Görünmezlik pelerini

Margaret Thatcher döneminde ayrılıkçı IRA (İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu) haberlerine karşı kısmi sansüre boyun eğen İngiliz medyası, bu kez de bulvar tarzı gazeteciliğin sınırlarını tartışıyor.
Geçen hafta, Türkiye’de de yakından tanınan paparazzi mağduru ünlü simalar, soruşturmayı yürüten komisyona ifade verdi. Yukarıdaki başlığı attıran da büyücü Harry Potter serisinin yazarı J.K.Rowling.

***

KUŞATMA. Yazar, komisyona verdiği ifadede kendisi ve ailesine yönelik basın takibini işte bu sözle tarif etti. Paparazzilerin hayatını nasıl daralttığını anlattı. Tabi bunu aktaran kişi fantastik roman yazarı olunca da ortaya farklı bir tasvir çıktı.
“Kendime ya da evimin üzerine görünmezlik pelerini gibi bir cihaz asmam mümkün değil. İnsanların sürekli sizi izlediğini bilmek ise tehditkâr bir his.”
Gazetecilerin 5 yaşındaki kızının çantasına bile mektup koyduklarını anlatan yazar, “Ne kadar öfkelendiğimi anlatacak söz bulmakta zorlanıyorum” dedi.

***

VİDEO OYUNU. Komisyona ifade veren aktris Sienna Miller (29) ise paparazzi kuşatmasını böyle tanımladı.
“Yıllarca 10 ya da 15 kişi tarafından her gün acımasızca takip edildim. Kendimi bir çeşit video oyunu içinde gibi hissettim. Henüz 21 yaşındayken çoğu kez kendimi gece yarısı, karanlık bir caddede 10 kişi tarafından takip edilirken buldum. Ellerinde kamera olması bu takibi yasal hale getirdi.”
Paparazzi kovalamacası bununla kalmamış, News of the World Gazetesi’nin (NoW) tuttuğu dedektifler, aktör Jude Law ile ilişkisinin sırlarına ermek için telefonlarını, mesaj kutularını dinlemeye başlamıştı.
Habercilik mahrem alan sınırını aşmış, yasadışı kulvara girmişti.

***

SORUŞTURMA. İngiltere Başbakanı David Cameron’un talimatıyla başlatıldı. Başında Yargıç Sir Brian Leveson bulunuyor. Ancak soruşturma şimdiden telekulak skandalının ötesine geçmiş durumda. Leveson komisyonu, tarafları dinledikten sonra gelecek yıl bir raporla durum tespiti yapacak ve basının işleyişini etkileyebilecek yeni öneriler sunacak.
Kamu yararı ile özel hayatın nerede başladığına dair sınırlar görülür kılınmaya çalışılacak. Muhtemelen Harry Potter yazarının paparazziler karşısında “dişsiz” diye tanımladığı Basın Şikayet Komisyonu ile ilgili yeni bir düzenleme önerilecek. Yazılı basın için RTÜK tarzı bir yapılanma tartışma konusu olacak.

***

ENDİŞE. Paparazzi bahanesiyle, tartışmanın boyutlarının genişletilip basın özgürlüğüne yeni bir darbe indirilmesi, yeni çalışma koşulları dayatılması. Nitekim aynı şüpheyi, terör ve basın mağdurlarının yakınları bile dillendiriyor.
Graham Foulkes. Oğlunu Londra’da El Kaide terörüne kurban vermiş, aynı zamanda telekulak mağduru İngiliz bir baba.
“Ünlüler, bu komisyonun amacını çaldılar. Kendi niyetleri için kullanıyorlar. Polisin başarısız olduğu, gazetecilerin teröristleri, katilleri ve suçluları adalete teslim ettiği birçok örnek gördük. Bu soruşturma sonucunda, zaten hazırda bekleyen hükümetin, önemli haberciliğe sınırlayıcı koşullar getirmesinden endişe duyuyorum” diyor.
İngiltere’deki tartışma özetle böyle. Soruşturma henüz erken bir safhada olduğundan derinleştikçe çatışma da büyüyeceğe benziyor.

Merak ediyorum

İran’ın “Uzay Komutanı”ndan füze kalkanı nedeniyle Ankara’ya gözdağı geldi. Tehdit Tahran’ın resmi görüşü müdür, yoksa gönüllü milisleri ateşlemeye çalışan komutanın mı?  

Suriye’de her gün onlarca kişi ölüyor. Şam’da ise neredeyse her gün Beşar Esad yanlısı gösteriler var. Yeni ekonomik yaptırımların ardından Esad daha ne kadar dayanabilir?