İzmir aynı projede birleşti

EGE-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, bir sivil toplum liderinden daha çok proje fabrikatörü gibi çalışıyor. İzmir için önemli her konuda Aslan’ın adı geçiyor.

Haberin Devamı

 Bugünlerde EXPO 2020 Yürütme Kurulu Başkanlığı için de adı geçen Aslan’la ağırlıklı olarak son projesi Sağlık Serbest Bölgesi’ni konuştuk. Ancak Aslan, sık sık adı birlikte anılan siyasetle ilgili soruları da yanıtladı.
? Sağlık Serbest Bölgesi Projesi, EXPO 2020 adaylığımız sonrası aklınıza yerleşti. Ne tetikledi?
 - Ege-Koop 28 yıldır İzmir’e yaklaşık 11 tane proje kazandıran ve bu kentin planlı ve modern gelişmesine eylemli bir şekilde katkı yapan bir kooperatifler birliği. Ve Ege-Koop yine bugüne kadar sadece “Benim işim inşaat yapmak, konut yapmak” anlayışından uzak bir şekilde hem İzmir’in, hem de Türkiye’nin sorunlarıyla ilgili zaman zaman seminer ve panellerle de bu konuda kamuoyunu aydınlatmaya çalıştı. Biz her şeyin olduğu, her türlü zenginliğin olduğu bu kentte insanların bundan faydalanmasını arzu ediyoruz. Tanık oluyoruz ki İzmir’de son yıllarda bir kimlik tartışması var. İşte buradan yola çıkarak bir Ege-Koop Proje Merkezi oluşturduk. İzmir’in geleceği ile ilgili çok ciddi ve çok önemli projeleri hazırlayıp zaman zaman da kamuoyu ile paylaşacağız. Bu, bir proje birliği olarak ve bu kente 11 tane kent yapan kurum olarak görevimiz. Vatandaş da bunu bizden istiyor.
? Misyon değişikliği mi bu?
- Misyon değişikliği değil; bizim asli görevimiz. Bu kimlik arayışından yola çıktığımızda proje ekibiyle ciddi bir çalışma yaptık. Bu öyle üç günlük, beş günlük bir olay değil. Ne olabilir diye baktığımızda; bir EXPO var önümüzde teması sağlık. Bir de en önemlisi; hükümet geçen sene Aralık ayında bir kanun hükmüne dayandırarak kanun çıkarmış. Türkiye’de sağlık serbest bölgesi kurulabileceğine dair... Buradan yola çıkarak bunun İzmir’e kazandırılması için ciddi bir çalışma, araştırma yaptık. Dünyadaki sağlıkla ilgili çalışmalara, harcamalara baktık. Ki gerçekten bu konuda geç bile kalınmış. İzmir’e de en uygun proje bu olduğu için Sağlık Serbest Bölgesi Projesi’ni önerdik.
Adımlar hızlanmalı
? Rakamlarla anlattığınızda ne gibi getirileri olacak?
- Bugün Türkiye’ye gelen turistin hizmet bedeli olarak harcadığı günde 5 dolar. Ama sağlık için gelen turist 100 dolar harcıyor. Örneğin Hindistan sadece sağlık turizminden 2012 yılında 2 milyar dolar gelir elde etmeyi düşünüyor. Avrupa Birliği’nde kişi başı yapılan sağlık harcaması da kişi başı 2 bin Euro. 400 milyon Euro sağlık harcaması var. Avrupa’da yaşlı nüfus artıyor. Bunun yüzde 10’una Türkiye talip olsa, 40 milyon Euro yapıyor. 40 milyon Euro’nun yüzde 25’ine biz İzmir olarak talip olsak, yılda 10 milyon Euro yapar. Hesap gayet açık. Hükümetin bu kararından sonra hemen Diyarbakır, Samsun, Bursa çalışmaya başlamış. Aslında biz geç bile kaldık. Onlar belli bir aşamaya gelmişler. Bir bölgede olur diye kural da yok. Birkaç bölgede olabilir, olmalı. O halde bizim bütün bunları dikkate alarak hiç zaman kaybetmeden İzmir Valisi’nin başkanlığında bir Sağlık Serbest Bölgesi Kurulu oluşturup diğer illerin başvuru seviyesine gelmemiz gerek.
? Bölgenin İzmir’e kazandırılması için çok ısrarcısınız. İzmir’e yararları neler olacak? Ne kazandıracak?
- İzmir’in tanıtılmasına çok ciddi katkı sağlayacak. Yurtiçinde ve dışında bir çok yatırımcı buraya sağlık tesisi yapmak için akın edecek. EXPO konusunda bize çok ciddi katkı sağlayacak. Ama en önemlisi İzmir’in her anlamda gelecek yüz yılına şekil verecek olan bir proje. Mesela şu anda Dubai’de 4 bin hektarlık alanda yapılıyor. Ayırdıkları 20 bin hektar. Biz Yarımada Bölgesi’nde yapılabileceğini düşünüp önerdik. Konum olarak o bölge çok uygun.
? Bundan sonra hangi adımları atmak gerekiyor?
- Her yerden destek aldık. Belki de İzmir ilk kez yeni bir projenin etrafında toplandı. Hiçbir olumsuz tepki olmadığı gibi başta İzmir valimiz olmak üzere bütün iktidar partisi milletvekilleri, adeta Ankara’da kulis için yarış halindeler. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bakan Binali Yıldırım  ile konuştuk. İTO Başkanı, Esnaf Odası Başkanı, İzmir’deki diğer STK başkanları... Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu... Gerçekten hepsi ciddi bir şekilde destek veriyorlar. Bu bir fırsattır. Herkes canla başla bu projenin olması için gayret gösteriyor. Ancak bu proje Ege-Koop olarak bizden çıkıp Ege’ye, İzmir’e mal edilmesi için Valimiz başkanlığında bir Sağlık Serbest Bölgesi Kurulu oluşursa ilk adımı atmış oluruz. Hemen başvuruyu yapmış oluruz. Hükümet Bakanlar Kurulu’nda Sağlık Serbest Bölgesi olarak İzmir’i de belirlerse orada her şey değişir. Bir anda İzmir’e insanların bakışı değişir.
Kentin önemli sorunları var
? Peki siz İzmir ile ilgili neler düşünüyorsunuz?
- İzmir’i çok seviyorum. Çok sevdiğim bu kentte yaşayan herkesin hak ettiği hizmeti, ilgiyi görmesini arzu ediyorum. İzmir’i çekerseniz Türkiye’de çok şey değişir. O yüzden İzmir’in zenginliği, büyüklüğü tam olarak kullanılamıyor. Tabii İzmir’de çeşitli önemli sorunlar var.
? Nedir en önemli sorunlar?
- İzmir’de ciddi bir ulaşım, otopark sorunu var. Ciddi bir temizlik sorunu var, yolların İzmir’e yakışmayan halleri var. Oluşturduğumuz Proje Merkezi’nde bu konularla ilgili zaman zaman açıklamalar yapacağız. Bu ay da gerçekleşecek. Gönül ister ki İzmir’de yaşayan herkes mutlu olsun, İzmir’in bu zenginliğinden faydalanabilsin. Yıllardır İzmir’de kentsel dönüşümle ilgili kamuoyuyla çok şey paylaştım. 11 tane kentsel dönüşüm projesi geliştirdik. Kentsel dönüşüm derken herkes şehrin varoşlarından başlanacak zannediyor. Halbuki bizim söylediğimiz kentsel dönüşüm, İzmir’in Alsancak’ından Hatay’ına, Göztepe’sinden Bayraklısı’na, Gültepe Kadifekale’sine kadar İzmir’in yeniden planlanması. Ve o planlamaya göre kentsel dönüşümün başlaması gerekiyor. Bizim kentsel dönüşümdeki hedefimiz 2050. Üç yılda beş yılda, 10 yılda bitmez  zaten. Kentin acil sorunu kentsel dönüşüm. Biz Ege Koop olarak önce kentsel dönüşüme planlı biçimde ağırlık verilmesini, ondan sonra da İzmir’in diğer zenginliklerini kullanarak buradaki refah düzeyinin artırılmasını, işsizlik oranının azaltılmasını çok arzu ediyoruz. Eğer bir yerde, bir kentte gençlik memnun değilse, kadın memnun değilse, emekli memnun değilse orada bir sorun var demektir. Ortak aklımızı, ortak gücümüzü mutlaka İzmir’in yararına kullanmalıyız.
? Muhalefet kentsel dönüşümle hükümetin rant amacı olduğunu iddia ediyor...
- Bu şekilde tarif etmek de doğru değil. Eğer kentsel dönüşümle ilgili; kent, kent halkı rant sahibi olacaksa, varsın olsun. Eğer sizin ananızdan, babanızdan kalma, yılları geçirdiğiniz eve bir katma değer sağlanıyorsa bunun adı rant değil. Tabii ki duyarlı olmak gerekiyor. Şu anda zaten İzmir’in en güzel yerleri paylaşılmış. En güzel yerlerde gecekondular var. O zaman neredeydiler? Orası gelişigüzel yapılırken neredeydiler? Önce tek katlı derme çatma evler yaptırıldı, sonra aflarla ve teşviklerle onun üzerine 4 kat daha yapıldı. Zaten bir rant var. Rant olacak diye kentsel dönüşüme karşı çıkmak doğru değil.

Kimseyi kastetmiyorum

Haberin Devamı

? İzmir’in iyi yönetilmediğini mi kastediyorsunuz?
- Gerçekten çok samimi, üstüne basa basa söylüyorum. Hiçbir yöneticiyi bu konuda kast etmiyorum. Çünkü bu  bugünün meselesi değil. Kimseyi hedef aldığımız kıskandığımız yok ayrıca bizim. İzmir son 15 yıldır yönetilmiyor derken burada herkesin sorumlu, sivil toplum kuruluşları, medya, valiler, milletvekilleri sorumlu. Burada sorumluluk hepimizin. Belki de bu sorumluluğu paylaşamadığımız için bu sorunları yaşıyoruz. Hep söylüyorum, ortak aklı kullanmamak bir eksikliktir. İzmir’de o kullanılmıyor. Her kafadan bir ses çıkıyor. Bir sorun bitirmeden diğerine başlıyoruz.

Haberin Devamı

? İzmir’i yönetmeye talip olmuştunuz. Önümüzdeki seçimde adaylar arasında sizin de adınız geçiyor...
- Ben talip olmadım. Resmen hiçbir zaman talip olmadım. Her seçim döneminde bununla ilgili zaman zaman söylentiler çıkıyor. Ben sadece 2009 seçimlerinde aday adayı olarak bu konudaki düşüncemi kamuoyuyla paylaştım. Kamuoyundan çok da büyük destek gördüm. Gördüm ki o süreçte insanların Ege-Koop’a ve şahsıma karşı çok büyük bir saygısı sevgisi var. Ancak Büyükşehir Belediye Başkanımız Aziz Kocaoğlu’nun bir kez daha aday gösterilmesi gerektiğini düşünüyordum. Ben zaten o süreçte hiçbir siyasiyle, siyasi partiyle görüşmedim. Biz zaten İzmir’de her türlü görevi yapabileceğimizi kanıtladık. Tabii biz eğer sorumluluk verilirse. Severek isteyerek kabul ederiz.
 
Teklif olursa mı aday olacaksınız?
? Evet, zaten seçimlere daha iki yıl var. Duruşumuz, ilkelerimiz de belli. Yaptıklarımız orada. “Ne pahasına olursa olsun” diye bir düşüncemiz olamaz. Yapabileceğimize inanırsak, kendi ekibimizi oluşturabilirsek değerlendiririz.
 

Yazarın Tüm Yazıları