Güncelleme Tarihi:
PETROL KUYULARINI SÖMÜRÜYORLAR
“(Türkiye’nin Suriye’deki kaygılarına dair pozisyonuna İran’ı mı yoksa Rusya’yı mı daha yakın buldunuz) Astana süreciyle alakalı olarak İran ve Rusya ile başladığımız nokta ne ise ben bugün de Sayın Putin’i aynı noktada gördüm. İran tarafında daha önce Hasan Ruhani vardı, şimdi ise İbrahim Reisi var. İster istemez bazı değişiklikler oluyor desek de İran gibi bir devlet, bu tür düşüncelerini öyle kısa vadede değiştirmez. Üçlü Zirve sonrası ortak basın toplantısında da görmüşsünüzdür, üçümüzün de düşünceleri herhalde aynı değildi. Farklı düşünceler ortaya koyduğumuz çok açık net ortadaydı. Bazı yerlerde farklılıklar olsa bile terörle mücadele konusunda bir birliktelik var. PKK/PYD/YPG terör örgütlerine karşı ister istemez birleşiyoruz. Kaldı ki zaten bu rejime de en çok zararı veren sorun. Şu anda terör örgütü, Fırat’ın doğusunda özellikle petrol kuyularını emiyor, sömürüyor; ondan sonra rejime de satıyor. Amerika önceki başkanlar dönemi de dahil buradaki terör örgütlerine binlerce TIR silah, mühimmat, araç gereç taşıdı. Bu devam ediyor. Sayın Biden’a da söyledik. Dedik ki ‘Buradaki bütün terör örgütlerine bu destekleri siz veriyorsunuz. Ondan sonra da terörle mücadelede beraberiz diyorsunuz. Nasıl beraberiz?
GÜYA ALDATACAKLAR AMA YEMEZLER
(Suriye’nin kuzeyine yönelik operasyona ilişkin son durum) Yeni bir harekât konusu milli güvenlik endişelerimiz giderilmediği sürece gündemimizde yer almaya devam edecek. Diğer taraftan bakıyorsunuz Amerika’nın oradaki elemanları terör örgütü mensuplarına eğitim yaptırıyor. Bu eğitim esnasında rejimin bayrağını da orada bunlar dalgalandırıyorlar. Niçin, güya aldatacak ya aldatabilirse... Yaptıkları iş, orada Türk askerine karşı bir terörist eyleme girmek. Burada da kalkıp rejimin bayrağını orada dalgalandırmakla acaba Türk ordusunu aldatır mıyız diye düşünüyorlar. Bunu yemezler. Başından itibaren de konuştuğumuz şey şu; sınırdan 30 kilometre güneye kadar, buralardaki terör örgütleriyle mücadelemizde Rusya’nın da İran’ın da bizim yanımızda olmasını istiyoruz. Bunu gerek Sayın Putin’e gerek Sayın Reisi’ye de tekrar ifade ettik. Her ikisi de zaten bu konulara vurgu yaptılar. Öyle zannediyorum ki PKK/YPG/PYD konularında ayrı düşünmüyoruz.
TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BESLEYEN AMERİKA
Sınırdan 30 kilometre alan için belirttiğimiz bir husus var. Çünkü buralardan bizim sınırlarımıza sürekli taarruzlar oluyor. Askerlerimiz şehit oldu, insanlarımız öldürüldü. İdlib’de ve diğer bölgelerde sivil insanlar öldürüldü. Amerika şu anda bir defa Fırat’ın doğusunu terk etmek durumunda. Astana sürecinden çıkan tespit bu. Diyorlar ki, Fırat’ın doğusundan Amerika askerini çeksin. Çünkü oradaki terör örgütlerini besleyen Amerika. Amerika terör örgütlerini beslediğine göre, biz de bu terör örgütleriyle mücadele ettiğimize göre, oradan çekildiği anda veya bu terör örgütlerini beslemediği takdirde işimiz kolaylaşacaktır.
TAHIL KRİZİNDE YAZILI METİN
(Tahıl krizi konusunda İstanbul’da yapılan dörtlü zirve) Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden ihracı konusunda yoğun çalışma içindeyiz. Artık bu hafta bu mutabakatı yazılı metne bağlamak istiyoruz. Önümüzdeki günlerde de planın uygulamaya başlamasını temenni ediyoruz.”
İSVEÇ VE FİNLANDİYA’YA: KULUÇKA YUVALARI
“(İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğinde hangi durumlarda dondurma süreci gerçekleşir) Biz Finlandiya’ya da İsveç’e de şartlarımızı çok açık söyledik. Şartımız bu ülkelerin terör örgütlerinin faaliyet ve gösterilerini sonlandırması, ellerindeki teröristleri iade etmesi. Biliyorsunuz PKK/PYD/YPG ve FETÖ’yü terör örgütü olarak burada kayıtlara girdik. Parlamentolarına varıncaya kadar bu terör örgütünü bunlar besliyorlar. Adeta kuluçka yuvası gibi. Şimdi bize verdikleri sözü yerine getirmedikleri takdirde bizim de bu işe olumlu bakmamız mümkün değil. Şu anda maalesef terör noktasında hemen hemen İskandinav ülkelerinin tamamı bu işin kuluçkası. Norveç de böyle. En ilerisi Almanya. Fransa, Hollanda, İskandinav ülkeleri, İngiltere, İtalya öyle. Hepsinde durum bu. Batı’nın bu konuda konuşacak ne mecali ne hakkı var.”
GÖNÜLLÜ DÖNÜŞÜ 1 MİLYONUN ÜZERİNE ÇIKARIRIZ
“(İran’la, insan kaçakçılığıyla mücadele gündeme geldi mi?) Geldi. Fakat şunu bir defa bilelim ki Afganistan’dan gelen mülteciler hususunda İran’ın ciddi sıkıntısı var. Sayın Reisi bunları açık net anlattı. Tabii kolay değil. Kamp noktasında hazırlıkları var mı yok mu diye baktığımızda yok. Yani biz şu anda mesela Suriye’nin kuzeyinde briket evler yapıyoruz. Bizim bu yaptığımız briket evlerle de hedefimiz en az 1 milyon Suriyeli mülteciyi tekrar kendi topraklarına geri döndürmek. Şu an itibarıyla da konut sayıları her geçen gün artıyor. Ne AB’den ne şuradan ne buradan en ufak bir destek alarak değil, bizim kendi sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte yapıyoruz. Hedefimiz de 250 bin konut yaparsak, biz cebren değil, gönüllü olarak geri dönüşü inşallah 1 milyonun üzerine çıkarırız.”
BIDEN’IN ŞARTI YOK
“(ABD’de F-16 satışının Yunanistan şartına bağlandığı iddiası) Biz Sayın Biden ile bu konuları görüştüğümüzde bize böyle bir Yunanistan şartı filan koymadı. Tam aksine, uzunca yaptığımız görüşmede NATO üyesi ülkeler olarak birbirimizin hukukunu korumalıyız diye konuştuk. Kendisi de F-16’lar konusunda ‘Ben elimden gelen bütün gayreti göstereceğim’ dedi. Maalesef şu anda Temsilciler Meclisi’nde az da olsa muhalefet edenler var. Mevcut gelişmelere baktığımızda aslında böyle bir koşul meselesi bana göre bizi bağlayıcı bir koşul değil. Yeter ki onlar F-16’larla ilgili teklifimize evet desinler, bize sıfır F-16’ları versinler. Bir de Amerika’da kasım ayında ara seçimler var. Onlar da önemli. Kasım ara seçimleri ne getirir ne götürür bunları da göreceğiz. Orada Cumhuriyetçilerin senatoda daha ağır basacağı, Temsilciler Meclisi’nde de yine ağırlığı ele geçireceği bilgileri geliyor.”
PUTİN’İN BAKIŞI OLUMLU
“(Türkiye’nin Ukrayna savaşı konusunda arabuluculuk girişimleri Putin’le hangi çerçevede ele alındı?) Sayın Putin’in bizim gayretlerimiz noktasındaki bakışı olumlu. Bundan dolayı hatta şükranlarını bildiriyor. Bize çok çok farklı bazı teklifleri oldu. Biz inşallah burada doğalgaz konusunda, Akkuyu meselesinde ve diğer konularda şu anda dayanışmamızı aynen sürdürüyoruz, sürdüreceğiz.”
KILIÇDAROĞLU’NA KYK YANITI: O SÖYLEDİ BEN DE YAPTIM!
“(Türkiye’nin istisnai bir süreçten geçtiğini belirttiniz. Bu süreçte muhalefetin devletin izlediği politikaları eleştirmesi) Görevleri o. Onların bizim ak dediğimize ak demesi mümkün mü? Onların görevi kara demek. Türkiye’nin en büyük talihsizliği, demokrasinin gereği olan bir muhalefete sahip olmadığıdır. Bizde böyle bir muhalefet yok. Batı ülkelerinde, bazı yerlerde muhalefet yine bizdeki gibidir ama birçoğunda gelirler iktidarlarını desteklerler. Ama bizde böyle bir şey yok. Yalan üzerine kurulu bir siyaset anlayışı var. Ana muhalefette de öyle, yavru muhalefette de öyle, masanın altındakinde de öyle. En son Bay Kemal’in KYK ile ilgili söylediklerini duydunuz. Ondan sonra da ben söyledim yaptı noktasına geldi. Hep öyle oldu zaten! O söyledi ben de yaptım!”
İMAMOĞLU’NA: ADAM FETHİYE’DE
ERDOĞAN CHP’li belediyeleri eleştirirken şöyle dedi: “Muğla Belediyesi bunlarda, her yer yangın; nerede senin itfaiyen arkadaş? Yok. Biz, Tarım ve Orman ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı hep beraber yüklendik ve 4-5 günde söndürüldü. Ben de gittim, baktım. Bakıyorsun İstanbul’da bir sıkıntı oluyor, adam Fethiye’de, şurada, burada. Ya nerede olursan ol ama böyle bir felaket olduğu zaman atlayacaksın geleceksin. Ben de yaptım bu belediye başkanlığını. En ufak bir şey olduğunda nerede olursam olayım hemen İstanbul’a dönerdim. Şu anda bile öyle.”
SELAMLAŞTILAR
Başakşehir Başkanı Göksel Gümüşdağ’ın annesi dün toprağa verilirken cenazeye katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tokalaştı.