Ne İzmir’le ne de İzmir’siz olmuyor ama yatırımcı artık kaçıyor

Şimdi hemşehrilerim yine bana kızacaklar.

Haberin Devamı

Ne yazık ki doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovarlarmış.
Ben de ‘Dobra’ yazıyorum ve söylüyorum, “İzmir, üzerindeki ölü toprağını artık atması gerekir.”
Geçenlerde sevgili Deniz Sipahi köşesinde İzmir’de yeni kurulan Gediz Üniversitesi’nde görev yapacak, İzmir’e gelecek öğretim görevlisi bulmakta zorluk yaşandığını yazdı. Üstelik birinci ağızdan.
Gediz Üniversitesi Genel Sekreteri Adnan Yeşildal’dan gelmiş bu açıklama.
Yine sevgili Erdal İzgi köşesinde Bülent Şenocak gibi girişimci, İzmir aşığı, tutkunu bir iş adamının İzmir için verdiği savaşta nasıl yenildiğini yazdı. Benim de keyifle gittiğim Alsancak Ali Çetinkaya Bulvarı üzerinde açtığı Şenocak Kitapevini devretmek zorunda kalmış Bülent Şenocak. Yine milyarlar harcadığı ve pek çok İzmirliye ekmek kapısı olan Şenocak Yaynıevi’ni de kapatacakmış. EGİAD’ı (Egeli Genç İş Adamları Derneği) kuran, üstelik de İzmir’in hayli köklü bir ailesine mensup bu genç iş adamı bunları hakketti mi?
Yine sevgili dostum Hamdi Türkmen, “Yatırımcı İzmir’e gelmiyor, gelen de kaçıyor” diye seslenmiş köşesinden İzmirlilere .
Evet doğru hem de çok doğru.
Geçen yıla kadar İzmir ve Çeşme’de, eğlence sektöründe trilyonluk yatırımlar yapan yakın dostum Yavuz Samancı, “Bir daha mı İzmir? Allah korusun” diyor.
Yine geçen yıla kadar İzmir’in ve Çeşme’nin en popüler restoran ve barı olan Bistro’nun sahibi İstanbullu iş adamı Metin Kap artık yok.
İkinci Kordon’daki ve Çeşme’deki yerinin kapılarına kilit vurdu. Dedikodular doğruysa da epey de borçla terk etmiş İzmir’i.
Yine sevgili arkadaşım, genç iş adamı Mesut Sancak Folkart Yapı’nın ortağı, Narlıdere’de yaptığı Folkart Evleri’nin ardından İzmir’de artık pek yatırım yapmak istemiyor.
Uğurkan Erez gibi Uluslararası bir koreografa, İZFAŞ yaptığı pek çok fuarda iş vermedi, tıpkı İzmirli modacıları yok saydığı gibi.

Haberin Devamı

Veysel de sonunda terk etti Misk Şerife’ye sahip çıkın

Şimdi bu kadar kelamı niye ettiğime gelince.
Büyük umut ve hayallerle gelen, şöhreti yurt dışına taşan, İstanbul’da zincir Salon Veysel’lerin patronu can arkadaşım Veysel Şenel’de İzmir’i terk etti.
Veysel, Swissotel Grand Efes’in içinde yarım milyar harcayarak muhteşem bir kadın ve erkek kuaför salonu açtı.
İzmir seçkinlerinin gözde ismi Misk Kuaför Salonları’nın sahibesi Şerife Bacanak’la ortak oldu.
Fatih Terim hocamdan, Tarkan’a, Serdar Ortaç’tan, Mehmet Ağar’a, iş adamı ve siyasetçi Orhan Keçeli’den, Emrah’a, Kerem Alışık’a, Acun Ilıcalı’ya, Süleyman Orakçı’ya kadar iş, sanat, siyaset alanında pek çok ismin imaj danışmanı da olan Veysel yok artık.
Yaklaşık 20 personeli açıkta bırakmamak, ekmeklerinden etmemek için şimdi Şerife, kocası Recep ile birlikte kocaman taşın altına ellerini acıyarak soktular.
Çünkü Şerife’nin Alsancak ve Çeşme’de sorumlu olduğu iki dükkanı var.
Üstelik de Şerife en yakınlarından gelen kazıklara rağmen, büyük bir savaşın içine girerek Swissotel Grand Efes’deki erkek ve kadın kuaför salonunu tek başına aldı. .
Veysel gibi Şerife’nin de müşteri kalitesi yüksek.
Deniz Tanık’dan, Saadet Mançe’ye, Neşe Akkerman, Aydan Abajoli, Rıza Akça ve ailesi, Elif Özusta, Zeynep Temelli, Hülya Kendir, Feryal Aktar gibi İzmirli elitlerin yanı sıra Revna Demirören, Demet Akbağ, Demet Şener, Fatih Terim’in eşi Fulya ve kızları Buse ile Merve, Ebru Akel gibi popüler isimler onun salonunun müşterileri.
Fakat şimdi potansiyelini geliştirmek zorunda.
Kendi için değil, çalışanları için.
Dilerim başarır. Yoksa o da tasını tarağını toplayıp, kendisine yapılan teklifleri değerlendirip “Finansın başkenti” denilen İstanbul’a kaçabilir.

Canım çooook

Haberin Devamı

* Haince ordumuza yapılan saldırılara
* Evinde torunları ile vakit geçireceğine yeniden siyasete atılan Yüksel Çakmur’a
* Hâlâ cezası kesinleşmeyen
Cem Garipoğlu’na
* Kredi kart borçları nedeniyle intihar eden gencecik insanlara
* İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi koskocaman adam Doç. Dr. Ahmet İnan’ın anasını, bacısını, karısını, kızını düşünmeden Prof.Dr. Ayşegül Saraç’ ‘O...’ demesine.
* Her yağmurun ardından hatalı alt yapı nedeniyle Birinci ve İkinci Kordon’un sular altında kalmasına. 
  gerçekten canım çok
sıkılıyorrrrrrrrr

Dostluğun adı: Ertan Kayıtken

İzmir’in süper eğlence yeri Loujain’de 12 Şubat Cuma İzmir’in gurur kaynaklarından, ünlü modacı Ertan Kayıtken’in muhteşem bir defilesi gerçekleşti.
Defilenin şıklığında Leyla Özakbaş ve Didem Kepi’nin de büyük emekleri var.
Gece ile ilgili yazı ve fotoğrafları mutlaka çeşitli gazete ve dergilerde okumuşunuz ya da görmüşsünüzdür.
Ben size dedikoduları nakledeyim.
İzmir’in tüm popüler isimleri oradaydı.
Herkes bir şıklık yarışı içindeydi.
Loujain’de yemekler oturmuş. Zaten Trio ve Canan çok başarılı.
Defilede İzmirli mankenlerin yanı sıra İstanbul’dan Korel Kubilay, Özge Ulusoy, Ece Sükan ve Şenay Akay geldi.
Ece Sükan, Ertan için İstanbul’daki bir işini iptal etti.
Kanal D’nin reyting rekorları kıran dizisi ‘Arka Sokaklar’ın da oyuncusu olan Özge, çok yorgun ve rahatsız olmasına rağmen defilede yerini aldı ve çok da başarılıydı.
Hayli zayıflamış olan Şenay Akay, mini şort giymeme prensibini Ertan için bozdu. 
Mankenlerin diet yapmadıklarına bir kez daha tanık oldum. Defile öncesi ve sonrası Red Dragon’dan ördek, sushi ve bol noodle bir nevi makarna yediler.
Şenay bir coco cola tutkunu. Sanki colo selüloit yapmazmış gibi.
Bir de bol çerez ve çikolata yediler.

Yazarın Tüm Yazıları