Türkiye genelinde 850 binden fazla doğrudan satışçı bulunuyor. Büyük bir kısmı ev kadını. Doğrudan satışçılar, evlerde toplanıp kozmetik, giyim, kişisel bakım, zinde yaşam ve beslenme destek ürünleri içeren çeşitli kataloglar vasıtasıyla satış yapıyor. Altın günlerini andıran bu etkinliklerde kadınlar hem birlikte vakit geçiriyor hem de para kazanıyor.
Ekonomik krizden bunalan insanlar, yılbaşı gecesi giyilmesinin şans getirdiğine inandığı kırmızı don satışlarını patlattı. İç giyim firmaları aralık ayında kırmızı don satışlarını yüzde 10-20 artırmasında, kriz ortamında şansa daha çok ihtiyaç duyulmasının etkili olduğunu belirtiyor.
Dikkat çekmenin en garantili yolu, kırmızı bir giysi giymek veya kırmızı bir aksesuvar kullanmak. Vitrinleri yılbaşına doğru kırmızı ürünler ele geçiriyor. Yeni yıl başlarken uğur getirdiği düşünülüyor çünkü. Bu rengi korkmadan, gösterişli bir şekilde taşımak isteyenler gece elbiselerini, içinde yaşatanlar ise iç çamaşırlarını seçiyor. Kırmızı sadece iç ve dış giyimde değil, ev aksesuvarlarında, ayakkabılarda, çantalarda, takılarda, hediyeliklerde de sık sık karşımıza çıkıyor.
Litvanya’da ekonomi okurken, geçen yıl okulu bırakıp Türkiye’ye gelen 19 yaşındaki Agne Knowles , iç çamaşırı defilelerine çıktı. Anıl İç Giyim Firması’nın katalog çekimleri için objektif karşısına geçen Knowles, bir süre önce tanıştığı tekstilci bir işadamına aşık olduğunu söyledi. Bu aşk yüzünden hayata bakışının değiştiğini söyleyen Agne, dünyaca ünlü bir fotomodel olmak istiyor.
Maide suresinin anlamı ve okunuşu araştırılıyor. Medine döneminde inen Maide suresi 12. ayetten oluşuyor. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır. Sûrede başlıca; verilen sözlerin yerine getirilmesi, İsrailoğullarının sözlerinde durmamaları, Hıristiyanların yanlış inançları, dünyaya düşkünlükleri ve yolsuzlukları, Müslümanlar için bazı talimat, uyarı ve dinî hükümler konu edilmektedir. İşte Maide suresinin Türkçe ve Arapça okunuşu...
#MaideYıllara meydan okuyan, güzelliğinden ve seksapelinden bir şey kaybetmeyen şanslı kadınlara belki de en iyi örnek o... Ne formu bozuluyor, ne yüz hatları... Bu yüzden hemen her röportajda güzellik sırlarıyla ilgili birkaç soru ile karşılaşıyor mutlaka. Ama Ayşegül Aldinç utangaç, “Utanıyorum böyle şeyler konuşmaktan” deyip geçiyor. Konu aşk olduğunda ise bir an duraksamadan formülü veriyor: “Üstüne çok düşme, sadık ol.”