Kaza sonrası suç duyuruları

Her yıl bütçe görüşmeleri sırasında, TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda hava alanları kapış kapış gidiyor!.. O anda DPT, ''bu yatırımların fizibilitesi yok, projesi yok'' diyerek, istediği kadar yırtınsın, boşuna!.. Hava alanını kapan, kendi iline götürüyor!.. Bu biçimde, şu anda açık görünen, ama THY'nin sefer yapmadığı kırk hava alanı var:

Adıyaman, Afyon, Akhisar, Amasya, Ankara (üç alan), Aydın, Balıkesir (üç alan), Bandırma, Edremit, Bursa, Çanakkale, Ereğli, Eskişehir (iki alan), İskenderun, Isparta, İstanbul (Hazerfen, Sabiha Gökçen, Samandıra), İzmir (Çiğli, Gaziemir, Kalkıç, Selçuk), İzmit, Kahramanmaraş, Kastamonu, Kütahya, Nevşehir, Siirt, Sinop, Sivas, Sivrihisar, Tekirdağ, Tokat, Uşak, Yalova, Zonguldak.

Böyle bir yağma sırasında, devreye valilikler giriyor, Ulaştırma Bakanlığı ile kısa devre sonucu, o ile hava alanı yaptırıyor. Hangi partiden olursa olsun, o ilin milletvekilleri bu işten gururlu, vali bey, hizmette kusur yok parolasıyla memnun, halk zaten hazır, eee, hava alanı da iniş-kalkış için gerekli teknik donanımdan yoksunmuş, ne çıkar!.. Uçak düşer, şu kadar insan yaşamını yitirir!..

YETKİ BAŞSAVCIDA

Son uçak kazasında yakınlarını kaybedenlerin bir bölümü, dünden itibaren savcılıklara suç duyurusunda bulunmaya başlıyor. Son on yılın Başbakan ve Ulaştırma Bakanları hakkında. Görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmaktan.

Dava açma kararı Yargıtay Başsavcısına ait. Görevi ihmalde, beş yıllık zaman aşımı var. Ama, görevi kötüye kullanma yönünde bir kanıt bulursa, o zaman dava açabiliyor.

Suçlu kim ve kazanın nedeni ne?.. Bunun önce bilirkişi raporuyla saptanması gerek. Dava açmak bir sonraki aşama. Ceza davası da olabiliyor, tazminat davası da. Ulaştırma Bakanlığı ile Devlet Hava Meydanları İşletmeleri, topun ağzında!..

Kazada yakınlarını kaybedenlerin işin peşinde koşmaları gerek.


60 milyon dolar tazminat


DEVLET ya da özel firmalar hakkında açılan tazminat davalarında, bizde ve Anglo Sakson Hukukunda uygulama farklı.

Geçen yıllarda ABD'deki bir uçak kazasında, özel uçak şirketi, geride kalanlara kişi başına 3.5 milyon dolar tazminat ödüyor. Mirasçılar mahkemeye başvuruyor, mahkeme tazminatı kişi başına 60 milyon dolara çıkartıyor. Çünkü, ABD Hukukunda tazminat cezalandırıcı nitelikte.

Bizde ise, Yargıtay tazminatı, üzüntü giderici olarak yorumluyor. Ceza olarak değil. Bizim hukukta, tazminatı veren fakirleşmeyecek, alan zengileşmeyecek mantığı geçerli.

Oysa, tazminat davalarının cezalandırıcı olması gerekmiyor mu?.. Benzeri kazaları önlemek üzere!..