bir içki.

 

20.00

Sebzelerin nefaseti
Sömürge dönemine ait seçkin dekorasyonu, klasik Fransız yemekleriyle tanınan L’Éléphant’ın yeni açılan şubesi L’Éléphant Vert, daha sağlıklı, yaratıcı, talebe göre tamamen vegan, buna karşın et sevenleri de mutlu edecek bir mönü sunuyor. En dikkat çekici lezzetler körili hintcevizi çorbası, çiçeklerle süslü, havuçlu sebze salatası, tatlılardan ise fıstıklı puding. Alternatif mönülerin herbiri taze sıkılmış dut, ballı yeşil limon suyu içeriyor (Tadım mönüleri, içki hariç 60 TL). Diğer restoran size daha cazip geliyorsa, L’Éléphant’da yeni mönüleri de tadabilirsiniz. 

 

22.00

Kısa mola

Budistlerin başkentinde gece işyerleri 23.30 civarında kapanıyor yani müthiş bir eğlence hayatı yok. Bununla birlikte cazip atmosferi, sanat işi kokteylleriyle Ikon Klub geceyi noktalamak için uygun mekânlardan. Macar sahibi Elizabeth Vongsaravanh, kulüpte ev partilerini çağrıştıran samimi ortam kurmuş. Biber aromalı votka ile yapılan Bloody Mary eşliğinde satranç partileri kentte yaşayan yabancıları bu mekânın müdavimi haline getirmiş.

CUMARTESİ

08.00

Fransız etkisi
Fransız sömürgeciliği geriye zarif mimari yapıların yanı sıra mutfak kültüründe kaliteli ekmek ve çörek merakını da bırakmış. Örneğin Le Cafe Ban Vat Sene’deki özel kahvaltıda portakal suyu eşliğinde sunulan tereyağlı, reçelli kruvasanlar sizi adeta Paris kafelerine ışınlıyor. Tek fark kapının önünden geçen safranrengi giysili Budist keşişler. Yeni kafelerden Le Banneton da kahvaltı mönüsüyle öne çıkıyor. Kahvaltınızı yaparken bir yandan da dergi ve rehber kitapları karıştırıp günlük programınızı belirleyebilirsiniz.

09.00

Pazardan sofraya
Lao mutfağı konusunda önde gelen restoranlardan Tamarind, yerel mutfak kültürünü derinlemesine tanımanızı sağlayacak yemek atölyeleri düzenliyor. Sabah kursu, yerel pazarda mevsim sebzeleri alışverişiyle başlıyor. Muz yaprağında buğulama balık (mok pa) gibi yemekleri, yerel sosları (jeow) hazırlamanın öğretildiği uygulamalı kursla devam ediyor. Ardından hazırladıklarınızı göl kıyısındaki masalarda afiyetle yiyorsunuz (100 TL).

 

14.00

Meditasyon anı
Her gün şafak vakti kentin caddelerinden ‘tak bak’a giden yüzlerce keşiş geçiyor. Doğan güneşe karşı sessiz meditasyon töreni ne yazık ki fotoğraf çeken turistler, patlayan flaşlarla sirk gösterisine dönüşüyor. Daha özgün bir meditasyon töreni görmek istiyorsanız Wat Khili’ye gidin. Fotoğrafçı Hans Georg Berger, 23 yıldır kentin budist keşişlerinin çevredeki ormanlarda yaptığı meditasyonları fotoğraflıyor. Tapınağın sergi salonunda Berger’in siyah-beyaz fotoğraflarını görün.

16.00

Dürüst ticaret
Turistler hediyelik eşya alışverişini çoğunlukla Gece Pazarı’ndan yapıyor. Oysa burada satılan elişi ürünlerin çoğu Çin’den ithal. Buna karşılık yerel zanaatları korumak amacıyla ‘Made in Laos’ kampanyası başlatılmış. En az yüzde 60’ı yerel işçilik içeren ürünlere bu etiket yapıştırılıyor. Kent yakınındaki Ban Xieng Lek’te halı dokuyan köylüleri, Patta Textile Gallery’de nadide tekstil ürünlerini görebilirsiniz. Kent merkezindeki Ock Pop Tok’ta, Yerel Sanatlar Merkezi’nde (yarım günlük kurslar düzenleniyor) ya da yerel kooperatiflerce üretilen ürünler satılıyor.

18.00

Zen Bahçesi
Tropik bitkilerle kaplı bahçedeki Utopia, kafe, yoga merkezi, bar, voleybol sahası ve eğlence merkezi. Gündüz huzur, gece ise müzik ve dans ihtiyacına karşılık veriyor. Saat 18.00’deki geçiş döneminde yemek öncesi içkiler tadılıyor. Yolda kentin en eski, en güzel tapınaklarından Vat Visoun’a (Wat Wisunalat) uğrayabilirsiniz.

19.00
Kendin pişir
Kentin iki önemli nehrinden Mekong, daha ünlü ve trafiği daha yoğun. Fakat en güzel manzaralar Nam Khan’da. Bambu Köprüsü’nden Dyen Sabai’ye geçin (Yağmur mevsiminde tekneler iki yaka arasında servis yapıyor. Diğer dönemde yürüyerek de nehri geçmek mümkün). Restoranda iki kişilik et, balık ve vejetaryenler için özel ızgara mönüleri ortalama 20 TL.

PAZAR

08.00
Köy keyfi

‘Milyonlarca Filin Ülkesi’nde Fil Köyü’nü ziyaret sadece çocuklar değil, yetişkinler için de heyecan verici. Geçmişte oduncuların yük hayvanı olarak kullandığı filleri doğaya adapte etmek için kurulan koruma alanı kent merkezine taksiyle yarım saat uzaklıkta. Nam Khan manzaralı, huzurlu doğa alanında 150 TL’ye katılacağınız yarım günlük turda fillere binip nehre gidebilir, yıkanmalarına tanık olabilirsiniz. İki yaşındaki bebek fil Maxi’yi ziyaret edin. Diğer filler muzu kabuğuyla yiyor, o ise soyulmuşunu tercih ediyor. Fil Köyü ilginizi çekmiyorsa Banana Boat’la Mekong’da tura çıkabilirsiniz. Küçük balıkçı köylerinin kıyısından geçip, nehir kıyısında futbol oynayan keşişler göreceksiniz.

14.00
Ayaklarınızı dinlendirmek
Kent SPA’larıyla da ünlü. Lüks otellerden ucuz, halk tipi tesislere kadar her türünü bulmak mümkün. Tüm vücudu içeren masajları Tay masajı kadar terapik olmayabilir. Fakat yoğun iki günden sonra refleksoloji yorgunluğu almak için ideal. L’Hibiscus, kentin en seçkin SPA’ları arasında. Güzel bir bahçe ve havuz manzarası eşliğinde hizmet veren Satri House’da bir saatlik ayak masajı 150 TL.

NASIL GİDİLİR?

Aralık ayının ikinci haftasında İstanbul’dan Luang Prabang’a iki aktarmalı uçuşlar Kore Havayolları’nda 3.755 TL’den başlıyor.