Filistin savaşı Suriye ile baharı gölgeliyor

YASER Arafat'ı hedef alırmış gibi görünen ama aslında, Filistin halkına ders vermeyi amaçlayan tırmanma, Türkiye'nin komşularıyla ilişkilerini etkiliyor. Irak'tan sonra şimdi de Suriye ile ilişkiler Washington ipoteği ile karşı karşıya.

ABD Savunma Bakanı Rumsfeld'den sonra, Dışişleri Bakanı Colin Powell da Suriye'yi, ‘‘terörizmi destekleyen şer ekseni ülkeleri’’ arasına soktu.

Bunun esas nedeni, Suriye'nin BM Güvenlik Konseyi'nin geçici üyeleri arasına seçilir seçilmez, İsrail konusundaki karara karşı çıkması ve toplantıyı terk etmesi. Bu davranışın Güvenlik Konseyi adabına uymadığı ileri sürülüyor.

Washington'dan bu açıklamalar yapılırken, Suriye Yüksek Öğrenim Bakanı Hassan Risheh, Suriye Turizm Odaları Başkanı Saeb Nahhas ve bir grup Suriyeli iş adamıyla birlikte İstanbul'daydı.

1999'da 300 milyon dolar olan dış ticaret işlem hacminin, bu yıl 1 milyar dolara ulaştığı ve en kısa zamanda 1.5 milyar doların hedeflendiği konuşuluyordu işadamları arasında.

TESEV'in iki taraf işadamları arasında düzenlediği ve ekonomi ile sivil toplum arasındaki ilişkilerin nasıl geliştirileceğinin tartışıldığı toplantıda çok ilginç çalışmalardan haberim oldu.

Örneğin iki ülke arasında uçak seferleri hergüne çıkıyordu artık. Suriye, vizeyi çok kolaylaştırmıştı. Sınır kapılarında vize almak mümkündü artık. Ankara'daki Suriye Büyükelçisi Said Al Bunni, bazen bir günde verdiği vize sayısının bine ulaştığını söylüyordu.

Turizm şirketleri, ortak projeler üretiyorlar, İzmir Ticaret Odası Lazkiye'ye doğrudan gemi seferler düzenlemek üzere girişimde bulunuyordu.

* * *

İLİŞKİLERİN ne kadar ilerlediğini, PKK yöneticilerinden Bayık'ın İran'da yakalandığı haberi doğrulanınca daha iyi anladım.

Çünkü, Türk istihbaratı, PKK'nın Suriye'deki hesaplarında hareketlenme olduğunu fark edince olaya el koymuştu. Bayık'ın 1.5 milyon doları aldığının öğrenilmesiyle düğmeye basılmıştı.

Pekiyi bu habere nasıl ulaşıldı. Çünkü Öcalan'ın yakalanmasından sonra iki ülke arasındaki ilişkilerde başlayan normalleşme sürecinin ilk döneminde, Türkiye'nin talep etmesine rağmen, PKK arşivlerine ve banka hesaplarına ulaşılamıyordu.

Oysa artık, özellikle banka hesapları konusunda bir işbirliğine gidildiği anlaşılıyor.

Bu da, her iki ülke halkının yıllardır özlemini duyduğu işbirliğinin adım adım ilerlediğini gösteriyor. Bu gelişmenin gölgelenmemesi gerekiyor.

* * *

SURİYELİ Bakan Risheh toplantıda, ‘‘Suriye'nin stratejik seçeneği barıştır. Biz refah ve istikrar istiyoruz. Bunun için BM kararları ve Madrid Konferansı'nın sonuçları hayata geçirilmelidir. Terör eylemlerine ve terörizme karşıyız. Dış politikamızı bu samimi çizgiye oturtuyoruz’’sözleriyle Rumsfeld ve Powell'ın sözlerine İstanbul'dan yanıt veriyordu.

Suriye Büyükelçisi Said Al Bunni ise önemli bir noktaya dikkat çekti:

‘‘Eğer sadece ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinden söz eder ve Filistin'de olan biteni çok uzağımızda görürsek. Bu yanlış olur. Filistin'de işlenen suçlar, bölgemizin istikrarına değecektir sonunda. Barış ve güvenlik sağlanmadan, gelişme de sağlanamaz.’’

Filistin'e huzur gelmeden kimseye huzur yok bu coğrafyada. Diğerlerinde de.
Yazarın Tüm Yazıları