Enflasyon ve Eşek Rıza!

ÜLKENİN haline bakın... Üç karışlık bez parçası yüzünden tüm düzen altüst oldu. Millet neredeyse birbirini yiyecek!

Oysa o kadar çok sorunumuz var ki...

Ülkede kol gezen; öfke, kin, yoksulluk, hırsızlık... Aldatılmış insanlar... Gözü yaşlı analar, babalar, kardeşler... Perişan işçi, emekli ve memurlar... Susturulmak istenen medya!

Ülke, fokur fokur kaynayan bir kazan gibi. Kimin eseri bu?

Bu hengáme içinde, enflasyon canavarı yine başını kaldırmaya başladı.

Ortada önemli bir durum var.

Şubat ayı enflasyonunun yüzde 2.56 çıkması ciddi bir alarmdır. TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, haklı olarak "Maalesef kaygıyla izliyoruz. Enflasyondaki bu gidişat bizi ürkütüyor, büyüme daralıyor" uyarısında bulunuyor.

Halk için enflasyonun göstergesi, mutfak masraflarıdır, evde kaynayan tenceredir, cepten gıda için çıkan paradır.

Şubat ayında gıda fiyatlarındaki artış yüzde 5.05’tir. Son bir yıldaki artış ise yüzde 25.

Bu rakamlar, hedefin kat kat üstünde ürkütücü bir sonuçtur. Gelirleri, gerçek enflasyon oranında artmayan herkes, geçen yıla göre biraz daha fakirleşmiştir.

* * Ê*

Başkaldıran enflasyon, hedef de, beklenti de tanımayıp "Ben geliyorum" tehdidini savurdu. Yurtiçinde ve dışında değişen şartlar, fiyatları yukarı çekiyor, enflasyonu tetikliyor.

Yılın ilk iki ayında, yıllık yüzde 4 olan hedef enflasyonun yarısı gitti bile...

Siyasilerin birçoğu, "Endişe edecek bir durum yok. Harici şokların ortaya çıkardığı bir gelişme bu" diye olayı garip bir şekilde hafife alırken, yüksek çıkan "şubat enflasyonu"nu değerlendiren Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen bakınız ne dedi?

"Ciddi bir yanılma olduğu ortada... Geçen sene hedeflenenden yüzde 100’e yakın bir sapma var. Sadece kurla enflasyonu aşağı çekme politikası izlendi. Şimdi, alınan tedbirlerin yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor."

Kürşad Tüzmen, evirip çevirmedi, döndürüp kıvırmadı, Başbakan’ı kızdırma pahasına, olaya gerçekçi yaklaştı.

Enflasyon kendiliğinden tırmanışa geçmez. Sebeplerini araştırmak gerekiyor.

Bu kafayla enflasyon giderek büyür ve "Köy yerindeki Eşek Rıza’nın haline döner!"

* * Ê*

Nedir Eşek Rıza’nın hikáyesi?

Köyün birinde, adamın adı ve lakabı "Eşek Rıza" imiş. Eşek Rıza aşağı, Eşek Rıza yukarı... Adamın karısı bu duruma çok üzülür, her yerde "Eşek Rıza’nın karısı" diye anılmak ona ağır gelir, hayatı zindan edermiş... Bir gün dayanamayıp;

"Bu böyle olmuyor eşek herif" demiş, "Git Ağa’ya, yalvar yakar, ne yaparsan yap, elini ayağını öp, senin adını değiştirsin!"

Karısının baskısına dayanamayan adam, gözünü karartıp Ağa’nın huzuruna çıkmış, bir süre sonra sevinçle dönmüş evine:

"Müjde hanım, müjde! Bu iş tamam!"

Karısı heyecan içinde sormuş:

"Ne dedi, ne dedi?"

"Ağa emretti, artık bana ’Eşek Rıza’ demeyecekler."

"Peki ne diyecekler?"

"Artık ’Sıpa’ diyecekler."

Kadın, gözlerinden öfke şimşekleri fışkırtarak kocasına bakıp;

"Tüh Allah senin müstahakını versin" demiş, "Sen yine büyür, eşek olursun!"

Bizim "küçüldü" denilen enflasyon da Eşek Rıza’nın hikáyesine benzemez inşallah!
Yazarın Tüm Yazıları