Küçük toplantılar, büyük oyunlar

PANELİN başlığı bile, Batı’nın AKP’ye bakışını sergilemeye yetiyor. Seçim öncesi ve sonrasında İslamcı partiler.

Bu başlık altında üç parti tartışılıyor.

Fas’taki Party of Justice and Development (bizdeki gibi, Adalet ve Kalkınma Partisi), Ürdün’deki İslamic Action Front (İslam Eylem Cephesi) ve AKP.

İki nokta dikkat çekici. 1- AKP İslamcı parti, olarak niteleniyor.

Oysa, seçim sonrasında bizde merkeze oturtuluyor. 2- Kuzey Afrika’dan Endonezya’ya kadar, İslami referansa dayalı partilerin çoğu aynı isimde, Adalet ve Kalkınma. Ayrıca, incelenmeye değer bir durum.

Geçen hafta komşu bir ülkede, resmi olmayan, çok ilginç bir toplantı var.

Konu Orta Doğu ve Irak. Bu genel yaklaşımdan ayrıntıya inildiğinde, karşımıza İslam ve demokrasi, laiklik, Atatürk, kadın hakları gibi konular çıkıyor.

Tıpkı Bilderberg gibi, toplantıya katılanlar, ünvanlarından sıyrılıyor, kişisel görüşlerini dile getiriyor. Ama hepsi, bulundukları ülkelerde politika üreten ve uygulayan kurumlardan geliyor.

ORTADOĞU’YA İTMEK

Amerika, AB’nin hemen tüm ülkeleri, Mısır, İsrail, Filistin, Ürdün, İran, Irak, Suriye, Körfez ülkeleri ve Türkiye’den katılımla gerçekleşen toplantıda, gözler Türkiye ve AKP tahlillerinde. Çünkü, toplantı bizdeki seçimden hemen sonra.

Toplantıda çeşitli paneller var. Bunlardan biri, bizi çok ilgilendiriyor. Seçim öncesi ve sonrasında İslamcı partiler, faslında AKP’ye bakış ikiye ayrılıyor.

ABD ve AB’nin bakışı: AKP’den memnunlar. AKP liderliğinde, Türkiye ılımlı İslam’a kayıyor ve Orta Doğu ülkesi haline geliyor. Atatürk devrimleri ve laiklik uygulamalarını Batı ülkeleri şiddetle eleştiriyor. Hatta, "Atatürk kadın hakları için hiç bir şey yapmadı, kadınlara haklarını asıl AKP verdi" diyecek kadar. ABD ve AB neden bu kadar AKP’li? Bana göre:

1-Türkiye’yi AB’den uzaklaştırmak, Orta Doğu’ya itmek amacıyla.

2-Paradoksal olarak, AKP’ye isteklerini kabul ettirecekleri hesabıyla.

Onlara göre, Türkiye laiklikten uzaklaşmalı, ılımlı İslam ülkesi olarak, her zaman yedekte tutulmalı, AKP bu rol için biçilmiş kaftan.

ARAPLAR ÖFKELİ

ABD’nin ve AB’nin bu tezine Arap ülkeleri fena halde öfkeli.

Arap ve Orta Doğu ülkelerinin bakışı: AKP’nin yeniden kazanması, onları memnun etmiyor. Batı ülkeleri, Türkiye’deki laik rejimi eleştirdikçe, Araplar sonuna kadar savunuyor, "Türkiye laik ve demokratik İslam ülkeleri için en iyi örnektir" kuralıyla. Kökten dincilikten uzaklaşmanın formülü, ancak laik Türkiye modelidir, teziyle.

Arap ülkelerinin çoğunda geçerli dini rejim, onları bıktırmış durumda. Hele de, toplantıya katılan Arap kadınları, Türkiye’deki kadın haklarına imreniyor. Güzel Arap kadınları, en çok çok evlilikten yakınıyor.

SİVİLLEŞME

Türkiye’yi ılımlı İslam Cumhuriyeti olarak gören Batı iki konuda şikayetçi:

1 - Totaliter bir Anayasa var. Anayasa sivilleşmeli.

2 - Türkiye, Kemalizm’den kurtulmalı.

1982 Anayasası’nın totaliter olduğu doğru. Ancak, nasıl garip bir rastlantı ise, sonradan AKP’li olma profesörlerin ortaya attıkları tezlerle, bu toplantının tezleri birebir çakışıyor.

Toplantının özeti şu. Batı, AKP ile zil takıp oynuyor, Türkiye’yi Ortadoğu’ya itmek isterken, AKP’nin kendilerine mahkum olduğuna inanıyor.

Demokratik rejim özlemindeki Araplar ise, laiklik, diye feryat ederken, modern fikirleri savunmak onlara düşüyor. Tarihin cilvesi.

Bu toplantıda söylenenler, Türkiye’de belki de, bilinçli olarak, Batı tarafından Batı karşıtlığı yaymayı öngörüyor. Batının hedefi olarak.

Çok denklemli, büyük oyunlar, bu gibi küçük toplantılarda netleşiyor.

Kürtlerin hesabı

SÖZ konusu toplantıda çeşitli ülkelerden gelen Kürtler de var. Türkiye’den yok. Başka ülkelerdeki Kürtlerin beklentisi ve değerlendirmesi özetle:

1- AKP iktidarı iyidir, çünkü Kuzey Irak’a müdahale edemez.

2- Kuzey Irak’ta Kürdistan fiilen kurulmuştur. Sıra, Büyük Kürdistan’ı kurmaya gelmiştir.

Onlar, yanlış hesabın Ankara’dan döneceğinin henüz farkında değil. Batı’nın pompalamasıyla, tam gaz gidiyorlar.

Toplantıya katılan Batı ülkeleri ile Kürtler son derece sıkı fıkı. Anlaşmadıkları konu yok. AB’nin ve ABD’nin AKP’den memnuniyeti, Kürtlerin memnuniyeti ile örtüşüyor.

Dışardakilere göre, Türkiye’deki Kürtlerin ayağı yere daha sağlam basıyor.
Yazarın Tüm Yazıları