36 saatte İstirya
Hayatı boyunca doğduğu topraklardan ayrılmayan bir kişi dört ayrı ülkede yaşamış olabilir mi? Eğer Adriyatik’in kuzey kıyısındaki İstirya Yarımadası’nda doğduysa, 100 yaşını devirdiyse bu mümkün. Bir zamanlar Venedik’in yönettiği topraklarda, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun vatandaşı olarak doğup, yaşamının büyük bölümünü Yugoslavya’da geçirip bugün Hırvatistan nüfusuna kayıtlı olabilir. Gurmelerin, özellikle trüf mantarı meraklılarının ilgisini çeken İstirya Yarımadası, sahilindeki Rovinj, Porec, Pula gibi tablo güzelliğindeki kentleri, Orta Çağ’dan kalma Motovun, Groznjan gibi tarihi yerleşimleri, Roma kalıntıları, şarapları ve yemekleriyle çok daha geniş turist kitlesine hitap ediyor.
Cuma
15.00
İkindide bira banyosu
San Servolo fabrikası 2013’te bira (pivo) üretmeye başladığında beş yıl sonra ürünlerinin banyoda kullanılacağını kimse tahmin edememişti. Bir tepenin üstüne kurulu Buje’deki fabrikanın bitişiğine açılan San Servolo Resort and Beer Spa şimdi çok popüler. Bira dolu küvette yıkanırken duvardaki musluktan dilediğiniz kadar bira içebilirsiniz. 45 dakikalık standart banyoyla yetinmiyorsanız otelde kalabilirsiniz. Sauna ve havuzda su kullanılıyor. Otelde konaklayanlar için SPA ve bira banyosu 520 TL, günübirlik gelenlere 690 TL.
18.30
Kayaların üstünde
Rovinj’in tarihi merkezindeki gözden uzak küçük barlardan Valentino yabancıların gözdesi. Bir uçurumun kıyısındaki kayaların üstünde minderlere oturup Adriyatik Denizi’ni seyrederken içkinizi yudumlayın. Barın en sevilen içkisi Aperol (85 TL). Garsonların teşvikine kapılıp mönüdeki en pahalı içkileri birbiri ardına yuvarlarsanız sağlığınız ve cüzdanınız açısından riskli olabilir, dikkat edin.
20.00
Monte-Astic
Hırvatistan’da Michelin yıldızına layık bulunan ilk restoranın İstirya’dan çıkması rastlantı değil. Şehirde İtalyan mutfağının önemli ağırlığı var. Özellikle taze makarnalarda. Rovinj’in tarihi bölgesindeki Monte yıldızıyla gurur duyuyor. Zeytinyağı kendi üretimi. Altı tabaklık üç standart mönüsünün fiyatı, şarap hariç 800 TL. Örnek vermek gerekirse, mönülerden biri Adriyatik ton balığı ezmesi, boğa kuyruğu, ıstakozlu mantı ve anasonlu dondurmadan oluşuyor. Yanındaki mükemmel şaraplar da İstirya’dan.
Cumartesi
9.00
Trüf avı
Hırvatistan, özellikle İstirya bölgesi trüf mantarı konusunda yeni keşfediliyor. Piedmont’un işbilir tüccarları sınırı aşıp İstirya’dan aldıkları trüfü ülkelerinde ‘İtalyan mantarı’ diye satıyordu. 2 Kasım 1999’da Hırvat mantar avcısı Giancarlo Zigante bölgenin makus talihini değiştirdi. Köpeği Diana ile dünyanın bilinen en büyük beyaz trüf mantarını buldu. 1.5 kiloluk rekortmen mantar sayesinde tüm dünya İstirya’nın mantarlarını duydu. Üstelik fiyatı da uygundu. Trüf avını denemek isterseniz Buzet yakınlarındaki Prodan Tartufi’ye gidin. Prodan Ailesi özel yetiştirilmiş köpekleriyle bir saatlik trüf avı düzenliyor. Dönüşte beyaz trüfle omlet, sosis, peynir ve diğer yemekler pişiriliyor, misafirlere tattırılıyor. Av ve yemek kişi başı 450 TL.
13.00
Yavaş yemek
600 yıllık zeytinyağı atölyesinde hizmet veren 17 kişilik Toklarija bölgenin gurme cennetlerinden. Sahibi, egzantrik şef Nevio Sirotic, ‘slow food’ akımına göre bile yavaş sayılacak sürede servisi tamamlıyor. Yemek en az üç saat sürüyor! Ahşap döşeli, şöminesi sönmeyen salonun cazibesi daha fazla kalma arzusu uyandıracak kadar güçlü. Sirotic, yemeğini bostanında yetiştirdiği sebzeler ve yerel ürünlerle yapıyor. Mevsime göre değişen mönüsünde yaban kuşkonmazı salatası, prosciutto doldurulmuş ravioli, çok uzun süre fırınlanmış, bıçağa gerek kalmadan dağılan et gibi seçenekler mevcut. Rezervasyon zorunlu. Altı tabaklık tadım mönüsü 430 TL.
16.00
Volta atma sanatı
Groznjan hâlâ terk edilmişlik duygusundan kurtulamamış. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra halkı İtalya’ya kaçmış, sadece birkaç ev kalmış geriye. 1960’larda bohemler, sanatçılar yerleşmiş boş evlere. Günümüzde parke taş kaplı sokakları, sanat galerileriyle tablo gibi bir köy. Galerija Il Punto’da Gordana Kuzina ve Edvard Kuzina Matei ürettikleri takıları, yerel ressamların peyzajlarını satıyor. “15 yıl önce kendi ürünlerimizi satmak için buraya yerleştik” diyor Matei. “Zagreb’e daha fazla dayanamayacaktık” diye ekliyor. Galerija’da Burhan Hadzialjevic’in cam, İngiltere doğumlu yerel sanatçı Gail Morris’in cam, bronz, taş heykellerini de görebilirsiniz.
18.00
Orta Çağ’a yolculuk
Groznjan’dan çıkışta Mirna Nehri Vadisi’nden 15 kilometre sonra bölgenin en fotografik köyüne rastlayacaksınız. Ünlü ralli yarışçısı Mario Andretti bu köyde doğmuş. Orta Çağ’dan kalma surların ardında yerel ürünler satan pek çok dükkân sizi bekliyor. Kent kapısından hemen önceki OPG Vivoda’yı aynı isimli aile işletiyor. Zeytinyağı (bir litrelik şişe 105 TL) ve ‘travarica’ adlı aromatik bitkiyle tatlandırılmış likör (litrelik kutusu 117 TL) kendi ürünleri.
20.30
İstirya usulü suşi
Sahil şehri Novigrad’daki Damir I Ornella, kuruluşunun 20’nci yılını kutluyor. Bölgenin en iyi restoranlarından biri bu. Mönü çiğ deniz ürünlerinden oluşuyor. Damir ön odada çalışıyor. Balıklardan taze branzino çıkarıyor, masaların yanı başındaki tezgahında dev istiridyeleri ayıklıyor. Biraz tuz, biber, limon ekleyip masalara servis ediyor. Ornella ise mutfakta deniz ürünlü makarnalar hazırlıyor. Mönü sabah balıkçının sepetinden çıkanlara göre belirleniyor. Yedi masalı bu küçük restoranda şaraptan önce sunulan beş tabaklık tadım mönüsü 475 TL’den başlıyor.
Pazar
9.00
Zeplin kumsalda
Pula’da kendinizi kumsala atın. Kent merkezinin güneyindeki Saccorgiana, epeyce korunaklı. Günbatımı için de ideal. Kıyıdaki trambolin, enerjisi tükenmeyenler için. Zeplin adlı barda bira, şarap, meşrubat satılıyor. Otopark ücretsiz.
12.30
Balıkçının öğle yemeği
Pula’nın 8 kilometre kuzeyindeki eski balıkçı köyü Fazana’nın şık marinasına gidin. Açık havada oturup limana yanaşan tekneleri, balıkçıları izlemek isterseniz Stara Konoba en uygun mekân. Denize doğru uzanan Old Tavern’in mönüsünü tahmin etmek zor olmasa gerek: Izgara sardalye, kalamar tavası, balık çorbası, midyeli, karidesli, istiridyeli makarnalar... Kişi başı ortalama 230 TL.
14.30
Diğer kolezyum
Yarımadanın güney ucundaki Pula’ya gitmeniz için pek çok neden var fakat teki bile yeter: Dünyada ayakta kalmış 200’den fazla Roma amfitiyatrosu arasında altıncı büyük örnek burada. Bir zamanlar 20 bin kişinin sığdığı 1’inci yüzyıldan kalma yapının dış çeperi bozulmamış. Giriş 47.5 TL. Şehirde 2 bin yıllık Augustus Tapınağı ve birkaç Roma kalıntısı daha bulunuyor. Yarımadanın en büyük sivil havaalanı da burada...
Nasıl gidilir?
Eylülün ikinci haftasında, İstanbul’dan Pula’ya Zagrep aktarmalı THY ve Hırvat Havayolları kombine uçuşlarında gidiş-dönüş bilet fiyatları 1980 TL’den başlıyor. İstirya Yarımadası, İtalya’nın Trieste kentine karayoluyla 80 kilometre uzakta. Aynı dönemde Alitalia’nın bir aktarmalı İstanbul-Trieste uçuşlarında gidiş-dönüş biletler 1843 TL’den başlıyor.