Müdür ’merkez’e sordu, yabancı market zinciri ’mescit vizesi’ verdi

TÜRKİYE’de faaliyet gösteren dev yabancı market zincirlerinden birinin genel müdürü, bir mağazalarında kendisinden habersiz mescit açıldığını öğrenince devreye girdi:

- Bizim mağazalarımızda böyle bir uygulamamız yoktu. Siz neden mescit açtınız?

- Efendim müşterilerimizden istek geldi, ben de mescit yeri ayarladım. Hem bildiğim kadarıyla Avrupa’daki mağazalarımızın bazılarında da mescit yeri var.

Genel müdür doğrudan müdahale edip, mescidi kapattırmak yerine, durumu Avrupa’daki merkezlerine sormaya karar verdi: "Mağazalarımızdan birinde müşterilerden gelen talep üzerine oradaki müdürümüz, mescit yeri ayarlamış. Bu konuda belirlenmiş bir stratejimiz var mıdır?"

Aldığı yanıt Türkiye’deki genel müdürü şaşırttı: "Buradaki çoğu Türk, Müslüman müşterilerimizden talepler gelmişti. Biz de bazı mağazalarımızda mescit yeri düzenlemesi yaptık. Sakınca görmüyoruz."

İş dünyasından bir okurumdan gelen bu bilgiyi daha sonra ilgili market zincirinin genel müdürüne sordum: "Müşterilerimizden mescit talebi geldiği doğrudur. Ben de zaman zaman mağazalarımızı gezerken, ’Neden namaz kılacak yer ayarlamıyorsunuz’ diyen müşterilere rastladım. Mescit açmasak da, isteyene namaz kılınacak yer gösteriyoruz."

Genel müdür, mescit konusunu anlatırken, bazı şirketlerdeki bir başka tartışmaya dikkat çekti: "Özel sektörde kamudaki gibi türban yasağı yok. Ancak, birçok şirkette ’türbanlı kadın eleman’a pek rastlanmaz. Şimdi bazılarında ’İşe türbanlı gelen olursa ne yaparız’ ikilemi yaşanıyor."

Bana "markette mescit" olayını aktaran iş dünyasından okurum, konuyu anlatırken, Prof. Şerif Mardin’in Hürriyet’teki röportajında gündeme getirdiği "mahalle baskısı"na vurgu yaptı: "İşte mahalle baskısı böyle oluyor. Uzun süredir burada olan uluslararası market zinciri bile, AKP’nin yüzde 46.5’lik seçim zaferinden sonra, Türkiye’ye ’İslam ülkesi’ gibi bakmaya başladı sanırım. Birçok yerde adım başı cami varken, üstelik camiler cuma namazları ve ramazanda teravih dışında bomboş dururken, her mağazada mescit olmasına ne gerek var?"

İnanarak, abartısız, gösterişsiz ibadet etmek isteyene, Türkiye’nin neresinde olursa olsun yer mi yok? Gerçekten de camiler cuma günleri ve ramazanda teravih namazı dışında çoğunlukla boş kalıyor.

Durum böyleyken, "Markette de mescit olsun" baskısına gerek var mı?

Necmettin Bey, ’hobi’ diye ormana 10 milyon YTL yatırdı

BİR pazar günü Polisan’ın patronu Necmettin Bitlis’le hem Dilovası’ndaki fabrikasını, hem de fabrika yakınındaki 300 dönümü kendi malı, gerisi 49 yıllığına kiralanmış 2 bin dönüm ormanı gezdim.

Bitlis’in kendine ait 300 dönümü yeşillendirmesi, 15 yıl önce dönemin Orman Bakanı’nın dikkatini çekmiş. "Ağaçları bölgedeki gecekondulardan korusun" diye 1700 dönüm ormanı Necmettin Bitlis’e teslim etmiş.

Bitlis, aynı alan için 2 yıl önce 49 yıllık kullanım hakkını da içeren kira sözleşmesi imzalamış. Ardından yatırım hızlanmış, ormanın çevresine 12 kilometre beton duvar ve demir parmaklık yapmış.

Bitlis’in bugüne kadar ormana harcadığı para 10 milyon YTL’yi bulmuş: "Burayı yeşillendirmek, mevcut ağaçları korumak benim için hobi."

Polisan’ın da içinde bulunduğu Dilovası Organize Sanayi Bölgesi’nde bazı tesislerin önünden geçerken "kirlilik izlenimi" artıyor... Oradan Bitlis’in koruduğu ormana yönelince insanın içi açılıyor...

Bitlis, iyi ki ormana 10 milyon YTL yatırmış... Yoksa Dilovası’nda nefes almak zor olurmuş...

Malatya, ’27 bin  kişiyi gömen adam’ı uğurladı

A. HADİ Çekirdek’i, en son geçen temmuzda Malatya Eğitim Vakfı (MEV) Başkanı Şaban Taçyıldız’ın organizasyonuyla Kayısı Festivali’ne gittiğimizde görmüştüm. Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Kavuk’un kahvaltı davetinde Polisan’ın patronu Necmettin Bitlis ile Hadi Çekirdek, anılara dalmış, onları dinlemiştik...

A. Hadi Çekirdek, bir kez de orada yinelemişti: "1954’te eşimi kaybettikten sonra kendimi cenaze işlerine adadım. O zamanlar belediyenin cenaze işleri birimi de yoktu. Tam 27 bin cenazeyi mezara bizzat yerleştirdim."

Çekirdek’in "tatsız listesi"nin ön sıralarında İsmet İnönü ile Turgut Özal’ın adı da varmış.

Hafta içinde ilk bilgi Orhan Apaydın’ın internete "Ağlamak istiyorum Hadi Amca" başlığıyla yansıyan yazısıyla geldi. Malatya, Hadi Çekirdek’i kaybetmişti.

Ve Malatya, 27 bin cenazeyi defnetmesiyle ün yapmış, sevgili Hadi Amca’sını ebediyete uğurladı...
Yazarın Tüm Yazıları