Sandıklı yolu ihalesi, yeni yıla bırakılmalı

ANKARA Çankaya'dan müteahhit Nevzat Üstün ve arkadaşları Bayındırlık Bakanı Prof. Abdülkadir Akcan'ı uyarıyor:

Bayındırlık Bakanlığı'nın düzenlediği yeni ihale yasası 1.1.2003 tarihinde yürürlüğe girecek olup, bu yasada davet usulü ile belli kişiler arasında ihale yapılması uygulamasına son verilmektedir.

Şimdi yangından mal kaçırır gibi Bayındırlık Bakanı, ki kendilerinin mesleği herkesçe malumdur, Afyon-Sandıklı arasını dün yazdığımız gibi 33 trilyon bedelle ve son derece gizli bilinen kişilere davetiye göndererek ihale etmek ve bu işi de bir iki gün içinde sonuçlandırmak gayret ve telaşı içindedir.

Bundan önceki Bayındırlık Bakanı Koray Aydın'ın başına gelenler ve Yüce Divan'dan siyasi manevralarla nasıl kurtulduğu, ancak hiçbirimizin vicdanında aklanamadığı, taşıdığı vebalin altında ezildiği herkesin malumudur.

Afyon-Sandıklı yolu yatırım programında yoktur. Karayollarında iş yapan firmaların hepsi ödenek sıkıntısından şantiyelerini kapatmaktadır. Afyonlu bakan erken seçim takviminin belirlenmesine birkaç gün kala kendi seçim bölgesine böyle bir ihale ile yatırım yapmaya her tür engele rağmen nasıl cesaret edebilmektedir.

Bu ihalenin durdurulması, yeni ihale yasasının uygulanmaya başladıktan ve projenin 2003 yılı yatırım programına alınmasını takiben ilan edilmesi en doğrusu olacaktır. İhalenin herkese açık hale getirilmesini, geçmişte olduğu gibi Yüce Divan'larda Bayındırlık Bakanı'nın sorgulanmamasını canı gönülden arzu ettiğimi belirtirim.

Denizi kirletenleri 'Alo 158'e bildirin


SAHİL Güvenlik Kurmay Başkanı Albay Tufan Ersoy ‘‘Tekneler b.. saçıyor’’ başlıklı dünkü yazımız üzerine arayarak: ‘‘Çok önemli bir sorun. Duyurmanız bizi sevindirdi’’ dedi. Ne yazık ki özel teknelerin sintinelerini gelişigüzel mavi sulara saldığını, hiçbir özen gösterilmediğini ama bu tür sorumsuzluklara karşı da göz yummayacaklarını belirtti. Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Yalçın Ertuna'nın bu tür sahil kirlenmelerine karşı yeni projeler geliştirdiğini bildiren Albay Ersoy şunları anlattı: ‘‘Ege Denizi Bölge Komutanlığı'nın 22 botu bu tür yasadışılıklarla mücadele ediyor. Çanakkale Boğazı'ndan Kaş'a kadar her liman ve koy taranmaya çalışılıyor. Deniz kirliliğine karşı mücadele edebilmek için vatandaşların da bize yardımcı olmaları gerekiyor. Bize bilgi ve ihbar aktarılması lazım. Bunun için 158 No'lu Sahil Güvenliğe telefon edilebilir. Açıkça ihbar istiyoruz. Cep telefonundan gördüğü tekneyi bize bildirsin. En fazla 15 dakika sonra olay yerine geliriz.’’

Ayrıca deniz kirliliğine karşı helikopter temini projelerinin yürütüldüğünü anlatan Ersoy, bu uçak ve helikopterlere deniz kirliliğini tespit edecek sistemler takılacağını bildirdi.

Manavgat’ta hastane öncelikleri


MANAVGAT Devlet Hastanesi'nde bir yazı: ‘‘Hakim, savcı, güvenlik görevlisi ve sağlık personeline öncelik tanınır.’’ Türkçesi şu; siz gerekli işlemleri yaptıktan sonra sıraya geçeceksiniz, yukarıdaki meslek gruplarına dahil kişiler -isterlerse- sizin önünüze geçebilecek.

Bu meslek gruplarına dahil olanların, hiç kimsenin sıra hakkını gasp etmeyeceğine inanıyorum da; Manavgat Devlet Hastanesi yetkilileri böyle bir uygulamaya nasıl imza atıyor ona inanamıyorum!

Eray ERGÜN-Manavgat Nehir Gazetesi-ANTALYA

Bördübet'i çöp bastı


YAT turizmi Ege'nin en önemli avantajlarından biri. Ama kendi potansiyelimizi kendimiz baltalıyoruz. Bodrum Gökova'nın cennet koylarından Bördübet karasinekten geçilmez oldu. Bir çevreci kuruluş tarafından 90'lı yılların başlarında iyi niyetle başlanan bir girişim. İlgisizlik ve dikkatsizlik sonucu, bir cenneti çöplüğe çevirdi. Koya turist getiren teknelerce atılan ve 2 km. alana yayılmış bu çöp denizi tüm turistlerin tepkisini çekmeye başladı. Karşılaştığım bir Alman tekne sahibi ‘‘Yunanistan'ı da böyle mahvettiler, hiç değilse Türkiye'nin denizlerini çöplük olmaktan koruyun’’ diyerek yakındı.

Çağrı GÜRBÜZ-İSTANBUL

Bördübet’i çöp bastı


YAT turizmi Ege'nin en önemli avantajlarından biri. Ama kendi potansiyelimizi kendimiz baltalıyoruz. Bodrum Gökova'nın cennet koylarından Bördübet karasinekten geçilmez oldu. Bir çevreci kuruluş tarafından 90'lı yılların başlarında iyi niyetle başlanan bir girişim. İlgisizlik ve dikkatsizlik sonucu, bir cenneti çöplüğe çevirdi. Koya turist getiren teknelerce atılan ve 2 km. alana yayılmış bu çöp denizi tüm turistlerin tepkisini çekmeye başladı. Karşılaştığım bir Alman tekne sahibi ‘‘Yunanistan'ı da böyle mahvettiler, hiç değilse Türkiye'nin denizlerini çöplük olmaktan koruyun’’ diyerek yakındı.

Çağrı GÜRBÜZ-İSTANBUL

MESAJ


KÖŞEMİZİN mesaj panosunda 27.7.2002 tarihinde yayınlanan yazı üzerine Beşiktaş Belediyesi Basın Danışmanı Üzeyir Darıcı bir açıklama yaptı: ‘‘Dikilitaş Çeşme kapalı otobüs durağının kaldırılması ile ilgili İETT yetkilileri bölgedeki tüm eski otobüs duraklarını yenileme düşünceleri olduğunu ve durağı bu yüzden kaldırdıklarını belirttiler.

Kaldırımların da işgalı söz konusu değildir. Zabıta ekiplerimiz rutin ring seferleri yaparak kontrol altında tutmaktadır.’’

BAĞDAT Caddesi ve Sahil yolunda durum eskisinden daha da kötü. Hazır bekleyen motorsikletli polis şart. Ehliyet kontrolüyle bu iş olmaz. Her an yeni acılar doğabilir.

Yusuf ALTAR-BOSTANCI

HASTALAR, tedavileri sırasında doktoruna minnet duygularını değişik şekillerde ifade ederler. Bunun en güzel örneği şiirleridir. Doktorlarımızdan; bu şiirleri yazanın ismini, kendi biyografi ve adresleriyle birlikte bize ulaştırmalarını bekliyoruz. Şiirler kitaplaştırılarak antoloji haline getirilecektir.

İletişim için: Yrd. Doç Dr.

Çağatay Üstün

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi-Deontoloji ve Tıp Tarihi Anabilim Dalı 35100

Bornova-İZMİR

custun@med.ege.edu.tr

Faks:0/232/3420001
Yazarın Tüm Yazıları