Yönetmen Emin Alper, Dostoyevski’nin ‘Öteki’ adlı eserini tiyatro sahnesine uyarladı ve yönetti. Başarılı yönetmenle bir araya geldik ve oyundan yola çıkarak hayatı konuştuk: “Oyunda anlatılan, küçük insan üzerinde mağduriyet yaratan bütün o kayırmacılık, liyakat eksikliği hayatımızın çok önemli bir gerçeği. Ama son zamanlarda beni en az onun kadar rahatsız eden bir şey var, o da kendimizi kurban ve mağdur gibi görmemiz.”
#Emin AlperYıllardır mekânlarıyla gece hayatının ve yeme-içme sektörünün en önemli isimlerinden biri. Son dönemde yönetmenliği de çok konuşuluyor. Üçüncü sinema filmi ‘Annesinin Kuzusu’ festival yolculuğuna devam ederken Boğaziçi, Altın Koza ve Ankara film festivallerinden ödüllerle döndü. Bir yandan işleri kadar kendisi, özel hayatı da merak ediliyor. Umut Evirgen’le buluşuyoruz; yeni filmini, yönetmenlik yolculuğunu, açtığı mekânları ve oyuncu Alina Boz’la evliliğini konuşuyoruz: “Ürettikçe var olduğumuzu düşünüyorum. Özgün oldukça, ilham oldukça tatmin olma duygusuyla karşılaşıyoruz.”
#Umut Evirgen6 Şubat depremleri nedeniyle bu yıl ülkece yastaydık. Yaza doğru canlanmaya başlayan kültür-sanat ve spor etkinliklerinde bir arada olmak bir nebze de olsa iyi geldi. Sinemaya gittik; ‘Hayat’, ‘Tanrının Unuttuğu Yer’ gibi başyapıtları izledik. Konserlere, festivallere katıldık; Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için özel bir şov hazırlayan Edis’le coştuk. Tiyatroyu da ihmal etmedik, Haluk Bilginer ve Zuhal Olcay’ın 20 yıl sonra ‘Kel Diva’da buluşmasına tanık olduk. Brieflyart’taki sergisini gezerken değerli sanatçı Şenol Yorozlu’nun kısa bir süre sonra aramızdan ayrılacağı aklımıza bile gelmedi. Canımız evde oturmak istedi, açtık Murathan Mungan’ın ‘995 km’sini okuduk, Mert Demir’in ‘Ateşe Düştüm’ şarkısıyla hüzünlendik. Akşam olunca Gallada’da güzel bir yemek yiyip arkasından Frankie’de müzik dinledik. İstanbul Modern’in önünden geçerken Renzo Piano imzalı binasını hayranlıkla inceledik. Bu arada spordaki başarılarımız bizi mutluluktan ağlattı. Antalya yine tatil için ilk tercihimiz oldu. Barbie çılgınlığı modayı esir alırken herkesin dilinde iklim değişikliği vardı… Ve elbette bir de şu soru: “Yapay zekâ dost musun, düşman mısın?”
#Melis YılmazKuruçeşme’de iyi şeyler oluyor; sezonun açılmasıyla mekânlar yerlerine geri dönüyor, yenileriyse arka arkaya açılıyor. Şu sıralar Komşu’yu konuşuyor etrafımdakiler. Meyhanesi, DJ’li kokteyl barı, sabaha kadar pizzası ve canlı müzikli üst katı... Burada alt komşu “Müziği kısın” demiyor çünkü üst komşu da yan komşu da tanıdık...
#KuruçeşmeEmirgan’da, Napoli usulü nefis pizza yapan o minik pizzacıyı bilen bilir. Pizza Emirgan 10’uncu yılında dekorasyonu başta olmak üzere her şeyiyle yenilendi; menüsü, pizzanın yanına eklenen diğer İtalyan lezzetleriyle genişledi. Tüm yemeklerin odun ateşinde pişirildiği mutfakta pizzalar atalık unla hazırlanıyor, makarnalar el yapımı. Özellikle ıstakoz ve ıstakoz kabuklarından yapılan bisk’le sunulan fettucine bence bir başyapıt!
#PizzaEskiden cuma-cumartesi mekânlar dolup taşar, pazar günü herkes dinlenir, haftaya zinde başlamak için daha sakin programlar yapmayı tercih ederdi. Şimdi birçok mekânın pazar gününe özel bir programı var. Bazısı brunch’la başlayıp ritmi zamanla arttırıyor, bazısı da akşam canlı müzik programları düzenliyor.
#GECE