Je tu biyen komsi komsa

Yanlış yazdın, filan falan demeyin, benim Fransızcam bu kadar, belki az biraz daha iyi, o kadar.

Haberin Devamı

Bundan bir ay önce çok sevdiğim bir erkek arkadaşımla otururken masaya bir adam geldi, bizimkinin kankisi.
Adam hoş, eh ben zaten yıkılıyorum, tanıştık, anında da kaynaştık.
Dedim, “galiba aşk geldi Ayşecim.”
O beni beğendi, ben onu.
Sadece bir kusuru var; adam her iki lafın arasına bir Fransızca kelime sokuyor.
Viyi miyi anlıyorum da gerisine sadece tebessüm ediyorum.
Neyse o günden sonra başladık mesajlaşmaya.
Ey Allah’ım, yine mesajların yarısı Fransızca.
Çok romantik tamam ama anlamıyorum haliyle.
Bir an aklıma kardeşim Ayça’nın kocası geldi.
Adam doğma büyüme İsviçreli.
Aradım, sordum; “şunu yazmış, ne demek?” diye.
“Bu bizim Ahmet de tam arabulucu değil mi, nasıl buldun bu durumu, iyi mi?”
Damada dedim ki “bana alengirli bir cümle kur.”
“İşim var Ayşe.”
“Ya lütfen.”
“Peki, ne demek istiyorsun?”
“Eh iyi fena değil, hatta eğlenceli.”
Bizimki bana yazdı bir cümle, yolladı, ben de kopyalayıp adama yolladım.
Ana, adamdan beş saat kadar ses çıkmadı.
Ayça’yı aradım, durumu anlattım, “yolla bakayım mesajları” dedi, yolladım.
“Ayşeeee, sen mi salaksın, benim koca mı?”
“Adama tatile gidelim yazmışsınız!”
Damadı öldürmeye karar verdim.
Sonra adamı aradım; “ya kusura bakma, bak şöyle böyle”, anlattım, güldü.
“Yahu” dedi, “Ben de ortak arkadaşımızı aradım, dedim ki hani hızlı, çabuk iş bitiren kadın gördüm de bu kadarına da pes dedim.”
Sonra bir süre İngilizce yazıştık şöyle adam gibi.
Şu günlerde Türkçe bile yazışmıyoruz, böyle bir anı olarak kaldı işte.

Haberin Devamı

Anneler Günü’ymüş hahaha...

Hahahaha tabi.
Nedeni şu: Hiç düşündünüz mü, dünyanın hiçbir yerinde bizim ülkede edildiği kadar anaya küfür edilmiyor.
Bize en yakın Amerika ama orada bile bizdeki boyutta değil.
Bizde maşallah trafikte anana sayarlar, patrona kızarsın anasına sayarsın, maçta oyuncunun anasına, karşı takımın taraftarının anasına, bankadaki kasiyerin, butikteki tezgâhtarın...
Yaz yaz bitmez, daha ben anaya küfür edilmeyen bir mecra göremedim.
Eskiden anaya küfür edildi mi kan çıkardı.
Şimdi millet alıştı.
“Ben seninkini, ulen ben de seninkini...”
Elalemin anasına sayıp sövüyorsunuz, sonra gidip ananızın elini öpüp Anneler Günü’nü kutluyorsunuz. Aman kaçırmayın, analar kutsal, ya rezilsiniz valla.

Haberin Devamı

Sizi kandırıkçılar sizi

Gerçi ben de az değilim ama meraklıyım ne yapayım.
Estetisyen bir arkadaşım var kadın, kendisini görseniz güzelliğinden dilinizi yutarsınız.
Kendisi işinin ehli, kendisine de yapıyor hastalarına yaptıklarından, o kadar bilinçli ki suratı var ya taş mı taş.
Geçen akşam bana geldi elinde yine ipad’i, hiçbir zaman dibinden ayırmaz.
Hatta geldiğinde kaşlarıma botoks yaptı ama ters botoks.
“Kızım” dedi, “milletinkini kaldırıyoruz, seninkiler tam tersi; nerdeyse saçlarının içinden çıkacaklar, sert duruyorsun, gel azıcık indirelim.”
İndirdik, ben oldum yumuşak tipli bir hatun.
Sonra mutfağa makarna yapmaya gitti.
İpad bana bakar, ben ipad’e.
Dayanamadım, aldım elime.
Puuuuuuu, kimlerin kimlerin önceleri, sonraları, fotoğrafları yok ki.
Kandırıkçılar sizi, neymiş doğalmış.
Hahahaha...
Neyse yazmayacağım isimleri, zaten yedim zılgıtı, ağzımdan burnumdan geldi makarna.

Yazarın Tüm Yazıları