Güncelleme Tarihi:
İstanbul Aile Mahkemesi’nde açılan davaya göre, temizlik görevlisi olarak çalışan F.D. (44) ile A.D. (36) 2003 yılında evlendi. Çiftin bu evliliğinden 4 çocuğu dünyaya geldi. İddiaya göre F.D. 13 ve 6 yaşlarında olan iki çocuğunun kendisinden olmadığını çevresinden duydu. Bu durumu eşine sorduğunda iki çocuğunun da kendisinden olmadığını öğrenen F.D. büyük şok yaşadı.
Kız çocuğunun kız kardeşinin eşinden, oğlunun da öz amcasından olduğunu eşinin itirafıyla öğrenen F.D. duyduklarına inanamadı. Çocuklarının kendisinden olup olmadığının tespiti için Aile Mahkemesi’ne başvuran F.D., soy bağının reddi davası açtı. Adli Tıp Kurumu’ndan gelen DNA sonucunda iki çocuğunun da kendisinden olmadığını bir kez daha mahkemede öğrenen ve büyük bir hayal kırıklığı yaşayan F.D., bu defa eşine ‘zina’ nedeniyle boşanma davası açtı.
‘EŞİMİ ÇOK SEVİYORUM’
Eşinin ihaneti nedeniyle evlilik birliğini sona erdirmek zorunda kaldığını dava dilekçesinde belirten F.D., maruz kaldığı manevi yıkım nedeniyle 100 bin lira manevi tazminat ile kendisinden olan iki çocuğunun velayetini istedi. Boşanma davasının duruşmasına katılan A.D. ise eşini çok sevdiğini, evliliğinin devam edebileceğini ancak aileler araya girdiği için bunun mümkün olmadığını belirtti.
Duruşmada dinlenen tanıklar da A.D. adlı kadının eşi F.D.’nin amcasıyla kaçtığını, küçük çocuğun da o kişiden olduğunu söyledi. Kararını açıklayan mahkeme, F.D.’nin açtığı davayı kabul ederek çiftin ‘zina’ nedeniyle boşanmasına karar verdi. Mahkeme, ayrıca A.D.’yi kusurlu bularak boşandığı kocası F.D.’ye 50 bin lira tazminat ödemesine hükmetti.